Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Uzmanı Fatma Sarıaslan, "Rusya-Türkiye ilişkilerinin henüz stratejik ortaklık seviyesine ulaşmamakla birlikte, ekonomik anlamda stratejik ortaklık seviyesine ulaştığını rahatlıkla söyleyebiliriz" dedi.
Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Uzmanı Fatma Sarıaslan, Türkiye'nin Rusya için çok önemli bir ülke olduğunu belirterek, "Rusya-Türkiye ilişkilerinin henüz stratejik ortaklık seviyesine ulaşmamakla birlikte, ekonomik anlamda stratejik ortaklık seviyesine ulaştığını rahatlıkla söyleyebiliriz." dedi.
Bursa'da düzenlenen 8. Uludağ Uluslararası İlişkiler Kongresi'nde konuşan Sarıaslan, Rusya'nın, Türkiye'nin artan enerji ihtiyacını karşılamada kritik öneme sahip bir ülke olduğunu söyledi.
Sarıaslan, Türkiye'nin, Rusya için sadece enerji ithalatçısı bir ülke olmadığını vurgulayarak, "Türkiye aynı zamanda bir enerji koridoru. Avrupa'ya taşınacak enerji kaynaklarının iletilmesinde kilit bir ülke. Türkiye, Rusya için çok stratejik partner. Türkiye ile Rusya'nın Suriye krizi gibi siyasal anlamdaki fikir ayrılıklarına rağmen, başta enerji olmak üzere ekonomik anlamda iş birlikleri sürüyor. Türkiye, kaynak ülke çeşitliğini artırmak istiyor. Rusya ise enerji koridorlarını çeşitlendirmek istiyor. Her ikisi de bu anlamda kendi marjinal faydasını düşünüyor." diye konuştu.
Nükleer enerji ve Türk Akımı'nda atılan imzalar bu iş birliğinin son ayağı olduğunu aktaran Sarıaslan, "Rusya-Türkiye ilişkilerinin henüz stratejik ortaklık seviyesine ulaşmamakla birlikte, ekonomik anlamda stratejik ortaklık seviyesine ulaştığını rahatlıkla söyleyebiliriz." ifadesini kullandı.
Mardin Artuklu Üniversitesi Araştırma Görevlisi Mühdan Sağlam da Rusya dendiğinde enerji alanında ilk akla gelenlerin Gazprom ve Rosatom olduğunu söyledi.
Rusya'nın dünya petrol üretiminde ilk sıralarda yer aldığını vurgulayan Sağlam, Gazprom'un Avrupa'nın enerji ihtiyacının yüzde 30'unu tek başına karşıladığını ifade etti.
Sağlam, Rosatom'un da dünyada 76 ülkeyle nükleer santral anlaşması imzaladığını belirterek, şunları kaydetti:
"Rusya önemli bir tedarikçi. Ekonomisinin yüzde 40'ı enerji sepetinden geliyor. Bunun da yüzde 25'i petrol, yüzde 15'i de doğalgazdan geliyor. Bir ülke enerji tedarikçisiyse çok önemli bir deneyimi var demektir. Gazprom'un son dönemdeki faaliyetlerinin Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarıyla doğrudan ilgili olduğunu görüyoruz. İsrail kayda değer denilen doğalgaz kaynakları buldu. Bunlar sismik çalışmaların getirmiş olduğu ürünler. Bu doğalgazı kim çıkaracak, işletecek? Bu noktada Gazprom'un buna gönüllü olduğunu görüyoruz."