Nigella firması, Ar-Ge çalışmaları sonrasında 4 bin yıllık şifa kaynağı çörek otundan kahve üretmeyi başardı. Bu bitkiden aynı zamanda kozmetik ve gıda takviyesi üreten firma, Orta Asya ve Avrupa dahil 63 ülkeye ihracat yapıyor.
Günümüzde üç milyar insan sağlıklı beslenme ihtiyaçlarını karşılayamazken, aşırı kilo ve obezite dünya çapında artmaya devam ediyor. 2050 yılına kadar ise 10 milyar insanı besleyebilecek sürdürülebilir tarım-gıda sistemlerine gereksinim bulunuyor. Tarımın, bu kadar önem taşıdığı bir dönemde, yerel üretimin geliştirilmesi artık bir zorunluluk durumuna geldi. Tarımsal gıda üretimde katma değer oluşturarak piyasaya sürmek her zamankinden daha fazla önem taşıyor. Çünkü bugünün dünyasında, elde ettiği ürünle ilgili Ar-Ge faaliyeti yürüten, yani ona bir değer katan firmalar öne çıkıyor.
ORTA ASYA’DAN YOĞUN TALEP
Son olarak yerli bir firma, çörek otuyla ilgili yoğun Ar-Ge faaliyetlerinin karşılığını aldı. Yaklaşık 4 bin yıldır sağlık ve kozmetik sektörlerinde kullanılan çörek otu yerli girişimciler için katma değerli ihracat ürününe dönüştü. Bu konuda Ar-Ge faaliyetlerine odaklanan Nıgella Global’in Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Eke, çörek otundan kahve yapmayı başardıklarını, sonrasında da farklı bitkisel kozmetik ürünleri geliştirerek 63 ülkeye ihracat yaptıklarını söyledi. Çörek otu ile ilgili araştırmalar ve çeşitli ürün denemeleri sırasında kahve ile çörekotunu buluşturarak dünya çapında bir ilke imza attıklarını belirtti.
TÜRKİYE’DE 3 FARBİKA YENİSİ 2025’TE
Fatih Eke, "Anadolu’nun katkısız çörek otunu kullanarak hazırladığımız ürünler, kısa sürede Azerbaycan'dan Orta Asya ülkelerine kadar geniş bir coğrafyadan büyük bir talep gelmesine yol açtı. Geliştirdiğimiz dermokozmetik ürünlere Avrupa’dan da ciddi talep var. Ancak ilk başta Asya Pasifik, Uzak doğu ve Afrika’ya odaklanmak istiyoruz” diye konuştu. Türkiye’de 3 fabrikalarının bulunduğunu kaydeden Eke şunları söyledi: "2025 sonunda 30 bin metrekarelik yeni bir fabrika yatırımını hayata geçireceğiz. Geçtiğimiz günlerde Bangladeş’te 10 milyon dolarlık yatırıma imza attık. 7 ülkede müdürlüğümüz bulunuyor."
TAKVİYE EDİCİ GIDADA yüzde 30 BÜYÜME
Öte yandan, pandemi sonrasında doğal ve takviye edici gıdalara talep artışı yaşanıyor. Özellikle sağlıklı beslenme trendine bağlı olarak bitkisel ve yenilikçi ürünlere ilginin arttığını vurgulayan Fatih Eke, “ABD’de 37.5 milyar dolarlık bir pazarın bulunması, Türkiye’de ise bu rakamın 400 milyon dolara ulaşması ve kısa vadede yüzde 200 büyümesi bekleniyor. Ayrıca ülkemizde 2028 yılına kadar kutu bazında yıllık ortalama yüzde 25-30'luk büyüme gerçekleşmesi öngörülüyor” ifadelerini kullandı.