Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, başta Bakü-Tiflis-Kars tren yolu hattı, Iğdır-Nahçıvan arasında tren yolunun inşası, Kanal İstanbul Projesi ve Karabağ’ın yeniden inşası konusunda açıklamalarda bulundu. Yapılan açıklamada "Kars-Nahçıvan Demiryolu Projesi ile ilgili fizibilite çalışmalarının sürdürülmesi, BTK demiryolu hattının yerli ve yabancı turizme açılması için çalışmalar başlatılması yönünde kararlar alındı" ifadeleri kullanıldı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu Trend Haber Ajansı’na özel açıklamalarda bulundu. Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
İnşasına 2017’de başladığımız Kars Lojistik Merkezi tamamlandı. Geçici kabulü Aralık 2020’de yapılan Lojistik Merkezimizin işletmeye alınması için çalışmalar devam ediyor. 16 kilometrelik demiryolu, 5.5 kilometrelik iltisak hattı yapılan Merkezin hizmete girmesi çok ciddi bir istihdam imkânını da beraberinde getirecek.
Türkiye lojistik sektörüne 412 bin ton taşıma kapasitesi sağlayacak Kars Lojistik Merkezimiz ile ülkemize 400 bin metrekare lojistik alan daha kazandırılmış oldu. Kars Lojistik Merkezi, Sivas’ta Yüksek Hızlı Tren hattı ile bütünleşerek Sivas-Kars Hızlı Tren Hattı ve Kars-Tiflis-Bakü (BTK) demiryoluyla daha da önem kazanacak.
Yurt içinde ve uluslararası düzeyde 2 milyon tonluk yük transferi yapacak Kars Lojistik Merkezi ile yıllık 140 milyon 972 bin liralık gelir sağlanacak.
Türkiye, denizde, hava, karada ve demiryollarında lojistik bir süper güç olma yolundadır. Bu konumumuz bölgemizi ve komşularımızı da yakından ilgilendirmekte ve komşularımızla birlikte lojistik alanında bölgesel bir güç platformu oluşturmamıza katkı sağlamaktadır.
Geleceğe devasa projelerle hazırlanırken, 2023 yılına ve sonrasına yönelik Lojistik Master Planımız dahilinde hareket ediyor, insan, yük ve veri ulaştırmada tüm bölgemizin kalkınmasını ateşleyecek önemli bir altyapı kuruyoruz. Bu çerçeve içerisinde her bir limanımız ve lojistik merkezlerimiz de birer stratejik adım oluşturmaktadır.
2023 yılına kadar, yapımı devam eden Bilecek Bozhöyük, Kayseri Boğazköprü, İzmit Köseköy ve Sivas lojistik merkezlerini tamamlayarak, bugün sayısı 11 olan lojistik merkezlerimizi 15’e çıkaracağız.
Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de deniz taşımacılığında hakimiyetimizi artıracak limancılık yatırımlarımız da devam ediyor. Batı Karadeniz’deki Filyos Limanı’mızı 4 Haziran Cuma günü açtık, Rize İyidere Limanı’mızı ise bir yıl içerisinde tamamlamayı hedefliyoruz. Bunun yanında mevcut limanlarımızı zamana uygun hale getirerek kapasite artırım çalışmalarını hızlandırıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları tarafından, Haydarpaşa ve İzmir limanlarında işletme yapılmaktadır. Derince, Bandırma, Samsun, İskenderun ve Mersin Limanı’nda ise özel sektör işletmesi söz konusudur.
25 adet lojistik merkezinin tamamının hizmete açılmasıyla, toplam 35,6 milyon ton ilave taşıma kapasitesi elde edilecek ve 12,8 milyon metrekare konteyner stok ve elleçleme sahası ülkemize kazandırılacaktır. Lojistik merkezlerimiz aynen demiryollarında olduğu gibi limancılık sektörümüzün de güçlenmesinde önemli rol oynayacaktır.
2020’nin başından bugüne dek yaşadığımız döneme damgasını vuran pandemi sürecinde, özellikle uluslararası yük taşımacılığı ağırlıklı olarak demiryoluna yönelmiştir.
2020 yılı sonu itibarıyla, demiryolunda taşınan yük miktarı 34,1 milyon tona ulaşmış ve bir önceki yıla göre, %35 artmıştır.
Kasım 2017’de hizmete açılan ve Türkiye’den Kazakistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Gürcistan, Özbekistan, Rusya, Kırgızistan, Çin ve Tacikistan’a karşılıklı yük taşıması yapılan Bakü-Tiflis-Kars hattında 2021 yılının ilk beş ayındaki rakamlara göre, 3 bin 899 konteyner ile 208 bin 692 tonluk yük taşınmıştır.Hizmete açılmasından bugüne kadar BTK hattı üzerinden, toplam 19 bin 646 konteyner ile 1 milyon 7 bin ton yük ithalat ve ihracatı gerçekleştirilmiştir.
