'Almanya kendine çekidüzen versin'

Yeni Şafak
15:2721/07/2017, Cuma
G: 21/07/2017, Cuma
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi kredi anlaşması imza töreninde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi kredi anlaşması imza töreninde konuştu.

İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi kredi anlaşması imza töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Alman şirketleriyle ilgili herhangi bir soruşturma olmadığını açıkladı. Almanya'nın yaptırım tehdidine yönelik olarak Erdoğan "Almanya kendine çeki düzen vermelidir. Bizi de bu tehditlerle ürkütemez bu böyle bilinmelidir" açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çırağan Sarayı'nda İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi kredi anlaşması imza töreninde konuştu.

Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:

Bodrum'da meydana gelen depremde vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

İkitelli Şehir Hastanemiz sağlık hayatımıza yepyeni bir vizyon ortaya katacaktır. 15 Temmuz darbe girişimin hemen ertesinde Japon dostlarımızla bu anlaşmayı görüşmek üzere bir araya gelinildi. Kimileri bir geçmiş olsun beyanından itina ettiği dönemde böylesine bir anlaşmayı devam ettirmek ancak gerçek dostların yapabileceği bir davranıştır. Buradan dostlukları, kadirşinaslığı için Japon dostlarımıza teşekkür etmek istiyorum. Şimdi Japon dostlarımızın da önemli bir projenin arefesindeyiz. O da inşallah Sinop'taki nükleer enerji santralini Japon dostlarımızla gerçekleştirmenin adımlarını atıyoruz.

Türkiye dostları sayesinde büyük projeleri gerçekleştirebilmesi kapasitesi ve kabiliyeti olduğunu tüm dünyaya göstermiştir.


"Almanya kendine çeki düzen vermelidir"

Türk milleti zor zamanlarında yanında olan destek veren dostlarını hiçbir zaman unutmayacaktır. 'Gelin birlikte kazanalım' çağrısı yapıyoruz. Bu anlayışla bizimle çalışmak isteyen herkese ülkemizin kapılarının açık olduğunu ifade etmek istiyorum.

Alman Ekonomi Bakanı'nın hiçbir mesnede dayanmayan, ülkemize yatırım yapan şirketleri ürkütmeyi amaçlayan sözlerini şiddetle kınıyorum.Bu siyasete yakışmaz. Alman şirketleri ile başlatılan herhangi bir soruşturma var mı diye sordum. Hiçbir Alman şirketiyle ilgili başlattığımız soruşturma yoktur.

  • Biz Türkiye'de faaliyet gösteren Alman firmalarını nasıl güvence altında çalıştırdıysak bundan sonra da onların güvencesi biziz. Türkiye'deki teröristleri Almanya'da saklayan hükümet önce bunun hesabını versin. Türkiye'den kaçan teröristler Almanya'da niçin saklanıyor? Onlara verilen destekleri nasıl izah edecekler? PKK'yı kendi caddelerinde Alman polisinin koruması altında müsaade eden Almanya bunu neyle izah edecek. Almanya kendine çeki düzen vermelidir. Bizi de bu tehditlerle ürkütemez bu böyle bilinmelidir. Kendi yargıları ne kadar bağımsızsa bizim yargımız onlardan daha da bağımsızdır.
Almanya'nın yaptırım tehdidi
  1. Biz bir çadır devleti değiliz. Esasen Alman kökenli şirketler en rahat çalıştığımız özel bir yere sahip. Böyle bir kara propogandayla ülkemizde 9 milyar dolara yatırım yapan Alman şirketlerine baskı kurulmaya çalışıldığı ortadadır. Alman şirketlerine de ülkemizin kapıları ve milletimizin gönlü sonuna kadar açıktır. Dünyada serbest pazar ekonomisi var. Bunlar demek ki serbest pazar ekonomosini öğrenemişler. Türkiye'nin yabancı şirketlerle ilgili kara liste çalışması olduğunu iddia edenleri ispata davet ediyorum. Herhangi bir mesnede dayanmadan böyle bir iddiayı dile getirmek hiçbir sorumlu siyasetçinin işi olamaz. Alman Dışişleri'nin ülkemizin seyahat için güvenli olmadığı uyarısını son derece yersiz ve kanıtsız olduğunu belirtmek isterim. Ülkeler dedikodularla yönetilemez.

Hamburg'ta adım atarken adım başı polis vardı. Ama biz Antalya'da bir G-20 zirvesi yaptık, muhteşemdi. Hala konuşuluyor. Demokrasiyi benimsemiş, oturtmuş bir ülkeye kimse bu tür kara lekeleri çalamaz. Yargımızı da gönderdikleri talimatlarla yönlendirmeye kimsenin güçleri yetmez. İlgilileri saygı göstermeye davet ediyorum. Avrupa ve Amerika'nın yanında Körfez, Orta Asya, Rusya, Uzakdoğu ve Güney Asya'dan ülkemizi tercih eden yatırımcıların sayısı her geçen gün artıyor. Körfez'deki dostlarımızın arasında başgösteren kriz bizi gerçekten üzmüştür. En başından beri samimi gayret gösteriyoruz. İhtilafların kalıcı ve kırıcı olmaması için sonuna kadar gayret göstermeye devam edeceğiz.

