Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, sigorta sektörü olarak 2030 yılında iki kat büyüme hedefi belirlediklerini söyledi. Yaşar, "Türkiye’de sektörün dünya genelindeki yerini 33’üncü sıradan 17’nci sıraya getirmemiz lazım. Bunun için de üretimi en az ikiye katlayıp, 2030 yılında 56 milyar dolara çıkarmamız gerekiyor" dedi.
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı ve Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, sigorta sektörünün mevcut durumunu ve kamuoyunu meşgul eden trafik sigortasında yaşananları Yeni Şafak’a anlattı. Sigorta sektörünün toplam üretiminin 2024 Kasım sonu itibarıyla 717 milyar liraya ulaştığının altını çizen Ahmet Yaşar, sektörün 2024’ü yaklaşık 895 milyar lirayla kapatacağını söyledi.
2030'DA 2 KAT BÜYÜME HEDEFİ
Yaşar, "Bu üretimin 88 milyar lirası hayat sigortaları, 630 milyar liralık kısmı ise hayat dışı sigortalardan sağlandı. Portföy dağılımına baktığımızda da yüzde 88 hayat dışı, yüzde 12'lik kısmı da hayat sigortalarından oluşurken, branş bazında ise hayat dışı kendi içerisinde yüzde 44 oto sigortaları, yüzde 18 sağlık, yüzde 16-17 civarında da yangın sigortalarından oluşuyor" dedi. Sigorta sektörü olarak 2030 yılında iki kat büyüme yolunda hedefleri olduğuna dikkat çeken Yaşar, şunları kaydetti: "Türkiye'nin ekonomik büyüklüğü ile sigorta sektörünün büyüklüğünün paralel yol alması gerekiyor. Sektörün, üretimi 2 katına çıkararak 2030’da 23 milyardan 44,3 milyar dolara getirme hedefi var. Ama bunu Türkiye ekonomisinin bulunduğu yere getirebilmek için dünya genelindeki yerini 33’üncü sıradan 17’nci sıraya çıkarmamız lazım. Yani 56 milyar dolara ulaşmamız gerekiyor."
SEKTÖRÜMÜZ TEKNİK OLARAK ZARAR EDİYOR
Sektörün teknik olarak zarar ettiğine vurgu yapan Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sektör olarak faaliyet kârımızda sürekli zarar ediyoruz. 2024 yılı 12 ay rakamlarımız henüz çıkmadı fakat 11 ay sonunda bakıldığında en büyük zararı trafik sigortalarında yaşıyoruz. 11 ayda bu branşta hasar prim oranımız yüzde 175 seviyelerine geldi. Satılan her 100 liralık poliçeye karşılık günün sonunda 175 lira hasar ödüyoruz. Buna bir çözüm üretilmesi gerekiyor. Diğer branşlarda da artık çok fazla faaliyet kârı olmadığı için tamamen bunu finansal gelirle yönetmeye çalışıyoruz."
HASARDA YAŞANAN OLUMSUZ TABLO ÇÖZÜLMELİ
Hasar konusuna dikkat çeken Yaşar, sektördeki öne çıkan bazı sorunları şu şekilde özetledi: "Vatandaşın hasarını ödememek gibi bir durum yok. Örneğin, bir vatandaşımız maddi hasarlı bir trafik kazası yaşıyor ve aracının 30 bin liralık değer kaybı yaşadığı eksper raporlarıyla ortaya çıkıyor. Bu rakamı bizler ödemek isterken, aracılar olarak adlandırdığımız haksız kazanç elde etmek isteyen kişilerin sürece dahil olmasıyla bu rakamlar 100 bin TL'ye kadar çıkıyor. İşte bizim bu aradaki 60 bin TL'leri aşan haksız kazançlara odaklanmamız lazım." Avrupa’da kurallar belli olduğu için süreçlerin çok hızlı ilerlediğini söyleyen Yaşar, "Tablolara bölünmüş, kanunlar belli. Bizde maalesef böyle bir sistem yok. Vatandaşın cebine gün sonunda yine 30 bin lira giriyor ama geri kalan 60 bin TL'leri aşan tutarlar ne oluyor. Günün sonunda bu hasar prime dönüşüyor" şeklinde konuştu.
İyi sürücü sistemde teşvik edilmeli
Sektördeki önemli bir soruna dikkat çeken Ahmet Yaşar, iyi sürücünün teşvik edilmesini, kötü olana da yaptırım uygulanması gerektiğini ifade etti. Yaşar, “Trafik sigortasında 100 kişiden 4’ü kaza yapar. Bu 4 kişi, yüzde 175’i geri alıyor. İyi sürücüye iyi; kötü sürücüye kötü fiyat uygulanmalı. Hatta poliçesi olmayan trafikten men olmalı. Poliçe alamayacak, böylece kaza oranı düşecek, prim de düşecek. Ayrıca, Türkiye’deki yabancı sigorta şirketi oranı yüzde 74’lerden yüzde 50’lere geriledi. Bunda trafik sigortalarındaki kaosun da etkisi var" diye konuştu.
3 tane sigorta şirketimiz var
Yaşar, "Maher olarak 3 tane sigorta şirketimiz var. Quick Sigorta, Corpus Sigorta ve Quick Hayat Sigorta. Quick Sigorta, daha çok bireysel ve finansal sigortalar alanında uzman. Oto sigortaları ve bina tamamlama kefalet gibi alanlarda çok uzman. Birçok teminat altına alınan riskin arkasında aslında Corpus Sigorta da var. Bir bakıma reasürör gibi diyebiliriz. Orada da biz daha çok endüstriyel, ticari, enerji sigortaları yapıyoruz. Quick Hayat Sigorta ise çok genç henüz. Konuta, araca erişimde geçmişe göre daha zor bir dönemde alternatif ürünler geliştiriyoruz" dedi.