Demiryolları, bu toprakların ekonomik ve sosyal hayatıyla birlikte tarihsel, stratejik ve gelecekte gelişmeye en açık ulaşım modudur. Üç kıtanın birleşim noktasındaki ülkemiz, Çin’den Avrupa’ya, uzanan Demir İpek Yolu’nun Orta Koridor’unda yer almaktadır.
Son 18 yılda ülkemizde, 1.213 kilometrelik YHT hattı inşa ederken, konvansiyonel hat uzunluğumuzu da 11.590 kilometreye çıkardık. Bu süreçte sinyalli hat uzunluğumuzu %161, elektrikli hat uzunluğumuzu da %176 oranında artırdık. 2020 yılında demiryollarına 13,6 milyar liranın üzerinde yatırım yaptık.
- Edirne’den Kars’a kadar uzanan Doğu-Batı hızlı demiryolu koridorunun önemli bir bölümünü tamamladık. Ankara-Sivas Hızlı Tren projemizi yakın zamanda tamamlayacağız.
19 yıldır süregelen bu hamleler, 2020 yılında ilan ettiğimiz Demiryolu Reformu kapsamında bir başka faza taşınmaktadır. Karasal yük taşımacılığında marka ülke olmak istiyoruz. Bu hedef doğrultusunda Ulaştırma ve Lojistik Master Planı çalışmaları ile karasal yük taşımacılığında demiryollarının payını kısa bir süre içinde %5’ten, %10’a çıkaracağız.
Dünya ticaretindeki en önemli belirleyicilerden biri ‘zaman’. Çin’den Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden de Avrupa’ya giden en kısa yol 7 bin kilometrelik Orta Koridor rotası olduğu için Türkiye konumu itibariyle çok avantajlı bir durumda. Bu hat üzerinde, iki kıtayı Boğaz’ın altından birbirine demiryolu ile bağlayan Marmaray, Orta Koridor’un giderek daha fazla işlerlik kazanmasında büyük rol oynuyor. Yavuz Sultan Selim Köprüsü de karayolu bağlantısı sağlamasının yanı sıra bir süre sonra demiryolu köprüsü olarak da işlev görecek ve Orta Koridor’un artacak yükünü paylaşacak.
Tüm dünyanın günlerce izlemek zorunda kaldığı, ticari hareketliliği ani bir şekilde durduran Süveyş Kanalı’ndaki kaza, karasal ticari rotaların ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Bu olayla, Uzakdoğu-Avrupa taşımacılığına doğu-batı ekseninde alternatif olabilecek en uygun rotanın, ülkemizden başlayan ve Çin’e ulaşan Hazar geçişli “Orta Koridor” olduğu bir kez daha anlaşıldı.
Mesafesinin kısa olması yanında, iklim koşullarının da elverişli olduğu Orta Koridor’un önemini, Çin’e gönderdiğimiz ilk ihracat treninin 2 kıta, 2 deniz ve 5 ülke geçerek 12 günde varış noktasına ulaşması bütün açıklığı ile göstermiştir.
Çin-Türkiye arasında Orta Koridor ve Bakü-Tiflis-Kars hattı üzerinden düzenli seferleri devam eden blok konteyner trenlerinde hedef, kısa vadede yıllık 100 blok tren, orta vadede yıllık 200 blok tren işletmektir.
Uzun vadede ise hedefimiz, Çin-Avrupa arasında kuzey koridorundan (Rusya üzerinden) gerçekleşen yıllık 5.000 blok trenin % 30’unu Türkiye üzerinden geçirerek, Orta Koridor ve Bakü-Tiflis-Kars güzergâhını kullandırmak ve Çin-Türkiye arasındaki toplam seyir süresini 10 güne düşürmektir.
Iğdır-Nahcıvan arasındaki demiryolu hattının Türkiye sınırları içindeki kesimi olan Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demiryolu Projesi’ne ilişkin revize etüt projemizi, 2020 yılının sonunda tamamladık.
Çift hat ve elektrikli sinyalizasyonlu 224 kilometre uzunluğunda ve 6 istasyonlu tasarlanan bu demiryolu hattı üzerinden ulaşım saatte 160 kilometre hızla gerçekleşecektir.
Bu proje, tek hat olarak tamamlanan Kars-Tiflis-Bakü Demiryolu ve inşası devam eden Kars Lojistik Merkezi ile birlikte Orta Koridor’u tamamlayacak bir hat niteliğindedir.
