Bakan Ağbal, Anayasa değişikliğiyle ilgili, "Anayasa değişikliği ülkemize katkı verecek. İnşallah 16 Nisan'a yaklaştıkça vatandaşımızın tevecühünü görüyoruz. Vatandaş olumlu değişikliklere hep "evet" dedi. Bundan önceki referandumlarda da vatandaş kabul etti. 16 Nisan'da da değişimi sağlayacak bir Anayasa değişikliği yapıyoruz. Ülkemizin istikrarı için önemli olduğunu gördüğümüz bu değişime evet diyoruz. Akşam 8-9 gibi sonuçlar belli olacak 16 Nisan'da. Piyasalar dahil herkes evet'in çoğunlukta olacağına dair bir görüşe sahip. Piyasalar da evet çıkacağına inandı. Yapılacak değişiklik demokrasiyi güçlendiren, değişimin önünü açan bir Anayasa değişikliği. Piyasa her zaman bir ülkede güçlü siyasi ve ekonomik istikrar arar. Yatırımcılar en önce o ülkede öngörülebilirlik var mı, güçlü bir siyasi irade var mı, reform yapabilecek güçlü bir sisteme sahip mi diye bakar" dedi.
Bakan Ağbal, yeni dönemde yeni teşviklerin olacağını söylerken, "16 Nisan'a giderken piyasa sadece sonucu tahmin etmiyor. Kısa vadede referandum sonucunun evet çıkması demek piyasada ekonomik parametrelerin istikrar kazanması, reformların çıkacağı bir dönemin başlangıcı. Kurdaki gelişmeler, faiz oranları, ekonomik büyüme, yatırım harcamaları ve sermaye bakımından olumlu etkiler görülecek kısa vadede. Başka bir seçeneğin olumlu bir hikaye üretme niteliği yok. 17 Nisan gününden itibaren ekonomi siyasetin birinci gündemi olacak. Biz 1,5 yıldır reform şeklinde düzenlemeler yaptık. Biz de yapısal reformlar yapılacağını söylüyoruz. Üretim reform paketimiz var. Reform niteliğinde düzenlemeler ihtiva eden bir yasa tasarısı var. 16 Nisan'da evet çıktıktan sonra yasama organında düzenlemeler arka arkaya yapılacak. Uluslararası ekonomik ilişkileri düzenleyen konular var. AB Gümrük Birliği düzenlemesi var. 17 Nisan'dan itibaren bu çalışmalara hız vereceğiz. Ekonominin canlanmasıyla ilgili çok sayıda karar aldık. 2017- 2018'e ilişkin ilave teşvikler var. 17 Nisan'dan itibaren Türkiye gündeminin birinci sırasına ekonomi oturacak. Yeni destek ve teşvikler olacak. Son derece olumlu gelişmeleri görüyoruz. 2016 Ağustos'tan beri çok kararlar aldık. Birileri diyor ki, "Biz bunu beklemiyorduk" diyor. Türkiye ekonomisi sağlamlığını gösterdi. Çok isabetli kararlar aldık. Yatırımın önünü açacak kararlar aldık. Onların ekonominin son çeyreğinde bir karşılığı olması gerekiyordu, onu da gördük. Biz gelişmeleri takip edeceğiz. 2017'de büyüme oranının daha çok olması için ilave destekler ne olacak ona bakacağız" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "20 yaşındaki milletvekilleri emekli olacak" ve "Muhtarların görevine son verilecek" açıklamalarına Bakan Ağbal, "Bir siyasal parti liderinin, SGK'da genel müdür olmuş bir kişi. Emeklilik sisteminde emeklilik haklarını belirleyen parametreler var. 20 yaşında milletvekili olan kişi ne yaparsa yapsın, yaş durumuna göre, emeklilşk yaşı var biliyorsunuz. Sosyal güvenlik mevzuatında da kişinin emekliye ayrılacağı tarihte tüm ödemeleri dikkate alınıyor. Hangi statüde nereden prim ödemiş ona bakılıyor. 20 yaşında milletvekili olmuş kişi emekli olamaz. Bir dönem orada vekillik yaptı, 25 yaşında emekli oldu. Bu açıklamaya hayret etmemek mümkün değil. Cumhurbaşkanlığı sistemi değişiklikler getirecek. Herhangi bir konuda bir yasal düzenleme varsa bu hususta kararname çıkarıp değiştirilmesi mümkün değil. Asgari ücret yasal düzenlemeyle belirlenmiştir. Komisyon mutabakata varıyor. Yeni sistemde Cumhurbaşkanı'nın asgari ücreti kararnameyle belirlemesi söz konusu değil. Muhtarlar için de komik. Muhtarların nasıl seçileceği kanunlarda açık ve net şekilde düzenlendi. Bir Cumhurbaşkanı'nın "Ben şunları görevden aldım" demesi mümkün değil. Bunlar aklın sınırlarını zorlayan açıklamalar. Açık bir şekilde Kılıçdaroğlu'nun, CHP milletvekillerinin kamuoyu önünde yeni Anayasa değişikliğine aykırı açıklamalar yaptığını görüyoruz. Siyasette ahlak önemli değil mi? Neden vatandaşa yalan söylüyorsunuz? Yeter. Cumhurbaşkanlığı sistemi üzerinde yalan propaganda yapıyorlar. Vatandaş da inanmıyor. Herkesi siyasi ahlaka davet ediyorum" şeklinde yanıt verdi.
