Koru Sigorta Genel Müdürü Soner Şahin, ülkemizin bulunduğu coğrafi yapının deprem açısından taşıdığı risk ve nüfusun %71 inin deprem riski yüksek olan bölgelerde yaşadığını ve halkın gündeminde sürekli canlı tutularak sigorta bilincinin artırılması gerektiğini ifade etti. İlkokul çağından başlayarak toplumun tüm platformlarında deprem ile nasıl baş edilebileceğinin çok iyi anlatılması gerektiğinin altını çizen Şahin, “Bu mücadelenin de önemli parçalarından bir tanesi zorunlu deprem sigortaları. Kamu, özel sektör, sivil toplum kuruluşları zorunlu deprem sigortasının önemi ve gerekliliği konusunda eğitimler yapmalı, kamu spotları ile bu sigortanın ülkemizde yaşayan her birey için gerekli olduğuna inandırılması önem arz etmektedir. Sigorta bilinci toplumumuzda yeterli seviyede olmaması nedeniyle ek bir mali yük olarak görünen zorunlu deprem sigortasına ödenen primlerin vergi oranı nispetinde iadeye konu olması sigortalılık oranını artıracak bir unsur olacaktır. Ayrıca, kredi ile alınacak evlerin vade süresi boyunca DASK poliçelerinin uzun vadeli yapılması ve uzun vadeli DASK poliçesi yaptıranlara faiz oranında indirim yapılacak olması penetrasyon oranını artırılabilir” diye konuştu.
Yaşanan olumsuz bir durum sonrası toplumun sahip olduğu varlıkların olası kaybı ve yerine koyma maliyetinin ağır olduğu gerçeği ile yüzleşmesi nedeniyle sigortanın önemi ortaya çıktığını vurgu yapan Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: “Hem devlet hem de sigortacılar olarak toplum nezdinde deprem ve doğal afetler gerçeğini sürekli canlı tutmak, sadece ürün satışına odaklanılmaması gerekmektedir. İlkokuldan başlayarak risk ortaya çıktıktan sonra sigorta almanın zorlukları anlatılıp, risk olmadan önce değerlerimizi güvence altına almanın, en önemli çözümünün sigorta olduğunun anlatılması gerekiyor.”