Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 2019’u yumuşak iniş ve pozitif bir büyüme ile geride bıraktıklarını belirterek, “2020 ince ayar yılı, değişim dönüşümün sektör bazlı yakından takip edildiği bir dönem olacak” dedi.
Ekonomi basını yöneticileriyle 2019 Değerlendirme Toplantısı İstanbul’da bir araya gelen Albayrak önce kısa bir sunumla 2019’u değerlendirdi, ardından da soruları cevaplandırdı. Asgari ücret üzerindeki vergi yükü, enflasyonu tetikleyen tedarik zincirindeki fahiş karlar, elektrik ve doğalgaz fiyatları, işsizlik, tasarruf hedefleri, finansman maliyetlerinin yüksekliği, kredi kefalet sisteminde yaşanan sıkıntılar, doğalgaz ve petrol arama çalışmaları, dolar mevduatlarındaki çözülme ve derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’ye ilişkin tavrı bakan Albayrak’a soru yöneltilen konular oldu.
Albayrak, “Gayrisafi yurt içi hasıla artışı açısından baktığımızda 2019'u tarihe geçecek bir yumuşak inişle, inşallah pozitif bir büyüme ile geride bırakacağız. 2019 enflasyonun dizginlenmesi açısından kritik bir yıldı. Benzer iç ve dış kriz, şok, saldırı atak... Ne dersek diyelim. Türkiye, 2001 ve 2009'a kıyasla hakikaten çok başarılı bir şekilde bertaraf etmiş oldu. 2020 tek haneli enflasyonu gördüğümüz yıl olacak. 2019’da TL varlıklara güvenenlerin kazandığı bir süreci geride bıraktık. Bütçe disiplini en önemli çıpa olmaya devam edecek.
- Dış politik risklerden minimum etkilenecek bir finansal mimari kurduklarını anlatan Albayrak, “2020 tek haneli enflasyonu gördüğümüz yıl olacak. Son 1,5 yılda sessiz ve derin devrim niteliğinde pek çok yapısal reforma imza attık” değerlendirmesinde bulundu. 2019’u pozitif bir büyümeyle geride bırakacaklarını belirten Albayrak, şöyle devam etti: “Çılgın büyüme çılgın küçülme değil, dengeli disiplinli reel büyüme dediğimiz bir stratejiye evriliyoruz. (İVME Finansman Paketi) Şu an itibarıyla tahsisler 50 milyar lirayı, kullanımlar da 30 milyar lirayı buldu.”
Kur saldırısının yaşandığı Ağustos 2018’den bu yana TL varlıklarının küresel piyasalardan ayrıştığını ve yatırımcıya kazandırdığını belirten Albayrak, “Gerek Ağustos 2018'den bu yana, gerek 2019'un tamamında, kim hangi yatırım aracında pozisyonu alarak ne kazandı diye bakıldığında, TL varlıkların ayrıştığını ve kazandırdığını görüyoruz. Kur atağının yaşandığı Ağustos 2018'den bugüne 5 yıllık CDS'lerimizde yaklaşık 337 baz puan iyileşme sağlandı, 2 yıllık devlet tahvil faizinde 1800 puan düşüş görüldü” diye konuştu.
- Sunumunun ardından soruları cevaplandıran Albayrak, bu yıla ilişkin değerlendirmelerde bulunurken maliye politikalarının geleceğiyle ilgili önemli ipuçları verdi. Albayrak, şu değerlendirmede bulundu: “2020 ince ayar yılı, değişim dönüşümün sektör bazlı yakından takip edildiği bir dönem olacak. Ekonominin değişim ve dönüşümünü destekleyecek tüm ve benzeri kredi paketlerinin tamamı, 2020'de şartları, vadesi, faizleri iyileşmeler oldukça daha da iyileşerek devam edecek.”
Bankacılık sektörünün misyonuna dikkat çeken Albayrak, kamu bankalarının geçen yıl büyümeye öncülük ederken kar da elde ettiklerini söyledi. Albayrak, kamu bankalarının 2019’u karla kapatacaklarına işaret etti. Albayrak, “Yılsonu bilançoları açıklanacak. 3 kamu bankamız da gayet güzel karlılıklarını da açıklayacaklar” dedi.