Siyasi sorunlar gelip geçicidir, ekonomik ilişkiler uzun vadeli ve kalıcıdır. Körfez ülkesindeki kardeşlerimizden yatırımlarını uzun vadeli olarak kullanmalarını bekliyoruz. Bölgedeki krizin tamamen ortadan kalkmasıyla inşallah bu konuşmalara bir daha gerek kalmayacağına inanıyorum.

"Şehir hastaneleri hayalim..."
  • Şehir hastaneleri benim özellikle Başbakan olduğum andan itibaren hayalim olan projeler dizisiydi. Önümüze pek çok engel çıktı, çıkartıldı. Şehir hastaneleri her ilde yapmayı planladığımız hastaneler zinciri değildir. Birinci derecede büyük şehirlerimizi hedef alan hastaneler zinciridir.

2013 yılında ilk 15 hastaneyle ilgili imzaları atmayı başardık. Şu anda 2017 yılındayız. Hala inşaasına başlayamadıklarımız var. Tüm gayretime rağmen böyle bir gecikmeden dolayı fevkalade müteessirim. Buradaki kayıp şahsımın değil ve ülkemin kaybıdır.

Bazı ülkeler hala sağlık reformu tartışmalarıyla meşgul olduğu bir dönemde biz reformu çoktan tamamladık. Sağlık konusu eğitim, emniyet ve adaletle birlikte öncelik verdiğimiz dört alandan biridir. Artık tıp fakültelerinin adedi ve sağlık bilimleri üniversitelerini de Türkiye'de yaygınlaştırmaya başladık. Yetişecek doktor, hemşire, diş hekimi, eczacı vs. aklınıza ne gelirse bütün bunlarla beraber artık fiziki mekanlarda da sıkıntıları minimize edeceğiz. Sağlık konusundaki gelişmelerin en büyük şahidi milletimizin ta kendisidir. Hijyenik koşulların olmadığı dönemlerden şimdi artık pırıl pırıl hastanelere geldik. Ben hastanelerde sabah erkenden anacağımın beni kaldırıp gönderip numara aldığımız günleri hatırlarım. Rontgen için gün aldığımız, numara aldığımız dönemler geride kaldı. Bu hastaneleri hizmete açtığımız yerlerdeki vatandaşlarımızın düşüncelerini, duygularını söze dökmek gerçekten zor. Buraların paralı olduğunu zanneden hala vatandaşlarımızın olduğunu biliyorum.

"Kendi güvenilirliğini yok edenlerle bizim işimiz yok"

Türkiye kimi zaman kendi bankalarını kimi zaman yurt dışındaki ülkelerin finans projelerini alarak sıkıntılarını aşmaya başarmıştır. Birinci Havalimanıyla alakalı uluslararası bankalar ve finans sektörü girmedi, çekildiler. Ve ben değerli bankalarımıza başta devlet bankaları olmak üzere kendilerine bu konuda tavsiyelerimi yaptım. 5 bankanın kurduğu konsorsiyumla süreç başladı, ondan sonra da uluslararası finans sektörü bizi de alır mısınız demeye başladı. Şu anda da onlara ihtiyaç kalmadan süratle iş yürüyor. Savunma sanayi gibi stratejik alanlarda yüksek teknolojiye dayalı her konuda bu işbirliği bizim için daha önemlidir. Teknoloji transferi bir yere kadar işimizi görür. Aslolan bunu araştırma, geliştirme, ürüne dönüştürmedir. Bunun için dostlarımızın desteğine, katkısına ihtiyacımız var.

  • Türkiye AB'ye almayanların şartları uygun olmayan nice ülkeyi buyur ettiklerini gördükten sonra artık bunların hiçbirine şaşırmıyorum. Kendi elleriyle kendi inanırlılığını yok edenlerle artık bizim işimiz yok. Genç yaştaki Necmettin Yılmaz öğretmenimizi şehit eden terör örgütlerine karşı güvenlik güçlerimiz 10 gün içerisinde hepsini buldu ve gereğini yaparak onları etkisiz hale getirdi. Türkiye artık bu. Hiçbir zaman şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak.

Geçtiğimiz yıl Avrupa'ya göre oldukça iyi dünyaya göre takdire şayan büyüme başarısını elde ettik. Bu yıl da yüzde 5'lik büyüme oranıyla pekçoklarını şaşırtan bir tablo ortaya koyduk. İnşallah ikinci çeyrek daha iyi olacak. Türkiye artık aydınlığa doğru yol almaya başlamıştır. İhracatta, üretimde, ekonominin her alanında güzel haberler gelmeye devam ediyor. Borsadaki sıçrama birçoklarını şaşırtmaya devam ediyor. Türkiye'ye yatırım yapan herkes kazanacaktır.


Anlaşmanın taraflar için hayırlı olmasını temenni ediyorum. Yatırımın ülkemizde bir numara sağlık yatırımı olarak dünyaya da örnek olacağına inanıyorum.


#Recep Tayyip Erdoğan
#İkitelli
#Şehir hastanesi