Borsa İstanbul, 2014 yılında yatırımcısına yüzde 26,43 kazandırarak tarihinin en yüksek yıllık kapanışını gerçekleştirirken, analistler 2015 yılında tüm zamanların en yüksek seviyesinin görebileceği tahmin ediyor.
BIST 100 endeksi 2014 yılında yurt içinde yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle siyasi gelişmeler ile yurt dışında merkez bankalarının ekonomik aktiviteyi desteklemek için attığı adımlar piyasaların yönü üzerinde ana belirleyici oldu.
2013 yılını yüzde 13,31 düşüşle 67.801,73 puandan tamamlayan BIST 100 endeksi, 2014 yılında yüzde 26,43 artışla önceki yıl kayıplarını fazlasıyla telafi etti ve 85.721,13 puan ile tüm zamanların en yüksek yıllık kapanışını yaptı.
Analistler, 2015’te BIST 100 endeksinden rekor bekliyor
Analistler, 2015 yılında özellikle ilk yarıda faizlerde düşüş ve döviz kurlarındaki durağan görünüm ile birlikte BIST 100 endeksinin 95.000 – 100.000 aralığını test edebileceğini tahmin ediyor. BIST 100 endeksi tüm zamanların gördüğü en yüksek seviye rekorunu 22 Mayıs 2013 tarihinde 93.398,33 puan ile kırmıştı.
AA muhabirine konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Turkish Yatırım Araştırma Bölüm Başkanı Baki Atılal, 2015’te oynaklığın yüksek olacağını, azalan maliyetlerle birlikte şirket karlılıklarında artışların öne çıkacağını ifade etti.
2015 yılının ilk yarısında Avrupa, Japonya ve Çin Merkez Bankası’nın parasal genişleme hamleleri ile birlikte faizlerde düşüşlerin görülebileceğini aktaran Atılal, “Faiz indirimi ile birlikte bankaların net faiz gelirlerinin artmasını, sanayi ve hizmet sektörlerindeki borçlu şirketlerin faiz yükünün azalmasını beklemekteyiz. Finans dışı şirketlerde ise kar marjlarındaki artışta enerji ve hammadde maliyetlerindeki düşüşlerin ana etken olacağını düşünüyoruz” dedi.
“Baz senaryoda, ilk yarı faizler düşer endeks yükselir”
Atılal, 2015’in ilk yarısında faizlerdeki gerileme beklentilerinin gerçekleşmesi durumunda Borsa İstanbul’da temettü verimliliğinin ön plana çıkacağını ifade ederek, yılın ikinci yarısında ise ABD Merkez Bankası (Fed) harici merkez bankalarının attığı para politikası adımlarının etkisinin görüleceğini ve Fed’in normalleşme politikasına geçmesiyle birlikte oynaklığın artacağı ciddi bir süreç içine girileceği tahminini aktardı.
Yurt içinde ise haziran ayında gerçekleştirilecek genel seçimlerden çıkacak tablonun da politika ve ekonomi yönetimindeki dengeler anlamında piyasaların yönü üzerinde belirleyici olabileceğini söyleyen Atılal, özellikle TCMB’nin atacağı adımlar konusunda etkili olması nedeniyle dolar/TL’nin seyrinin yakından takip edileceğine değinerek değerlendirmesine şöyle devam etti:
“2015 yılı ilk yarısında, 2. yarıya kıyasla daha iyi performans beklediğimiz baz senaryomuza göre dolar/TL’nin, 2,28 - 2,45 geniş bandında hareket edeceğini ve ortalama denge noktasının 2,36 seviyesinde oluşacağını tahmin ediyoruz. BIST 100 endeksinde ise 12 aylık hedef değerimiz 97.500 puan seviyesinde.”
“Endekste 95.000 – 100.000 arası satış fırsatı”
Marbaş Menkul Değerler Araştırma Müdürü Üzeyir Doğan ise 2015 yılında piyasalarda ara trendlerin yılı olabileceğini belirtti.
Doğan, yılın ilk yarısı için olumlu beklentilerin ağır bastığını, ikinci yarıda ise Fed faiz artış süreci ve içeride seçime yönelik beklentilerin sonlanması ile daha dalgalı bir seyir izleneceğini tahmin ederek, “2015 yılında görünen en büyük risk, Avro Bölgesi’nin yüksek borçlu ülkeleri oluştururken, en önemli sorun da global büyüme hızının düşük seyretmesi olarak karşımıza çıkıyor. Petrol fiyatlarının düşmesi, buna bağlı olarak cari açık ve enflasyondaki düşüşün getirdiği faiz indirimi beklentisi ile seçim öncesi artması beklenen kamu harcamaları ise 2015’in ilk yarısındaki olumlu tarafı oluşturuyor” dedi.
2015’de piyasalarda oynaklığın yüksek olacağını dile getiren Doğan, yılın ilk yarısında BIST 100’ün 95.000 – 100.000 aralığını test edebileceğini, bu seviyelerin özellikle endeksle yüksek korelasyonu olan hisselerde satış fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Doğan, 2015 için baz senaryoda endeksin hareket aralığının 74.000 – 99.000 olacağını tahmin ettiklerini, döviz piyasasında ise yılın ilk yarısında daha durgun bir dönemin öne çıkabileceğini kaydetti.
Yılın ikinci yarısında Fed faiz artış sürecinin gelişmekte olan ülkelere olan sermaye akımını terse döndürebileceğini ve bunun da TL’de hızlı değer kayıplarına neden olabileceğini aktaran Doğan, “Bu durum kurlarla birlikte faizlerin yeniden yukarı yönlü hareketlenmesine neden olacaktır. 2015’te de doların avroya göre daha cazip olacağını düşünüyor, avro/dolar paritesinde 1,10 civarındaki seviyelerin görülebileceğini düşünüyoruz. Dolar/TL için ise yıl sonu kapanış hedefimiz 2,45 - 2,50 aralığı iken yıl ortalamasının daha aşağıda 2,35 civarında oluşmasını bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.