Borsa İstanbul’da yarın devreye alınacak olan BISTECH 3.11 sürümü yatırımcılar tarafında, ‘açığa satış’ yasağının yakın gelecekte kaldırılabileceği beklentisini güçlendirdi. ATA Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş, ‘açığa satış’ işlem yasağı, enflasyon muhasebesi ve düşük faiz döneminde piyasalara dair beklentisini Yeni Şafak’a değerlendirdi. Borsanın normal seyrine dönebilmesi için ‘açığa satış’ yasağının kalkması gerektiğini belirten Demirtaş, "Borsa İstanbul’da açığa satış işlemlerinin tekrardan uygulanmaya başlamasını piyasaların normalleşmesi olarak değerlendiriyorum. Olağan üstü durumlarda getirilen açığa satış yasakları, bizde olduğu gibi dünya borsalarında da belli dönemlerde uygulandı. Bu noktada koşulların iyileşmesiyle açığa satış yasağının kalkması borsamız adına en uygun adım olacaktır" dedi.
Merkez Bankası'nın para politikasına ilişkin öngörülerini de paylaşan Demirtaş, “Faiz politikaları şuan için ürün, temel mal ve hizmet enflasyonu üçlüsünde iyileşmeye odaklanmış durumda. Bu bağlamda ürün ve temel mal enflasyonunda düzelme var. Hizmet enflasyonunda ise iyileşme beklentisi sürüyor. Kasım ayı enflasyon verileri önümüzdeki dönem faiz kararları için önemli bir dayanak olacak. Kasım ayı enflasyon verileri ışığında aralıkta faiz indirimi gelirse, yeni yıl öncesi piyasalar nefes alacaktır" diye konuştu.
Demirtaş, 2025 yılının piyasalar açısından pozitif olacağına işaret ederek, "Önümüzdeki yıl faiz ve enflasyon dengeli şekilde yüzde 25 oranlarına çekilirse ve bu süreç başarıyla sürdürülürse Borsa İstanbul için güçlü bir hikâyenin başlayacağını düşünüyorum. Pozitif senaryoda BIST 100 endeksinin 500 dolarlık tarihi zirvesinin üzerine çıkması bizleri şaşırtmaz. 2025 yılı için, öngörülebilir ekonomi politikalarıyla iyileşen enflasyon-faiz dengesine ek kredi kuruluşları pozitif değerlendirmeleri de eklenince BIST için ekstra fiyatlama görebiliriz" ifadelerini kullandı.
Cemal Demirtaş, 2024 yılı itibarıyla gündeme gelen enflasyon muhasebesi hakkında da şunları kaydetti: "Enflasyon muhasebesi artık hayatımızın bir parçası, 2027 yılına kadar bizimle. Bu duruma alışmak gerekiyor. Eskiden bilançolar ‘dolar bazlı kâr’ ya da ‘avro bazında kâr’ gibi yöntemler ile inceleniyordu. Artık bunlara ilave bir de ‘enflasyona karşı şu kadar arttı’ eklendi. Şirket bilançolarını incelerken net kâr oranından yıllık enflasyon oranı çıkarılıyor. Esas net kâr o noktada görülüyor. Bu hesaba göre bilanço açıklayan 90 şirketten 60’ı zararda gözüküyor."