Türkiye’yi 100. yılına ulaştıracak 11. Kalkınma Planı’nda rezerve dayalı ekonomiden işleme dayalı ekonomiye geçişin adımları atılacak. Gelişmiş ülkelerin de çalışmalarına başladığı şifrelenmiş veri dağıtım tabanı blockchain (Kayıt zincir) sistemi, yeni kalkınma planının Özel İhtisas Komisyonlarında görüşülüyor. Komisyondaki isimlerden Kadir Kurtuluş, “Blockchain’in yeni Kalkınma Planı’na girme ihtimalini yüksek görüyorum” dedi.
Cumhuriyetin 100. yılına ulaştıracak 2019-2023 dönemi 11. Kalkınma Planı için 43 alanda “Özel İhtisas Komisyonları” oluşturulurken, bilgi ve iletişim alanında geleceğin teknolojilerine şimdiden uyum sağlamanın yolları da aranıyor. Bunlardan biri de rezerve dayalı ekonomiden işleme dayalı ekonomiye doğru geçişle anlık olarak arz ve talebin ölçülebildiği blockchain (kayıt zinciri) teknolojisi oldu. Bu kapsamda küresel yaygınlık, güvenlik ve şeffaflık özellikleri ile finansal alanda öne çıkan blockchain yeni kalkınma planında yer alması için incelenmeye alındı. Blockchain sayesinde yerel para birimleriyle ülkeler arasında dış ticaretin önünün açılacak olması bu sistemin ülkemizin de dikkatini çekmesini sağlıyor. Öyle ki blockchain tanıtım etkinliklerine Cumhurbaşkanlığı, Merkez Bankası, Takasbank uzmanları başta olmak üzere çoğu banka yöneticisi de iştirak ediyor.
Hem para hem de bilgiye şifrelenmiş işlem takibi sağlayan veri dağıtım tabanı olan blockchain üzerine çalışan Avrasya Blockchain ve Dijital Para Araştırmaları Derneği Başkanı Kadir Kurtuluş, dünyada kullanımı giderek artan bu sistemin Türkiye’ye uyarlanması adına 11. Kalkınma Planı için oluşturulan Özel İhtisas Komisyonlarına davet edildi.
Aynı zamanda her türlü eserin, uluslararası ölçekte tescil altına alınmasını sağlayan kayıt zinciri tabanlı Copyrobo mobil uygulamasının da kurucularından olan Kurtuluş, Özel İhtisas Komisyonunda yaptıkları çalışmalar hakkında Yeni Şafak’a konuştu. Kurtuluş, şöyle dedi: “2023 vizyonu çerçevesinde blockchain ile ilgili makro anlamda nasıl bir strateji oluşturulması gerektiği hususunda çalışıyoruz ve planda yer alması için mütalasını yapıyoruz. Kalkınma Planı’na girme ihtimalini yüksek görüyorum.”
Bitcoin’in altyapısını oluşturarak adını duyuran blockchainin bunun çok ötesinde bir güvenli kayıt sistemi ve şeffaf bir yapı olduğuna değinen Kurtuluş, şöyle devam etti: “ABD’nin ekonomik amborgoları şu anda doların hakimiyetinden kaynaklı bir güçtür. Örnek olarak islam ülkeleri bir kripto para üzerinden kendi ticaretini yapmaya başlarsa, bu tür amgorlar da haliyle havada kalır. Bu tür amborgolara karşı Cumhurbanımızın yerel para birimiyle işlem yapalım çağrısının gelecekteki hali olabilir bu teknoloji, ortak kripto paralarla ülkelere özgürlük sağlayabilir.”
Başta ABD Merkez Bankası Fed olmak üzere birçok ülkenin kendi kripto paralarını üretme çalışmasına girdiğini vurgulayan Kurtuluş, "Rusya da kendi kripto parasını çıkarmak istiyor ayrıca ortak para birimleri üzerine yeni bir sistem oluşturma çapasında” dedi. Kurtuluş, blockchain teknolojisi sayesinde mümkün hale gelen dijital kayıt birliği hakkında Rusya Devlet Duması’na davetleri üzerine sunum yaptıklarını da belirtti. Kurtuluş ayrıca, İran ve Arap ülkelerindeki huzursuz paralara artık İsviçre yerine kripto paraların güvenli liman olmaya başladığını da ifade etti.
Bunun yanında yine, Singapur ve Hong Kong merkez bankalarının üyeleri de blockchain tabanlı ticaret ağını 2019 yılında piyasaya çıkaracağını duyururken; Japonya, ABD ve Hindistan da sistemi kontrolde tutmak için kripto paradan vergi almaya başladıklarını açıkladı.
- Ülkeler kendi ekonomik birliğini oluşturabilir
- Kayıt zinciri teknolojisinin ülkelere sağlayacağı katkıları değerlendiren Kadir Kurtuluş, “Bu gibi ortak para birimleri ile Türkiye, Rusya, Japonya, Çin, Hindistan, İran gibi ülkeler ortak kripto para ile ciddi tasarruflar elde edebilir, ortak hareket eden ülke şirketleri uluslararası ticaretlerinde rekabetçi ve avantajlı konuma geçebilir” ifadelerini kullandı.
- Kurtuluş, kayıt zinciri sistemi ile yapılacak değişim ve işbirliklerinin sadece ortak para birimi ile sınırlı kalmayacağına da dikkat çekti ve şunları dile getirdi: “Ülkeler blockchain’i yasalaştırdıkça aslında Avrupa Birliği’nin tek dijital pazar yasası eIDAS’a benzer ortak bir regülasyona sahip olacaklar. Dijital ortak pazarın AB benzeri hiçbir birliğe üye olmayan ülkeler nezdinde büyük bir önem taşıyacağı aşikardır.”
Türkiye’nin blockchain sisteminde kayıtlı ve kontrol edilebilir düzene oturması için yapması gereken konulara değinen Avrasya Blockchain ve Dijital Para Araştırmaları Derneği Başkanı Kurtuluş, “Blockchain’de devletimiz öncü olmalı. Bunu maliyede, vergide, finansal alanda kullanma imkanımız var. Uygulanabilirse dijital dönüşümümüz inanılmaz hızlanır. AB’de tek tıkla işlem yapılırken, biz de 50 türlü belge iletmeniz gerekiyor bu da ticaretin bürokratik ayağını zorlaştırıyor. Bu açıdan da ticaretimize hız katar” dedi. Bu kapsamda çeşitli yasaların çıkması gerektiğine dikkat çeken Kurtuluş, “İlgili birçok bakanlıkta alt mevzuatların çalışılması ve bir konsorsiyum içinde oluşturulması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
- BANKALARA YÜZDE 50 TASARRUF SUNUYOR
- Danışmanlık şirketi Synechron verilerine göre, 100 binden fazla müşterisi olan bir banka, müşterilerini tanıma ve süreçlerine dahil etmek için senede 100 milyon dolar harcıyor. Blockchain KYC (know your customer-müşterini tanı) çözümüyle bu giderlerden iş gücünde yüzde 55 ve maliyetlerde en az yüzde 30 oranında tasarruf edilebilecek.