Altın, küresel finans kriziyle birlikte bireysel yatırımcılar gibi merkez bankalarının da tercihi haline geldi. Bazı ülkelerin merkez bankaları son yıllarda altın rezervlerini artırma yoluna giderken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası da (TCMB) Ekim 2011'deki Eylem Planı ile Türk lirası (TL) yükümlülükler için tesis edilmesi gereken zorunlu karşılıkların yüzde 10'una kadar olan kısmının altın cinsinden tutulabilmesine imkan sağladı. Söz konusu miktar zaman içinde de artırıldı.
TCMB'nin kararı ile bankalar, yastık altındaki altınları ekonomiye kazandırma çalışmalarına hız verirken, Merkez Bankası da rezervlerini önemli miktarda artırmış oldu.
Dünya Altın Konseyi (WGC) verilerine göre, Şubat 2018 itibarıyla elinde 8 bin 133 ton altın rezervi bulunan ABD, dünya ülkeleri arasında ilk sıradaki yerini korumaya devam ediyor. ABD'yi, 3 bin 373 ton ile Almanya, 2 bin 451 ton ile İtalya takip ediyor.
Fransa'nın 2 bin 436 ton, Çin'in bin 842 ton, Rusya'nın bin 838 ton, İsviçre'nin bin 40 ton, Japonya'nın 765 ton ve Hollanda'nın 612 ton altın rezervi bulunuyor.
Merkez Bankası, zaman içinde altında zorunlu karşılık oranlarını yükselterek bankalara ek likidite sağlarken rezervlerini de artırdı. Merkez Bankası'nın kararı ile "Altın Günleri" düzenleyen bankalara her geçen yıl yenileri eklendi.
Bu arada, TCMB'nin son dönemde Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nda (KMKTP) en fazla işlem gerçekleştiren kurumlar arasında yer alması dikkati çekiyor.
Uzmanlar, TCMB'nin KMKTP'de son 3 aydır en çok işlem gerçekleştiren kurumlar içerisinde bulunmasının da altın rezervlerinin artarak Türkiye'nin, WGC'de üst sıraya taşınmasına katkı sağladığını belirtti. Uzmanlar, Türkiye’nin altın rezervlerindeki artışın devam etmesinin beklendiğini de kaydetti.
Bu arada, 27 Ocak 2017'de 15 milyar 315 milyon dolar olan TCMB'nin altın rezervleri, 26 Ocak 2018 itibarıyla 25 milyar 341 milyon dolara yükseldi.