Kamu ve özel bankacılık sektöründeki FETÖ'cü üst düzey yöneticiler, 'Hükümetin işine yarar, millet huzur bulur diye' faiz oranlarını indirmemek için yıllardır direniyordu. Darbe teşebbüsünde bulunan FETÖ şimdi her kurum ve sektörden temizleniyor. Gözler halkın ekonomik istikrar için faiz indirimi beklediği bankacılık sektöründe.
- BÜYÜME VE ÜRETİM İÇİN FAİZLER DÜŞMELİ15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişiminin ardından Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararı heyecanla bekleniyordu. Siyasi ve ekonomik dalgalanmaların aksine TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) 'her şey yolunda' mesajı verdi. Faiz indirimine temmuz ayında da devam edildi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası üst bandı 25 baz puan indirdi. Para Politikası Kurulu marjinal fonlama oranı yüzde 9'dan yüzde 8,75'e indirirken, Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 7,25 düzeyinde sabit tuttu. Merkez bankaları faiz oranlarını, dolanımdaki para miktarını kontrol edebilmek için kullanıyor. Ülke ekonomisindeki duruma göre bu oranlarda değişiklik yapılıyor. Gerçek anlamda büyümeyi sağlayabilmek ve üretimi istenilen noktaya getirebilmek için faizlerin aşağı çekilmesi gerekiyor.
Son dönemde önemli oranda yerinde kararlar vererek peş peşe faiz oranlarında düşüşler gerçekleştiren Merkez Bankası'nın bu girişimine rağmen, bankalardan olumlu sonuçlar alınamıyor. Bankacılık ve finans sektörü, faiz indirimini kredi faizlerine yansıtmıyor ya da minimum oranda gerçekleşmeler oluyor. Ekonomistler ve sektör temsilcileri, Merkez Bankası'nın yaptığı faiz indirimlerinin, kredi faizlerine de yansıması gerektiğini belirtiyor.
Birçok sektör finansmanını büyük ölçüde banka kredileri üzerinden sağlıyor. Dolayısıyla Merkez Bankası'nın faiz indirme kararlarının reel sektöre yansıması için kamu bankaların da bir an önce indirime gitmesi gerekiyor.
Düşük faiz ortamına rağmen bankaların adım atmamasına vatandaşlar da tepki gösteriyor. Çünkü bankaların kredi faizlerini indirmesi ile birlikte piyasa daha çok canlanacak ve yatırım ortamı daha da güçlenecek. Ayrıca finansman maliyetleri düştükçe birçok işletmenin finansmana ulaşması da kolaylaşacak. Bu da üretim, yatırım ve istihdamı olumlu anlamda etkileyecek.
Bankaların kredi faiz oranlarını düşürmesi birçok vatandaşın ve konut sektörünün de yüzünü güldürecek. Öyle ki, konut sektöründe satışların hız kazanması, vatandaşların da konut talebini kolayca karşılaması mümkün olacak. Bankaların kredi faiz oranlarını düşürmesiyle daha çok vatandaş kredi kullanabilirken, oranların düşmesi satışlara da pozitif yansıyacak.