Projenin tamamlanmasıyla birlikte, Avrupa’ya ve limanlarımıza Çin, Hindistan, Pakistan ve İran’dan önemli ölçüde yük akışı olacaktır.
Ülkemizin ana omurgası olan doğu-batı koridoru (Kapıkule-Edirne-İstanbul-Eskişehir-Ankara-Yozgat-Sivas-Erzincan-Erzurum-Kars) üzerine ayrıca; İran ve Nahcivan bağlantılarının yapılması ülkemizin lojistik önemini de artıracaktır.
Önemli bir tarım bölgesi olan Iğdır’a demiryolu bağlantısı sağlanmasıyla Sivas-Erzincan-Erzurum-Kars Demiryolu Projesi’nin fizibilitesi de pozitif yönde etkilenecektir.
25 Şubat 2020 tarihinde, Azerbaycan Cumhuriyeti Hükûmeti ile Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti arasında, projenin etüt çalışmalarının yapılması ve fizibilite raporunun hazırlanması yönünde mutabakat zaptı imzalanmış, ardından, söz konusu çalışmalar ve ÇED Raporu tamamlanarak geçtiğimiz yılın Kasım ayında kabül edilmiştir.
Yapım maliyeti yaklaşık 1,2 milyar dolar olan projenin, 2021 Yatırım Programına alınması hâlinde ihalesi gerçekleştirilecektir. Kars’tan başlayan hattın Iğdır’dan geçerek Araklı ve Dilucu Sınır Kapısı’na kadar devam etmesi öngörülmektedir.
Dilucu Sınır Kapısı’ndan Nahcıvan’ın Sederek Bölgesi’ne kadar olan yaklaşık 7 kilometre uzunluğundaki hatta demiryolu bağlantısı bulunmamaktadır.
Bu bağlantının, hangi şartlar altında ve hangi tarafça yapılacağı varılacak mutabakatla netlik kazanacaktır. Sederek Bölgesi’nden Azerbaycan’a kadar olan demiryolu bağlantısında ise rehabilitasyon ihtiyacı olan bölümler bulunmaktadır.
Cevap: Dağlık Karabağ Bölgesi’nde 44 gün süren destansı bir mücadele ile otuz yıllık esaret son bulmuştur. Can Azerbaycan’ın zaferi ve Karabağ’ın tekrar anavatanı ile kucaklaşması Türk milleti için gurur kaynağı olmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti olarak, iyi günde kötü günde, savaşta ve barışta yanında olduğumuz Azerbaycan’ın güzel şehri Karabağ’ın yeniden hayat bulmasına ve istikrara kavuşmasına da aynı samimi desteği vereceğiz.
Azerbaycan Ulaştırma, Haberleşme ve Yüksek Teknolojiler Bakanı Rashad Nabiyev ve beraberindeki heyet, 17 Şubat 2021 tarihinde bizleri ziyaret etti.
Değerli mevkidaşımla görüşmemizde, dünyaya örnek teşkil eden yakın dostluğumuz çerçevesinde, ulaştırma ve haberleşme alanındaki ilişkilerimizi ele aldık.
Heyet ayrıca Türkiye Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nu da ziyaret ederek, bilgi iletişim konularından ülkemizin bilgi ve idari tecrübelerini paylaşma konusunda karşılıklı iş birliği süreçlerini başlattılar.
Devamında, 18-19 Şubat 2021 tarihlerinde Türkiye-Azerbaycan Karma Ekonomik Komisyon Toplantılarını Türkiye’de yaptık.
Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Fuat Oktay ile Azerbaycan Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Ali Esedov’un eş başkanlıklarında ülkemizde gerçekleşen programda, imzalanan protokol çerçevesinde birçok bakanlıklarımızın iş birliği süreçleri başladı.
Türkiye ile Azerbaycan arasında Ulaştırma Karma Komisyonu kuruldu. Ulaştırma ve Bilgi Teknolojileri alanında iş birliği mutabakatı ve Mesleki Eğitim alanında iş birliği protokolü imzalandı.
Azerbaycan ile ikili ticaretimiz, Kovid-19 salgınının olumsuz etkilerine rağmen 2020’de bir önceki yıla göre yüzde 5 artarak, enerji dâhil 4,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Hedefimiz, 2023 yılında 15 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmaktır.
Beraber sevinen, beraber üzülen, tüm duyguları el ele, gönül gönüle yaşayan iki devlet tek millet olan bizlerin, mücadelelerimiz de zaferlerimiz de başarılarımız da ortaktır.
Türkiye önündeki tarihi fırsatları kazanıma çevirmek üzere eksiksiz ve çağdaş bir ulaştırma altyapısı oluşturmaktadır.
