Dünya ortalamasının üzerinde ihracat yapan Türkiye, katma değerli üretime odaklanıyor. Türk girişimcisi, yerli üretim payı ve lojistik avantajı sayesinde yeni yüzyılda ihracatta çıtayı zirveye çıkarmayı hedefliyor.
Dünya ortalama-sının üzerinde bir performansa ihracat yapan Türkiye, katma değerli üretime odaklanıyor. Yeni dönemde önem kazanan mal ve hizmetlerin kalitesini artırma çabası, Albayrak Medya’nın düzenlediği “İhracatta Türkiye Yüzyılı Zirvesi”nde konuşuldu. Sektöründe ihracat lideri şirket ve kurumların yöneticilerini bir araya getiren zirvede, “geleceğin katma değerli ihracatta” olduğu vurgusu öne çıktı. Organizasyonda ayrıca, milli iktisat politikaları, kalkınmanın ve ticaretin uluslararası seyri ele alındı.
YENİ REKORLAR İÇİN YAPILACAKLAR TARTIŞILDI
İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen zirvede, pandemiyle birlikte üretim ve lojistik avantajını fırsata çeviren Türk ihracatçısının çıtayı daha yukarıya taşıması için neler yapması gerektiği etraflıca tartışıldı. Aynı zamanda son dönemde ihracatta artan yerli üretim payı ve bu konuda sağlanan başarı masaya yatırıldı. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanı Haluk Görgün, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, DEİK Başkanı Nail Olpak, TİM Başkanı Mustafa Gültepe, UND Başkanı Şerafettin Aras gibi isimlerin konuştuğu zirvede; Türkiye’nin milli bayrak taşıyıcısı THY ve Vestel gibi şirketlerin tepe isimleri, başarılarının sırlarını ve gelecek planlarını anlattılar.
DIŞ TİCARET AÇIĞI ERİYOR
Organizasyonun açılışında konuşan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, dış ticaret açığında yaşanan düşüşe dikkat çekti. Bir yandan ihracatı artırırken, diğer yandan ithalat noktasında gerekli tedbirleri aldıklarını ifade eden Bakan Bolat, son 9 ayda dış ticaret açığının 122 milyar dolardan 92 milyar dolara gerilediğini vurguladı. Aynı şekilde cari açığında son 9 ayda 60.1 milyar dolardan 31.8 milyar dolara gerilediğini belirten Bolat, “Bu şu demek. Daha az dövize ihtiyacımız gerçekleşti. Döviz yeterliliği daha fazla arttı. Kurun üzerindeki yukarı yönlü baskılar bu anlamda azalmış oldu. Bu durum enflasyon ile mücadeleye katkı yapmış oldu” dedi.
Ömer Bolat, Ticaret Bakanlığı olarak 2002-2023 döneminde ihracatçılara toplam 33 milyar lira destek ödemesi gerçekleştirdiklerini belirtti.
BAKANLIK BÜTÇESİNİN %60’I İHRACATÇILARA
Mal ve hizmet ihracatı için geçtiğimiz yıl sundukları 11,7 milyar liralık desteği, 2024’te 21,5 milyar liraya çıkardıklarını ifade eden Bolat, “Bakanlık bütçemizin yüzde 60'ını ihracatçılar için harcıyoruz” dedi. Uzak Ülkeler ve İslam Ülkeleri ile İhracatı Geliştirme stratejilerinin etkisini artırmak amacıyla, bu ülkelerde faaliyet gösteren ihracatçıların Marka, Turquality ve birim kira destek sürelerini yenilediklerini anlatan Bolat ayrıca, Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Desteği kapsamında şirketlerimiz tarafından alınan danışmanlık hizmeti giderlerini 5 yıl süresince yüzde 50 oranında ve toplamda 10 milyon liraya kadar destekleyeceğiz” açıklamasında bulundu.
TÜRK ÜRÜNLERİ ÖVGÜ TOPLUYOR
Türk malı imajında yaşanan değişime de dikkat çeken Ömer Bolat, şöyle konuştu: “30 yıl önce yabancılarla karşılaştığımızda Türk malına burun kıvırmalarla karşılaşıyorduk. Bugün dünyanın neresine gidersek gidelim, Türk ürünlerinin ve hizmetler sektörlerinin kalitesi konusunda övgü dolu sözler duyuyoruz.” Bolat, Türkiye'de bulunan 19 serbest ticaret bölgesinin, dış satıma yönelik üretim faaliyetleri ile yüksek teknolojili ürün ihracatına önemli katkılar sunduğuna değinerek, serbest bölgelerin sayısını artırmak için çalışmaların sürdüğünü söyledi.