2017 Eylül ayına kadar geçici vergi indirimlerinin süreceğini söyleyen Bakan Ağbal, "2016'da olağanüstü bir dönem geçirdik. 15 Temmuz alçak darbe girişimi 2016'da oldu. Ciddi bir terör tehditiyle karşı karşıya geldik. Turizm sektöründe ciddi sıkıntılar yaşadık. ABD seçimleri sonrası piyasalardaki dalgalanmalar bizi de etkiledi. Maliye politikasının olumsuz gelişmelerdeki ülkeye destek vermesi gerekiyor. Ülke olarak mali disiplinde iyi durumdayız. Yüzde 1 bütçe açığıyla karşı karşıyayız. Maliye politikası 2 yönden destek versin diyoruz. Özel sektörü yatırım kanalından da desteklemek istedik. Bütçe açığı hedefine göre bir mali durumumuz var mı? Türkiye'nin bir mali alanı vardır. Maliye politikasıyla ilgili açılımlar olumlu takip ediliyor. Vergi indirimleri yaptık. Sektörel vergi indirimleri yaptık. 2009'da olduğu gibi kritik sektörleri canlandırmak istedik. Bu alanların özelliği seçici ve geçici olması. 2017 Eylül ayına kadar geçici vergi indirimlerini yapacağız. Yatırım kanalında da vergi indirimlerine gittik. Bunlar kalıcı vergi teşvikleri. Burada hem yatırım tarafında, son çeyrekte ciddi bir toparlanma gördük ve özel tüketim harcamaları arttı. Maliye politikasındaki disiplinle ekonomiye destek verme arasındaki dengeye sonuna kadar dikkat ediyoruz. Geçici vergi indirimleri yapacağız ama bütçe dengesini değiştirmeyeceğiz. Koruyacağız. 2017 yılı bütçe gerçekleşmelerinde ilk 2 ayda 4.5 milyar liralık bütçe fazlamız var. Bazı analistler harcama tarafında yüksek oranlı artışlar olduğunu ifade ederek "Acaba bütçede bozulma mı var?" diyorlar. Ama bütçe kontrollü bir şekilde devam ediyor. Şubat ayında 3.3 milyar lira prim alacağını Ekim'e erteledik. Ertelediğimiz prim alacağını üzerine koyduğumuzda 7.9 milyar lira bütçe fazlam oluyor. Ben aslında Şubat bakımından geçen seneden daha iyi bir bütçe performasına sahibiz. Geçen sene bütçe açığımız 27 milyar liraydı. Mart ayında da benzeri bir trend olacak. İlk aylardaki prim ertelemelerin, tedbirlerin yanıması çıkacak karşımıza. İkinci yarıdan itibaren tahsilleri yaptıkça bütçe dengesindeki negatif yönlü değişim aşağı doğru gelecek. Maliye politikasını ekonomiyi desteklemek amacıyla araç olacak kullanacağız. Önemli olan ekonomiyi büyütmek" diye konuştu.
