MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türkiye’nin ilk yerli ve milli uçak gemisi olan 'Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi TCG Anadolu’nun' hizmete alınması da deyim yerindeyse çılgın Türklerin tarihi bir başarısıdır. Mavi vatanda boşuna hesap yapanlar unutmasınlar ki, fıtrat değişmemiş ve aynıdır, zira bu kan yine o kandır. Hakkımızdan vazgeçmeyiz çünkü hakkımız şerefimizdir" ifadelerini kullandı.
TCG Anadolu hizmete alındı
6 Şubat’ta yaşanan depremleri hatırlatan Bahçeli, “Bu vesileyle deprem ve su taşkınlarında hayatlarını kaybeden bütün kardeşlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, yaralılara da şifalar diliyorum. Yedi yılda dünyanın ilk SİHA gemisi inşa edilmiş, en ağır ve en büyük helikopterlerin iniş kalkışının yapılabileceği TCG Anadolu Türkiye’mizin itibar ve iftihar eseri olarak denize indirilmiş, seyrüsefere hazır hale getirilmiştir. Ülkemiz kendi gemisini tasarlayan, geliştiren, çağın teknolojik imkanlarını kullanabilen zirvedeki ilk 10 ülkeden birisi haline terfi etmiştir. Bu sene içinde denizde ikmal ve muharebe destek gemimiz olan Derya ile Piri Reis denizaltımız, ayrıca istif sınıfı ilk firkateynimiz İstanbul hizmete alınacaktır. Lider ülke Türkiye’nin taşları kararlılıkla döşenmektedir” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin devam etmesi gerektiğini dile getiren Bahçeli, “Eser ve hizmet kervanı yarı yolda kalmamalıdır. Türkiye bir yol kazasına uğramamalıdır. Özellikle demokrasi ve özgürlükler ekseninde ülkemize devamlı iftira atanların, utanmadan kara çalanların, edepsizce suizanda bulunanların, YSK tarafından kurayla belirlenen oy pusulasındaki ittifak ve partilerin dizilimine dikkatle bakmaları samimi tavsiyemizdir” dedi.
"Demokrasinin olmadığı bir ülkede TKP ve HKP'nin seçimlerde boy göstermesi akıl dışılıktır"
Bahçeli, demokrasi tartışmalarına ilişkin ise şunları söyledi:
“Demokrasinin olmadığı bir ülkede gayri meşru Türkiye Komünist Partisi’nin veya Halkın Kurtuluş Partisi’nin seçimlerde boy göstermesi akıl dışılıktır. Özgürlüklerin olmadığı bir ülkede Türkiye Komünist Hareketi’nin varlığından bahsetmek hastalık ölçüsünde saflıktır. HDP’nin kayyumu olan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi'yle, Sol Parti’nin ve Türkiye İşçi Partisi’nin ahlaksızca propagandası yapılan sözde diktatörlük ve tek adam rejiminde seçimlere katılabilmesi olacak şey değildir. Sosyalist Güç Birliği İttifakı ile Emek Özgürlük İttifakı zillet ittifakının potansiyel ortakları birinci dereceden siyasi hısımlarıdır.”
"Savunma ve silah sanayiinde mukayeseli üstünlüğe sahip olacağımız günler yakındır"
Savunma sanayiinde millilik oranının yüzde 80’lere kadar çıktığını bildiren Bahçeli, “Büyük Hünkarımız Fatih Sultan Mehmet Han’ın zamanında kurulan Tophane-i Amire’den bugüne kadar köprülerin altından çok sular akmıştır. Türkiye kendi silahını yapan, hatta bunu ihraç eden dünya üzerinde sayılı ülkelerden birisi olarak öne çıkmıştır. Bazılarının sıkıntısı, telaşı, hatta çıldırması bu yüzdendir. Türk savunma sanayii 5 milyar dolara yaklaşan ihracat tutarı ve 75 milyar dolara ulaşan proje hacmiyle dostları sevindirip, düşmanları çatlatmaktadır. İnanıyorum ki, savunma ve silah sanayiinde mukayeseli üstünlüğe sahip olacağımız günler çok yakındır. Cumhur İttifakı bunun kefili, Türkiye Yüzyılı da müjdesidir. Atak helikopteri, milli tank projesi, milli uçak projesi, akıllı mühimmatlar, Fırtına obüsleri, Hürkuş, Hürjet uçakları, pek çok füze projesi hayalden gerçeğe dönüşün mükâfatıdır” diye konuştu.
"Parasını ödediğimiz F-15 savaş uçakları Türkiye’den esirgendi"
Maksatlı ve marazi silah ambargolarıyla askeri manevra kabiliyetimiz budanmak, operasyonel gücümüz baskılanmak istenmiştir diyen Bahçeli, "İhtiyaç duyduğumuz insansız hava araçları, hava savunma füzeleri, F-16’ların modernizasyonuyla ilgili haklı talepler, parasını ödediğimiz F-15 savaş uçakları Türkiye’den esirgenmiştir.
Allah’a şükürler olsun ki, Türkiye kendi söküğünü dikecek, kendi eksiğini kapatacak, kendi ihtiyacını temin edecek bir aşamaya sabır, sebat, akıl, gönül ve emek seferberliğiyle ulaşmıştır. Daralan kuşatma sonunda yarılmıştır. Hükümetin sağlam duruşu, Türk mühendisinin bilgi ve görgüsüyle aşı tutmuş, mayası gelen ekmek tekneden taşmıştır. Savunma sanayinde millilik oranı yüzde 80’lere kadar çıkmıştır. Büyük Hünkarımız Fatih Sultan Mehmet Han’ın zamanında kurulan Tophane-i Amire’den bugüne kadar köprülerin altından çok sular akmıştır. Türkiye kendi silahını yapan, hatta bunu ihraç eden dünya üzerinde sayılı ülkelerden birisi olarak öne çıkmıştır. Bazılarının sıkıntısı, telaşı, hatta çıldırması bu yüzdendir.
Türk savunma sanayii 5 milyar dolara yaklaşan ihracat tutarı ve 75 milyar dolara ulaşan proje hacmiyle dostları sevindirip düşmanları çatlatmaktadır. İnanıyorum ki, savunma ve silah sanayinde mukayeseli üstünlüğe sahip olacağımız günler çok yakındır, Cumhur İttifakı bunun kefili, Türkiye Yüzyılı da müjdesidir" dedi.