Ulaşımın her alanında dünya ölçeğinde projeler planlanıp hayata geçirilirken, bölgemizde değişen ihtiyaçlar ve küresel ticari gelişmeler öncelikli olarak dikkate alınmaktadır. Bu açıdan baktığımızda Kanal İstanbul’u acil atılması gereken stratejik bir adım hâline getiren önemli süreçler yaşanmaktadır.
İstanbul Boğazı’ndan uluslararası gemi geçişlerini düzenleyen Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin imzalandığı dönemde Boğaz’dan geçen gemi sayısı yıllık ancak 3 bin kadar idi.
Bugün, dünya ticaretinde denizyollarının öneminin artması ve Karadeniz Havzası’ndaki ekonomik hareketlilik nedeniyle, mevcut İstanbul Boğazı’ndaki yıllık geçen ortalama gemi sayısı, 50 bini aşmaktadır.
Ayrıca gemi boyutlarının büyümesi, tehlikeli/zehirli maddeler taşıyan tankerlerin ve yüklerinin artışı, dünyaca ünlü mega kent İstanbul için riskin boyutlarını büyütmektedir.
Boğazlarımız üzerindeki bu ciddi yük ve riskler, Kanal İstanbul Projesi’nin yapılmasının gereğini ortaya çıkarmıştır.
Kanal İstanbul Projesi, Türkiye için olduğu kadar, Türk Boğazlarını kullanan tüm ülkeler için de büyük önem arz etmektedir.
İstanbul Boğazı’nın trafik yükü hafiflerken, Boğaz giriş ve çıkışında yaşanan ve süresi giderek artan beklemeler Kanal İstanbul sayesinde ortadan kalkacak.
Otonom kılavuz kaptan ve akıllı seyrüsefer sistemleri kapsamında gemilerin yüzde 100 güvenli ve hızlı gemi geçişi mümkün olacaktır.
İstanbul’daki Küçükçekmece-Durusu koridorunda yer alacak Kanal İstanbul’un uzunluğu 45 kilometre, minimum taban genişliği 275 metre ve derinliği de yaklaşık 21 metre olacaktır. Projenin tamamlanmasıyla, bu kanaldan 275 metre boyunda ve 48 metre genişliğinde petrol tankerleri ile birlikte 350 metre boyunda ve 49 metre genişliğinde konteyner gemileri geçebilecektir.
Kanal İstanbul sayesinde, bir ticaret gölüne dönüşen Karadeniz’de lider ülke konumuna erişeceğiz. Türkiye küresel ticarette daha etkin rol oynayacak. Böylece uluslararası lojistik koridorlarından daha fazla pay alacağız.
Diğer yandan, Kanal İstanbul projesinin hizmete girmesiyle birlikte; İstanbul Boğazı ve çevresindeki insanların can ve mal güvenliği güvence altına alınmış olacak. Boğazın tarihsel ve kültürel dokusu korunacak.
Kanalımızın çalışmalarını hızlandırdık. Etüt proje işleri tamamlandı. Çevre Etki Değerlendirme Raporu hususunda olumlu karar alındı. En kısa zamanda ihalesi yapılarak, yapım süreci başlatılacaktır. Haziran ayı içerisinde de Kanal İstanbul üzerinde inşa edilecek köprülerden ilkinin temel atma törenini gerçekleştireceğiz.
Sizin de belirttiğiniz üzere Azerbaycan’a yaptığımız iş ziyaretimiz çok verimli geçti.
Azerbaycan Ulaştırma Haberleşme ve Yüksek Teknolojiler Bakanı Sayın Reşad Nabiyev ve heyetler arasında toplantılar yaptık. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev Beyefendi bizleri kabul ettiler.
Ziyaretimizde işgalden kurtulan bölgelerde, Türk müteahhitlik firmalarının yapım çalışmalarını sürdürdüğü Horadiz- Ağband Demiryolu, Ahmedbeyli - Horadiz - Mincivan - Ağband Otoyolu ve Ahmedbeyli - Füzuli - Şuşa Otoyolu Projelerinde incelemelerde bulunduk.
Horadiz - Ağband Yol Şantiyesindeyiz. Şu anda burada hem karayolu hem de demir yolu olmak üzere çok büyük bir çalışma var.
Alternatif diğer yollarında çalışmaları başladı. Kardeş ve dost ülke Azerbaycan Dağlık Karabağ’ın inşasında da hem mühendislik açısından hem de teknoloji açısından Türkiye bütün gücüyle arkasında.
İnşallah bu birliktelik kardeşlik dostluk ilelebet devam edecektir. Karabağ’ın inşasında bizim ne kadar emeğimiz olursa bu bizi memnun edecektir. Karabağ’ın yeniden imarı konusunda, kardeş Azerbaycan’a desteklerimiz devam edecektir.