70 milyar liranın yeniden yapılandırılacağına değinen Ağbal, "İşletmelerin yeniden yapılandırma ödemelerinde esneklik sağlamak gerekiyordu. Mayıs sonuna erteledik. 3 ayda ödenmesi gereken primleri son aylara erteledik. 2016'da yaptığımız yeniden yapılandırmanın dönemi Haziran sonuna kadardı. Vatandaş, o dönemde ödemede zorlanmış. Bu dönemdeki oluşan vadesi geçmiş borçların yeniden yapılandırmaya dahil edilmesinde yarar var dedik. Biz diyoruz ki, bekleme ortamında 2016 Haziran'ı 2017 Mart'ına çekelim dedik. Sosyal güvenlik prim ödemelerinde erteleme yaptık. Aralık sonuna getirelim dedik. Vergi tarafında 47 milyar lira oluşan bir alacak var. 7.2 milyon vatandaşı da ilgilendiriyor. MTV de var, trafik para cezaları da var burada. Yeniden yapılandırmadaki tüm alacakları da yeniden dahil edelim dedik. 70 milyar liralık bir vergi ve prim alacağını yapılandırmaya dahil edeceğiz. 16 Nisan'dan sonra hızlı şekilde yasa tasarısını göndereceğiz. Mayıs ayı içinde başvuruları alırız ve ödemeler de başlar. 36 aya kadar taksitlendirme imkanı olacak. Peşin ödemek isteyenlere indirim olacak. Vatandaşlar seçeneklerden hangisini istiyorsa onu seçecek. 2016'ta müracaat etmeyenlere de şans veriyoruz. Vergi ve prim borçlarını ödeyemeyenlere imkan sağlıyoruz. Matrah artırımı, vergi incelemelerine bağlı ihtilafların giderilmesi olmayacak. Sadece borçların yeniden yapılandırılması olacak. Burada hiçbirşeyi affetmiyoruz. Vergi alacağını almama gibi bir düzenleme yok. Mevcut olan borçları taksitle ödeme imkanı getiriyoruz. Bile bile yanlış açıklamalar bu konuda da yapılıyor. Ben burada bir meseleye bakarken, meselelere günübirlik bakmamalıyız. Yeniden yapılandırmada vergisini düzenli ödeyene imkan sağlamıyorsunuz diyorlardı. Biz de vergisini düzenli ödeyenlere yüzde 5 indirim yaptık. Yeniden yapılandırmayı zaman zaman yapıyoruz. Bazıları kötü niyetli haberler yapıyor. Zaman zaman ekonomide, işler iyi gitmeyebiliyor. İşletmeler vergi borçlarını ödemekte sıkıntı çekebiliyor. Biz ekonominin kendi durumuna uygun olarak gerekli kolaylıkları göstermezsek sistem tıkanıyor. Nasıl vergisini düzenli ödeyene yüzde 5 indirim yapıyorsak, mükellef sektörel problem nedeniyle borcunu ödemekte zorluk çekmişse yüksek oranlı gecikme zammı mı istemeliyiz yoksa zor günde yanında mı olmalıyız? Bir mükellef iyi olduğu günlerde borçlarını düzenli ödüyorsa ama bir gün geldi zor duruma düşmüşse verginin aslından vazgeçmeden faizlerde kolaylaştırıcı olmakta ne mahsuru var? Bu vatandaşın güvenini artırır. Gitsinler ABD'ye baksınlar. Vatandaş devletle biraraya geliyor, mükellefi ayakta tutacak çareler üretiliyor" dedi.
Bakan Ağbal şunları söyledi: Ekonomide herşeyin başı moral ve motivasyon. Piyasa, "Hükümet bizim yanımızda" diyor. Zaman zaman haksız değerlendirmelerle karşılaşıyoruz. Bütün yaptığımız düzenlemeler 2016 Ağustos'ta başlayan düzenlemeler. İşletmelere sağladığımız kredi imkanı inanılmaz sonuçlar oluşturmaya başladı. 2017 için karamsarlık vardı ama bütün beklentiler olumluya döndü. Özel sektöre bakınca, bankalarla ilgili tedirginlikler vardı. Bugün işletmeler kredi garanti fonuyla birlikte sistemin çözüldüğünü söylüyor. Bankaların da buna destek verdiğini görüyoruz. Herkeste kredi garanti fonu memnuniyet doğurdu. KOSGEB kredileri de öyle. Kredi limiti 114 milyar lirayı aştı. Bunun ekonomi üzerinde olumlu etkileri olacak. Kredi kullandırılan 186 bin işletme var. 56 bin işletme de parayı alacak. 241 bin işletme KOSGEB kredisine erişmiş. KOSGEB üzerinden 5 mşilyar, kredi garanti fonundan 118 milyar lira. Prim ertelemeden dolayı almadığımız miktar 14 milyar lira. Yeniden yapılandırma taksitlerinin ertelenmesinden de 10 milyar lira. Çok güçlü bir nakit akışı sağlandı. Veriler olumlu. Ekonomik güven endeksi Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 5 arttı.
Bakan Ağbal şunları da ekledi: İhracat sevindiriyor. İnşallah büyümeye de katkı verecek. 7 milyon insana istihdam sağladık. Hükümet olarak süratle önemli bir kampanya yaptık. Milli İstihdam Seferberliği programı var. Maliye politikası devreye sokuldu. İlk defa yeni işe alınacak ilave istihdam olacak. İşsizlik oranlarındaki yukarı doğru çıkan ivme düzenlemelerle değişecek. İşsizlik oranları aşağı inecek. Ciddi bir hedef koyduk. İş alemi de seferberliği sahiplendi. İstihdam bizim için önemli. Enflasyon geçen sene Kasım'da yüzde 7'ydi. Şimdi 11'e çıktı. Yukarı yönlü gelişme oldu. İster istemez fiyatlamalara kur etkisi geldi.