Ömer Koç: Ülkem varsa ben de varım

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından iş dünyasından yoğun bir şekilde tepki bildirileri yayınlanıyor. Bu kapsamda Koç Holding Başkanı Ömer Koç da önemli bir açıklama yaptı.

Koç, kamu ve özel sektörün birbiriyle koordinasyonla 2023 hedeflerine ilerleyeceğine dikkati çekerek, "Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkemizin potansiyelini ve memleketimize olan inancımızı, başta faaliyet gösterdiğimiz coğrafyalarda olmak üzere herkese anlatmayı sürdüreceğiz" dedi.

KOÇ’un dümeni Ömer Koç’ta Erdoğan, Koç ailesini kabul etti

Ömer Koç'un Vatan'da yer alan açıklamaları şöyle:

"15 Temmuz 2016'da ülkemizin karşı karşıya kaldığı darbe girişimi demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni birlik ve bütünlüğümüzü hedef almıştır. Halkımız, devletimiz ve kolluk kuvvetlerimizin demokrasiye olan inancı galip gelmiş darbe girişimi etkisiz hale getirilmiştir. Cumhuriyetimizin en temel yapı taşı demokrasidir ve demokratik bir hukuk devleti çatısı altında bir arada yaşamak milletimizin geleceğinin en önemli garantisidir. Bu vesileyle bir kez daha olaylarda yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır, yaralılara acil şifalar diliyorum.

Bu kabul edilemez darbe girişiminin ardından sürecin normale dönmesi yolunda sağduyu, birlik ve beraberliğimizin galip geldiğini gururla görüyoruz. Oluşan toplumsal ve siyasi barış ortamı büyük bir fırsat penceresi açmış, ülkemizde demokratik standartların yükseltilmesi, hukuk devletinin güçlendirilmesi ve şüphesiz kalıcı toplumsal barışın inşası yolundaki iradeyi sağlamlaştırmıştır. Bu zor dönemde ülkemiz iş dünyası da tüm kesimler gibi çok iyi bir sınav vermiş ve güçlü bir ekonominin ancak ve ancak güçlü bir demokraside var olabileceğine olan inancını ortaya koyan net bir duruş sergilemiştir.

Önümüzdeki süreçte de kamu ve özel sektörün birbiriyle koordinasyonla ilerleyerek, 2023 hedeflerine odaklanması, Cumhuriyetimizin 100. yılında dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasına girme idealinden vazgeçilmemesi son derece önemlidir. Katma değerli üretim ve ihracatı artırmak için inovasyon ve teknolojiyi merkeze alan bir modelde devlet ve özel sektör hiç olmadığı kadar yan yana ve eş güdümlü çalışmalıdır. Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri olan istihdama yönelik kalıcı ve etkili bir formül için de yine aynı şekilde tüm kesimlerin bir araya gelmesi önem taşımaktadır. Eğitim sistemimizin çağdaş standartlara sahip olması ve bilim odağındaki gelişiminin desteklenmesi de toplumsal ve ekonomik geleceğimizin teminatı olacaktır. Türkiye güçlü bir ülkedir. Ekonomisinin ne kadar kuvvetli temellere dayandığını ise bu talihsiz olay net olarak tüm dünyaya göstermiştir. Şimdi bu sağlam temeller üzerinde, sahip olduğumuz yüksek potansiyeli ortaya çıkaracak bir planlama ve işbirliği ile el ele vererek her zamankinden daha fazla çalışma zamanıdır.

Neredeyse Cumhuriyetimizle yaşıt olan topluluğumuz 90 yılda ülkemizin pek çok zorlu dönemine tanıklık etti. Kurucumuz merhum Vehbi Koç'un 'Ülkem varsa ben de varım' sözünün ışığında, tarihi boyunca ülkemizin ekonomik ve toplumsal gelişimine öncülük etmeye, değer katmaya odaklandık. Koç Topluluğu olarak güçlü bir demokrasi ile güçlü bir ekonomi arasında çok kuvvetli bir ilişki olduğuna inanıyoruz ve bu inancımızı her fırsatta dile getiriyor, bu yolda elimizi taşın altına koyuyor, sorumlulukla hareket ediyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkemizin potansiyelini ve memleketimize olan inancımızı, başta faaliyet gösterdiğimiz coğrafyalarda olmak üzere herkese anlatmayı sürdüreceğiz."