Türkiye Ekmek Üreticileri Federasyonu Genel Başkanı Murat Kavuncu, ekmek israfı ve merdiven altı üretim yapan ekmek fırınlarına yönelik açıklamalar yaptı.
İstanbul başta olmak üzere Ankara, İzmir, Bursa ve diğer büyükşehirlerde 6 binin üzerinde ruhsatsız çalışan fırın olduğunu aktaran Murat Kavuncu, “2016 yılında çıkarılan iş yeri açma ruhsatı yönetmeliğinin değiştirilmesi gerekiyor. Merdiven altı çalışan bu fırınların denetimlerinin artırılması lazım” şeklinde konuştu.
İnsanlara tüketeceği kadar ekmek alması önerisinde bulunan Kavuncu, “3 ekmek tüketirken 5 ekmek almak yanlış. Sonra ekmek bayatladı diye tüketmiyorsun, çöpe atıyorsun. Yemek şirketleri, sivil toplum kuruluşlarıyla ekmek israfına yönelik daha etkili kampanyalar hayata geçirmeliyiz” dedi.
“Ticaret Bakanlığı, e-faturayı zorunlu tuttuktan sonra Türkiye’de ne kadar ekmek üreten fırın varsa 1 yıl içinde bu yazılıma geçecek. Seminerler düzenleyerek yeni sistemi fırıncılara anlatıyoruz. Böylece üretilen ekmeğin miktarını, kurum ve kuruluşlarda ne kadarının tüketildiğini göreceğiz. Yazılımla ekmek israfını azaltmayı ve kayıt dışı fırınların önüne geçmeyi hedefliyoruz”
Rumeli Üniversitesi’nden Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Oğuz Özyaral ise “Günlük ne kadar ekmek tükettiğimizin hesabını yapmalıyız. Neden ekmeği israf ediyoruz? Bu çok gereksiz, olmaması lazım" dedi ve ekledi: "Kalan ekmek derhal fırına konulup, kurutulmalıdır. İstenirse blendrdan geçirilip toz haline getirebiliriz. Toz halindeki ekmeği galeta unu formunda yemeklere katarak kullanabiliriz. Kalan ekmeklerden peximet veya yumurtalı ekmek yapabiliriz. Ekmeği ihtiyacınız kadar alın, fazla aldıysanız dondurun, çıkardığınız zaman taze olacaktır”
"Ekmeği aldığımızda yiyeceğimizi dilimleyip buzdolabına fazlasını ise dondurucuya koymalıyız. Böylece bayatlayıp, içinde mikroorganizma oluşmasını önlemiş oluruz. Tam ve doygun ekmek tüketmeliyiz. Ne kadar yumuşak ekmek alırsanız tüketimi o kadar zor olur. Ucuz ekmeğe kaçmayın, yapısal kalite farkı çok şeyi değiştiriyor. Bir öğünde yemeniz gereken bir dilim doygun buğday ekmeğidir. İhtiyacınız olan karbonhidratı alırsınız. Kişi başına bir ekmek alıyoruz ve yenilmiyor. Yenilmeyen ekmekleri de ne acıdır ki çöp kutularında görüyoruz. Aslında ülke ekonomisini çöpe atıyoruz. Sadece cebinizdeki 1 lirayı çöpe atmıyorsunuz, birleştiğinde rakamlar inanılmaz boyutlara ulaşıyor.
Ekmekleri ıslatıp, hayvanlara da verebilirsiniz, çöpe atmak ne demek. Ekmek paylaşılmalıdır. Dünyanın içinde bulunduğu küresel süreçte gıdaya ulaşamayan milyonlarca insan var. Erişebildiğimiz gıdayı doğru kullanmalıyız. Gelecek uşakların mirasını çalmamalıyız.
Halkın bu konuda bilinçli olması gerekiyor. Mahallesinde merdiven altı fırın varsa ihbar etmesi lazım. Neden biz bu fırınları şikayet etmiyoruz? Haksız kazanç elde edecekler, bizim sağlığımızla oynayacaklar."