Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mersin Şehir Hastanesi ve Yapımı Tamamlanan Kamu Yatırımlarının Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Toplam yatırım bedeli 1 milyar 100 milyon lira olan 19 ayrı eser ve hizmetin açılışını gerçekleştiriyoruz. Bir tanesi var ki ülkemiz için yeni dönemin başlangıcını ifade ediyor. Mersin Şehir Hastanesi, dünyayı dolaşırken edindiğim bir projeydi. Şehir hastaneleri içinde açılışını yaptığımız ilk yer Mersin oluyor. Yakın zamanda Yozgat ve Isparta'nın da açılışını yapacağız. Adana, Kayseri, Ankara Bilkent ve Manisa Şehir Hastaneleri de bunları izleyecek. 30 büyükşehirdeki şehir hastanelerini 2020 yılına kadar hizmete almayı planlıyoruz. Diğer hastane projeleri ile birlikte değerlendirdiğimizde 2023 yılında 10 bin yatak hedefine ulaşmış olacağız. Hastanelerin hepsi de 5 yıldızlı otel konforundadır. Bu hastaneler ülkemize sağlık alanında sınıf atlatıyor.
Ülkemizdeki sağlık hizmetleri dünyanın her yerinden kat be kat olduğunu bilmenizi istiyorum. Eksiğimiz var. İnşallah doktorlarımızı yetiştiriyoruz. Bir an önce bu eksiğimizi gidereceğiz ve sonra inanıyorum ki dünya şu anda olduğu gibi buraya akacak.
Bu adımlar atılırken birileri bu adımların farkında olamayabilir. Biz görevimizi yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Eski Başkan Obama bizde sağlık sisteminin çok küçük sayılacak bir reformunu hayata geçirmeye çalıştı ama başaramadı ama biz başardık. Yaşı 40'ın üzerinde olan eski Türkiye'yi çok iyi bilirler. Soruyorum o sisteme evet mi hayır mı? Doktor bulsanız cihaz bulamazdınız, ilaç yoktu. İlaç bulsanız para bulamazdınız. O sağlık düzenine evet mi hayır mı?
15 Temmuz gecesi Mersin'in duruşu her türlü takdirin üstündedir. Son 200 yılımız sürekli çalkantılarla ve arayışlarla geçti. Bedel ödeyen hep milletimiz olmuştur. Koskoca coğrafyaları kaybederken bedel ödedik. Çanakkale'de Kurtuluş Savaşı'nda Cumhuriyetin emekleme döneminde, darbelerde, ekonomik çalkantılarda bedel ödedik. Milletin söz sahibi olduğu dönemlerde zaferlerin sevinci yaşarken, milletin horlandığı dönemlerde hüsranı yaşadık. 1950'lili yıllarda rahmetli Menderes ve arkadaşlarının getirdiği yere bakın bir de 1960 darbesinden sonraki yere bakın. 1980 darbesinin Türkiye'ye olan maliyetini halen ödüyoruz. Bedeli ödeyen hep millet olmuştur. Geçtiğimiz 14 yılda da sıkıntılarla karşılaştık.
Ülkenin seçilmiş hükümetini, bakanlarını, milletvekillerini hiçe sayarak kendi muhayyilelerini dayatmak isteyenlere karşı yıllarca mücadele ettik. 1367 garabetini ortaya sürenlerin kimler olduğunu biliyorsunuz değil mi? Yine iş başındalar ama başaramayacaklar, karşılarında millet var. 17-25 Aralık'ta FETÖ'yü devreye sokup emniyet yargı darbe girişimi başlattılar. Bölücü terör örgütünü sahaya sürdürler. Pensilvanya ile Kandil İmralı birleşti. Ülkeyi ateşe ve kana boğmaya çalıştılar ama milletimiz duruma el koydu, oyunlar bozuldu.
Nisan ayında sandık geliyor. Sandıkta 'Evet' demeye hazır mıyız? Seçme ve seçilme yaşı dünyada 56 ülkede '18'. Neden bizim ülkemizde olmasın?
Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Şehir hastanelerinin her birinde tek kişilik odalar var. Bütün engelleri aşıp bu muhteşem eseri hizmetinize sunuyoruz. Helikopter pistinden, kapalı ve açık otoparka kadar her şey mevcut. Türkiye'yi geleceğe taşıyacak şehirler arasında Mersin de var, 15 yıldır Ak Parti iktidarları olarak Mersin'e 16 katrilyon liralık yatırım yaptık.
Rejimin değiştiği falan yok, değişime direnenler yok olacak. Millet, cumhurbaşkanını seçecek, milleti hükümetin nasıl oluşacağına sandıkta karar verecek. Millet iradesi ne ise bizim de istikametimiz odur. Bölgesinde daha güçlü ve güvenli bir Türkiye için 'Evet' diyoruz.