Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimden sonra Türkiye'nin notunu düşüren uluslararası derecelendirme kuruluşu S&P'nin ardından, Moody's'in Türkiye'nin "Baa3" ile "yatırım yapılabilir" seviyede bulunan kredi notunu teyit etti. Uzmanlar, kararla birlikte borsada yükseliş, döviz kurlarında da aşağı yönlü hareket olacağını belirtirken, kararın darbecilere verilmiş en güzel cevap olduğuna dikkat çekti.
Birçok reyting kuruluşu darbe girşiminin hemen ardından yapılacak değerlendirmenin sağlıklı olmadığını söylemesine rağmen Standard & Poor's (S&P)'un manidar bir şekilde not düşürdüğüne dikkat çeken Odak Döviz Kıymetli Madenler Anonim Şirketi Genel Müdürü Bilal Doğan, "S&P önyargılı, objektif olmayan bir yaklaşımla hiç de adil olmayan bir şekilde Türkiye'nin kredi notunu düşürdü. Ancak Moodys gördüğünüz gibi kredi notunu değiştirmeyerek, 'yatırım yapılabilir' konumunu koruduğunu teyit etti. Bu aslında Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Binali Yıldırım'ın daha önce ifade ettikleri gibi FETÖ ve üniformalı çetelerine ve bunların dışardan destekçilerine verilmiş en güzel cevaptır. Dünyanın hiçbir yerinde yoktur ki darbeler olduğunda halkı sokağa çıksn, demokrasisine ülkesine sahip çıksın ve cebindeki dövizi bozdurup vatanına,milletine ekonomik anlamda destek olsun. Bu darbecilere, darbe heveslilerine vatan hainlerine vurulmuş en büyük tokattır" dedi.
Moodys'in bu kararıyla mevcutta zaten devam eden yatırımların katlanarak süreceğini dile getiren Doğan, "Yatırımlar hız kesmeden artarak devam edecek. Kararla birlikte borsanın yükseleceğini, döviz kurlarının aşağı hareket edeceğini şimdiden söyleyebiliriz. İlk mesai gününde borsada yükseliş, döviz kurlarında düşüş bekliyoruz. Öte yandan petrol fiyatlarındaki düşüşün de ekonomik istikrarı destekleyeceğini söyleyebiliriz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin döviz rezervinde herhangi bir sıkıntı olmadığının altını çizen Doğan,"Bugün Merkez Bankası'nın 101 milyar 827 milyon dolara dolarlık döviz rezervi var. Bu başarısız darbe girişiminden sonra herhalde S&P Türk halkının bankalara koşup, bankalarda ya da ATM'lerin önünde kuyruklar oluşturmasını bekledi. Ama bütün dünya gördü ki tam tersine Türk halkı cebindeki dövizi bozdurup, mevduat olarak bankalara yatırdı. Bankalar uluslararası dalgalanmadan kaynaklanan o anki değerden, neredeyse yüksek fiyattan döviz almak istemedi. Çünkü bundan önceki darbelerde halk, evinden sokağa çıkamazdı. Oysa şu anda Türkiye halkı sokaktan evine girmiyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Binali Yıldırım'ın çağrısıyla, demokrasine ve ülkesine sahip çıkmak için şehitlerimize ve yaralılarımıza rağmen meydanlardan evine girmiyor" dedi.
S&P'nin vermiş olduğu kredi notlarının Türkiye'yi etkilemeyeceğini vurgulayan Doğan," Çünkü yabancı sermaye çıkışı yok, aksine girişi var. Döviz çıkışı yok, tam tersine döviz girişi var. Uluslararası yatırımcıların, partnerleriyle yapmış oldukları değerlendirmeden sonra yatırımlarının kaldığı yerden devamı ve yeni yatırımlarla ilgili projeler üretme kararı aldığını biliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız yabancı yatırımcılarla yapmış olduğu toplantılarda Türkiye'nin ekonomik değerlerinin yerinde olduğunu, herhangi bir problemin olmadığını, MB rakamlarını da uluslararası yatırımcılara ifade etmiştir. Ekonomik herhangi anlamda herhangi bir olumsuz verinin olmadığını, bütçe fazlası olduğunu söylemiştir" diye konuştu.
Uluslararası piyasadaki bütün dalgalanmalara rağmen ulusal yüzde endeksinin 71 bin seviyelerinden 75 bin seviyelerinde hareket ettiğini kaydeden Bilal Doğan, şunları söyledi:
"Kaldı ki önümüzdeki günlerde de borsanın düştüğü bu noktadan itibaren yeni alımlar da gelecektir. Döviz kurlarından da kademeli olarak düşüş söz konusu olacaktır. Ayrıca uluslararası konjonktür Türkiye lehine hareket etmektedir. Çünkü uluslararası petrol fiyatları ciddi anlamda düşmeye devam ediyor. Uluslararası gösterge petrolü Brent, petrolü 43 dolar seviyesine kadar düşmüş ve önümüzdeki dönemde 40 doların altına düşme olasılığı yüksek. Bu hem bizim petrol faturamızı düşürecek, hem de cari açığımızı indirecektir."
19 Ağustos'ta diğer kredi derecelendirme kuruluşu Fitch 'in de vereceği kararın aynı yönde olmasını beklediğini dile getiren Doğan, notun teyit edileceğini söyledi.
Öte yandan ülkelerin artık reyting kuruluşlarını da çok dikkate almadığını sözlerine ekleyen Doğan, “Birçok uluslararası yatırımcı artık bu reyting kuruluşlarını ciddiye almıyor. Zaten bu veriler her gün ülkelerin merkez bankaları, hazine müsteşarlıklarının bankalarının verilerinde yayınlanıyor" dedi.