Aldığı maaşından tasarruf ederek yıllarca hayalini kurduğu aracı satın alan vatandaş, aracın sigortasını yaptırmak için gittiği acentada hayatının şokunu yaşadı. Aracın pert olduğunu öğrenen mağdur vatandaş, noter kanalıyla araçta gizli ayıp olduğunu satıcıya bildirdi. Buna rağmen taleplerine cevap alamayan mağdur tüketici, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yolunu tutttu.
Davalı, davanın reddini diledi.
Mağdur vatandaş, ikinci şoku mahkeme kararıyla yaşadı. Aracın piyasadan 6 bin lira daha düşük bir bedelle satın alınmasının pert kaydı olma ihtimalinin güçlendirdiğine dikkat çeken Mahkeme; aradaki bu farkın aracın ağır hasara uğramasından kaynaklanan değer kaybından kaynaklandığı ve davacının araçtaki ağır hasar durumunu bildiği veya bilebilecek durumda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verdi.
Emsal nitelikte bir karara imza atan Daire; "Borçlar Kanununun 223. maddesi hükmüne göre, alıcı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılan da satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirim yapmayı ihmal ederse satılanı kabul etmiş sayılır.
Kararda; "Hal böyle olunca; mahkemece, açıklanan hususlar göz önünde tutularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kararının bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir." denildi.
Bursa Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Sıtkı Yılmaz da konu ile ilgili kısa bir açıklama yaparak, “Araç satışları ile ilgili derneğimize ciddi şikayetler gelmektedir. Özellikle son dönemde faizlerin aşağı çekilmesiyle birlikte yoğun bir alım satım gerçekleşiyor. Bu işlemlerde de tüketici mağduriyetine yol açan bazı satışlar olmaktadır. Burada her şeyden önce altını çizmek istediğim konu, 6502 Sayılı Tüketici Kanunu tüm satışlarda tüketicinin doğru bir şekilde bilgilendirilmesini esas kılmıştır.
Ayrıca Medeni Kanunumuzun ikinci maddesi de satıcıların dürüst bir satış yapmakla hükümlü olduklarına işaret etmektedir. Bu nedenle gerek sıfır, gerekse ikinci el satışlarda olsun satıcıların araçları ile ilgili tüketiciyi doğru bilgilendirmeleri gerekiyor. Aksi takdirde bu aracın iadesi ve kullandıkları paranın yasal faizi ile birlikte ödenmesini gerektiren süreç işletebilir” dedi.
Alıcının bir şeyi biliyor olma ihtimali üzerinden değil, satanın sorumluluğu açısından ayıbın söylenmesi gerektiğine vurgu yapan Yılmaz, “Satıcı ürünün ayıbını söyleyerek satması gerekmektedir. Bu şekilde yapmadığı takdirde fiyat üzerinden tüketici sorumlu tutması kabul edilemez. Orada ürünün tüketicinin idrakine bırakması da kanuni açıdan da doğru sonuç getirmez. Kendisinin bildiğini karşı taraftan saklamak iade için yeterli bir sebeptir” dedi.