MED Akdeniz Diyalog Forumu'nda Türkiye'yi temsil eden TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay, önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye'nin Asya ve Avrupa arasındaki geçiş güzergahı olarak stratejik bir rol oynadığını vurgulayan Oktay, Akdeniz'deki enerji kaynaklarının Avrupa'ya ve dünyaya taşınması konusunda Türkiye'nin enerji kaynaklarıyla bir merkez olma yolunda olduğunu belirterek, boru hatlarıyla erişime katkı verilebileceklerini belirtti.
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay, merkezi İtalya'da bulunan düşünce kuruluşu Uluslararası Siyasi Çalışmalar Enstitüsünün (ISPI) İtalya Dışişleri Bakanlığının katkılarıyla bu yıl 10'uncusunu düzenlediği MED Akdeniz Diyalog Forumu çerçevesinde basına kapalı düzenlenen "Akdeniz'de barış ve istikrar: Parlamentoların rolü nedir" konulu özel oturuma katıldı.
'Dünyaya taşıyabiliriz'
Türkiye teklifini sundu
Fuat Oktay, bu noktada Orta Doğu için kalıcı ateşkes sağlanmasının ve insani yardımların devamının önemli olduğunu söyledi.
Filistin heyeti oturumu terk etti
Oktay, burada başka bir oyun olabileceğini dile getirerek, "O da Filistin'in 'Filistinsizleştirilmesi' diye ifade edebileceğimiz, yani Gazze'den Sina Çölü'ne, diğer taraftan Batı Şeria'dan da Ürdün tarafına Filistinlilerin sürgün edilmesiyle oluşacak 'Filistinsiz' bir İsrail devleti çözümü. Buna da asla müsaade edilmemesi gerektiğini farklı şekilde öncesinde ve sonrasında olan görüşmelerimizde de ilgili muhataplarımıza da ısrarla ifade ettik." dedi.
Oktay, Lübnan'da ateşkesin sağlanması için İsrail üzerine baskı oluşturan ABD gibi ülkelerin, Filistin'de de aynı şekilde bir barışın olması ve iki devletli çözüme ulaşılmasıyla ilgili baskıyı, Tel Aviv'e yapması gerektiğini ümit ettiklerini belirtti.
Oktay, diğer devletlerin de bu anlamda İsrail'e hem silah ambargosu hem de ticaret ambargosu uygulaması gerektiğini söylediğini dile getirdi.
İsrail'in Gazze'den ve işgal ettiği yerlerden çekilmesi ve yönetimi de Filistinlilere devretmesi gerektiğini anlattığını söyleyen Oktay, "Son derece bizim açımızdan tezlerimizi iletebildiğimiz bir ortam oldu, bir platform oldu." dedi.
Oturumda Kıbrıs konusunu da gündeme taşıdıklarını anlatan Oktay, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) uygulanan ambargoların kaldırılması gerektiğini söylediğini kaydetti.
Ekonomik kalkınma da gündemdeydi
Oktay, bölgelerinde ortaya çıkan sorunlardan birinin de düzensiz göç olduğunu belirterek, "Türkiye olarak ciddi bir bedel ödediğimiz bir boyut bu ve uluslararası camianın da fazla katkı vermediği bir bedel. Bunu özellikle biz bir kez daha dile getirdik ve bölgede oluşabilecek yeni kargaşalarda yeni bir Türkiye'nin böyle bir maliyeti ödeyemeyeceği ve sınırlarını bu çerçevedeki yeni göçlere açamayacağıyla alakalı özellikle tezimizi burada ifade ettik. Dolayısıyla bunun çözülmesi yine bölgedeki sorunların çözülmesiyle de tabii ki alakalı. Ama bunun yanında iklim değişikliğinin getirdiği bölgede yine ciddi sorunlar var. Bu da tek bir ülkenin tek başına çözebileceği konular değil." yorumunu yaptı.
Türkiye'nin yeşil ekonomi boyutunda 2053 hedefine dönük belirlediği sıfır karbon hedefi çerçevesinde yapacağı çalışmalar olduğundan söz eden Oktay, "Ama burada bölgesel ülkelerin Akdeniz'i daha temiz tutmak, çevreyi daha temiz tutmak ve geliştirmek, güzelleştirmek adına yine birlikte çalışabileceğimizi burada ifade ettik." dedi.
Oktay, Türkiye'nin enerji kaynakları bir merkez olma yolunda olduğunu belirterek, "Boru hatlarıyla Asya'dan Avrupa'ya, Orta Asya'dan yine Avrupa'ya olan bir geçiş güzergahını başarmış durumda Türkiye ama aynı zamanda da Akdeniz'e de olan bir geçiş güzergahı var. Dolayısıyla bunu tersinden düşündüğünüzde Akdeniz'deki enerji kaynaklarının da yine Avrupa'ya taşınmasıyla ilgili, dünyaya taşınmasıyla, erişmesiyle ilgili de yine yoğun katkı verebileceği burada bir çözümün olduğunu kendilerine ifade ettik. Bunun için de yine bölgesel istikrar önemli." ifadelerini kullandı.
"Dolayısıyla bunu uluslararası arenada da değerlendirebileceğimizi ifade ettik. Çünkü birçok ülkenin gündeme getirdiği bir konuydu bu. Türkiye olarak bu bizim için bir avantaj, 'Bunu değerlendirebiliriz' dedik. Diğer taraftan ticaretin önünün açılmasıyla alakalı serbest ticaret anlaşması veya tercihli ticaret anlaşmalarının imzalanabileceği, teşviklerin verilebileceği, ticaretin önündeki engellerin kaldırılabilmesiyle ilgili parlamentolar nezdinde yapabileceğimiz bazı düzenlemelerle aslında hem ticaretin hem de yatırımın önündeki engelleri kaldırabileceğimizi ifade ettik. Özetle faydalı bir görüşmeydi. Türkiye'nin çıkarına, bölgenin çıkarına ve istikrarına ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceğiz."