Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, NTV'nin canlı yayınında soruları yanıtladı.
Bazen ocağında vatandaşımız yemek pişiriyor olabilir, gaz kesildi gaz geldiğinde doğalgaz sızması söz konusu olabilir. Deprem geçer geçmez vanaların kapatılması lazım. Elektrikte merkezi şartelin söndürülmesi lazım. Biz şebeke bazında gerekli tedbirleri alıyoruz. Binaların içinde müdahaleyi vatandaşların yapması gerekiyor" dedi.
Doğalgaz arzı ve depolamayla ilgili konuşan Dönmez şunları söyledi: "Depolar sayesinde doğalgazda arz sıkıntısı yok. Tuz Gölü'nde işletmeye alınan 600 milyon metreküplük bir depomuz var. Bir de temeli geçen aylarda atılan bir proje başlattık. O bitince 2023 -2024 gibi Tuz Gölü'nde 5,4 milyar metreküplük depo kapasitesine ulaşacağız. Silivri'de hedef 4,6 milyar metreküpe ulaşmak. Hedefimiz yüzde 20'sini depolamak. Elektrikte de bir miktar arz fazlamız var. İhraç etmek için çalışıyoruz. Irak'la görüşmelerimiz var."
Doğalgaz fiyatlarına ilişkin soruyu yanıtlayan Dönmez şunları kaydetti: "Doğalgazda ve petrolde ülkemiz dışa bağlı. Dışarıdan aldığımız ürünü dövizle alıyoruz. Kontrol edemediğimiz bir mekanizma var. Petrol fiyatlarına bağlı olarak gelişiyor. Bugünkü petrol fiyatlarının 6 ay sonra doğalgaz fiyatlarına yansıdığını görüyoruz. Maliyetler değiştikçe tarifelere yansıyacak. Doğalgaz tarafında BOTAŞ fedakarlık yaparak süreci yönetmeye çalışıyor. Kısa vadede herhangi bir değişiklik olmayacak. Uluslararası oluşan fiyatlardan etkileniyoruz. Rafineriler bu fiyatlardan ham petrolü alıyorlar. Fiyat duyarlılığından daha az etkilenmek için enerji ürünlerini verimli kullanılmalı."
Bakan Dönmez, TürkAkım projesindeki son durum hakkında da bilgi verdi. Dönmez, "Çok hızlı yol alıyoruz. Denizdeki hatlar bitmişti. Karada alış ünitesi terminali inşaatı sürüyor. TANAP projesinde de ikinci kısım olan faz da tamamlandı. Test ve kontrolleri yapılıyor" dedi.
Dönmez, Akkuyu'da nükleer santral inşaatinin devam ettiğini belirterek, "İlk ünitenin temel üstü çalışmaları devam ediyor. Hedefimiz cumhuriyetin 100. yılında ilk üniteyi devreye almak. Sinop'ta ise karşılıklı görüşerek Japonlarla projede ilerlememe kararı verdik. Sinop'ta nükleer projeye devam edeceğiz. Yeni bir çalışmayı gerektirecek konu. Nükleer tesisler ktirik tesisler ve güvenlik hesaplamaları da en ufak riskleri kaldıracak şekilde hesaplanıyor. Güvenlik konusunda en ufak bir risk alınmıyor" diye konuştu.
Enerji Bakanı, gelecek hafta Rusya'ya yapacağı ziyarete ilişkin şunları söyledi: "Rusya ile son yıllarda enerji başlığı başta olmak üzere yakın, seviyeli bir ilişki var. Enerji tarafında Akkuyu'daki başta olmak üzere TürkAkım gibi çok boyutlu sürdürdüğümüz ilişki var. Bunların üzerinden geçeceğiz tekrar. Akkuyu'da çalışacak mühendislerden 156 öğrenci bir iki yıla gelip çalışacaklar. 88 kişi geldi. 20 kadar öğrenciyi yüksek lisans eğitimi için gönderdik. Eğitimlerin orada alınıyor olması önemli. Ara teknik eleman için sanayi odalarıyla yapılan bir çalışma var."
Doğu Akdeniz'de sondaj faaliyetlerine ilişkin açıklama yapan Dönmez, "Yavuz gemisi Karpaz'daki sondaj çalışmasını bitirdi. Yavuz gemisi Mersin'de sonraki operasyona hazırlanıyor. Fatih gemisi Güzelyurt adını verdiğimiz mevkide operasyona devam ediyor. KKTC'nin Ada'da hakkaniyetli hidrokarbon kaynaklarının adil şekilde paylaşımından yanayız. İhtiyaç olursa garantör ülkeler olarak sürece katkı sağlayacağımız ifade ettik. Kıbrıs yönetimi Ada'nın tek hakimi gibi davranmaya devam etti. Biz de kendi kıta sahanlığımızda ve KKTC'nin aldığı ruhsat alanlarında operasyonlara devam edeceğiz, varsa bulacağız" ifadelerini kullandı.
Bakan Dönmez, maden aramalarıyla ilgili olarak şöyle konuştu: "Bazı çevreler madencilik yapmayalım söylemi getiriyorlar. Türkiye maden ve hammadde ithalatında da maalesef negatif pozisyonda. Geçen yıl 27 miyar dolarlık hammadde ithal etmişiz. İhracat 6-7 milyar dolar. 20 milyar dolar açık var. Altın da en büyük bedeli ödediğimiz kalemlerden biri. Sırf geçen yıl 8,5 milyar dolarlık altın ithalatı olmuş. Bu ithalatı azaltmanın tek yolu madencilik sektörüne kuralrara uygun ve çevreye saygılı izin vermemiz. Yasamız ve kurallarımız madencilik faaliyeti sonrası kesilen ağaçların yerine konması gibi rehabilitasyon zorunluluğu getiriyor. Vatandaşlar endişe etmesin madencilik faaliyeti biter bitmez o sahalar eski haline getirilecek. Doğayı koruyacağız hem de madenlerimizi ekonomiye kazandıracağız.30 milyar liralık cirosu olan bir sektör. "