Üretim ve istihdamın lokomotifi
Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli de zirvede konuşma yaptı. İhracatın ekonomi için bir lokomotif olduğunu dile getiren Canikli, “İhracat, üretimin ve istihdamın lokomotifidir. Gelir oluşturmanın itici gücüdür. Milli gelirimizin 2000'li yılların başındaki 240 milyar dolar seviyesinden bugün 1 trilyon doları aşan bir seviyeye ulaşmasında ihracatımızın 2000'li yılların başından 30 milyar dolar seviyesinden 255 milyar dolar seviyesini aşmasının çok önemli bir etkisi olmuştur” ifadelerini kullandı.
Hedefleri aşmak için bu zirveyi düzenledik
Albayrak Medya Satış Pazarlama Genel Müdürü Abdullah Hanönü, Albayrak Grubu’nun bugüne kadar Hakk'ın, halkın ve hakikatin yanında yer aldığını ve yer almaya da devam edeceğini söyledi. Hanönü, “Biz dünyanın merkezinin Türkiye olduğuna her zaman inandık. Bugün de dünyanın merkezi olan Türkiye'de bir ihracat zirvesi gerçekleştiriyoruz. İhracatımız her yıl rekor kırıyor. İhracat hedeflerini ve Türkiye'yi daha iyi anlayabilmek için bu zirveyi gerçekleştiriyoruz” dedi.
Togg önümüzdeki yıl dünya pazarında
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Girişimci ruhumuz sayesinde bütün dünya pazarlarına Türk mallarıyla giriyoruz” dedi. Geçen sene ihracatta çifte rekor yaşandığını belirten Hisarcıklıoğlu, 2019'da 6 milyar dolar olan yüksek teknolojili ürün ihracatının 2023'te 9 milyar doların üzerinde çıktığını söyledi. Türkiye’nin Togg’la elektrikli ve akıllı mobilitede teknoloji geliştiren ülkelerden biri haline geldiğini belirten TOBB Başkanı, “Seri üretimin birinci yılını tamamlarken yaklaşık 30 bin aracımızı halkımızla buluşturmanın gururunu yaşıyoruz. Bugüne kadar hiçbir elektrikli otomobil çıktığı bir yıl içerisinde 30 bin rakamına ulaşmadı. Önümüzdeki yıl Avrupa'ya ihracata da başlayacağız. Almanya'da Almanlara Türk arabası satmak da bizim için ikinci bir gurur olacak” şeklinde konuştu.
İlk 10 ülke arasına göz diktik
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe de TİM olarak ikinci yüzyıla Türkiye'yi ihracatta ilk 10 ülke arasına çıkarma vizyonu ve hedefiyle başladıklarını kaydetti. İhracatı tüm taraflarla koordineli, bütüncül bir yaklaşımla ve devlet aklıyla ele almak gerektiğinin altını çizen Gültepe, "Öncelikle yetişmiş insan kaynağımızı bu ülkede tutmanın yollarına beraberce bakmalıyız. Hatta ülkemize beyin göçünü cazip hale getirecek hamleleri yapmalıyız. Katma değerli üretimi artırmak için bu adımları atmak zorundayız” dedi. Dost ve müttefik ülkelerin çeşitli ticari engelleriyle karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Gültepe, “Bulgar tarafında işler ağır işlediği için 'hızlı servis' avantajımızı yeterince kullanamıyoruz. Önümüzdeki yıllarda TIR'larımız Yeşil Mutabakat nedeniyle belki Kapıkule'den öteye daha da zorlanarak geçecek. Bütün bunları bugünden hesaplamak ve tüm paydaşlarla ortak politikalar geliştirmek durumundayız” ifadelerini kullandı.
Yüksek teknolojiyle markalaşmalıyız
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ise Türkiye'nin yaptığı atılımlarla yeni yüzyıla birçok alanda damgasını vuracağını ve bu alanlardan birinin de ihracat olduğu söyledi. Küresel ticaretteki payın yüzde 1'e çıktığını anımsatan Olpak, Türkiye'nin bugün dünyanın üretim merkezi olduğuna dikkati çekerek, altyapı, ulaştırma ve lojistik yatırımları ile geleceğe avantajlı baktığını anlattı. Türkiye'nin ciddi bir üretim kapasitesi ve esnek bir ihracatı olduğu belirten Olpak, “İhracatımızdaki yüksek teknolojili ve katma değerli üretim payının istediğimiz seviyede olmadığını görüyoruz. Bunu, hem yüksek teknolojili üretimi artırarak, hem de onları dünya markası haline getirerek yapmalıyız” diye konuştu.