Özel bankaların faiz düşürmede ayak diretmesi konusunda iş dünyasının şikayet aldıklarını anlatan Albayrak, “Özel bankalar başarılı bir yılı geride bırakmadı. Tek haneli faizden kredi vermek için müşterileri arayan özel bankalar var. BDDK takipteki krediler konusunda kararlı. 2020 yılı itibarıyla artık özel bankalar koordineli, senkronize bir şekilde bu sistemin bir parçası olmalı, onlar da değişmeli. Ben şunu diyorum; Artık plaza bankacılığı mı piyasa bankacılığı mı? Yani sahaya mı ineceğiz yoksa yüksek katlı binalardan gökyüzünü mü süzeceğiz?” diye sordu. Türkiye'nin bu bazı doğru şekilde destekleyecek, likidite kanallarını doğru bir şekilde yönlendirecek şekilde büyümesi gerektiğini vurgulayan Albayrak, herkesin değişimin bir parçası olması gerektiğini söyledi.
Tüm destekleri sürdüreceğiz
İVME finansman paketinin ulaştığı büyüklük hakkında bilgi veren Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, kaynakları Türkiye'nin reel ekonomik dönüşümünde doğru kanallara aktarmak istediklerini kaydetti. Albayrak, “Yaklaşık 35-40 milyar liraya yakın hedef koymuştuk biliyorsunuz 6 aylık süreçte. Şu an itibarıyla tahsisler 50 milyar lirayı, kullanımlar da 30 milyar lirayı buldu. Bu şu demek; 2019 itibarıyla bu rakam başarılı. Ekonominin değişim ve dönüşümünü destekleyecek tüm ve benzeri kredi paketlerinin tamamı 2020'de şartları, vadesi, faizleri iyileşmeler oldukça daha da iyileşerek devam edecek” dedi.
Albayrak, vergi indirimlerinde ekonomiye, üretime, istihdama ihracata ve toplam katkı temelinde sektörleri değerlendirdiklerini ve bunları doğru şekilde inceleyerek ele aldıklarını kaydetti. Albayrak, bu noktada her hafta sektörel toplantılar düzenlediklerini ve alt sektörlere ulaşarak durumu daha yakından incelediklerini bildirdi.
İlk üçte kamu bankaları olur
* Türkiye'nin kuru 'şu veya bu demek' bence doğru değil. Ben hep şunu ifade etmeye çalışıyorum; Türk Lirası rekabetçi bir kur olmalı” dedi.
* Yakında tarım ve hayvancılık özelinde değişim yaratacak yeni kararlar alınacak. Enflasyonun gıda tarafındaki riskleri kalıcı şekilde ıslah edeceğiz, göreceksiniz bu süreç nasıl çözülecek.
* 2020’de banka sıralamasında büyüklükte ilk 3’te kamu bankası olursa şaşırmayın, Ziraat, Halk, Vakıf diğer bankaların da hareketlenmesi lazım.
- İstihdam için iki yeni çalışma geliyor
- Ekonomik güvenlik konusunda ciddi anlamda kafa yorduklarını ve çalışmalar yaptıklarını aktaran Albayrak, şunları kaydetti: “Dengelenme sürecinin kazanımlarını en net göreceğimiz alan istihdam noktası. İstihdam bu manada 2020 yılı itibarıyla bu iyileşmenin çok daha güçlü bir şekilde görüleceği bir yıl olacak. Bu konuyla ilgili detaya girmeyeyim ama istihdam özelinde de bazı ekstra çalışmalarımız var. İstihdamla ilgili belirlediğimiz 2 tane stratejik çalışma var. Bunu gelecek aylarda ortaya koyacağız.”
- Bütün iyileşmeleri halka yansıtıyoruz
- Berat Albayrak, asgari ücret desteği konusunun her dönem konuşulan bir konu olduğuna değinen Albayrak, "Asgari ücretteki vergiler, destekler ve bu çerçevede iyileşme... Bu iktidar döneminde 2001-2002 yılında asgari ücret yaklaşık 120 dolardı bugün 400 dolar. Alım gücü dolar bazında bile o günden bugüne artmış. Daha iyi bir noktaya gelmiş fakat yeterli değil. Bu ülkede asgari ücret özelinde alt gelir grubu özelinde bu iyileşmenin çok daha ileriye taşınması lazım" değerlendirmesinde bulundu.
- Kanal İstanbul’da finansman sıkıntı olmaz
- Albayrak, Kanal İstanbul ile ilgili ise, "Kanal İstanbul’un ekonomik tarafı gündem işgal etmesi gereken bir husus değil. Hayatını 'olmazlar' üzerine konumlandıran bir siyasetle muhatap olduğunuz zaman, ben meseleye pozitif yaklaşım gösterme tarafında olduğum için hiçbir zaman bu polemiklerin içerisinde olmadım. Kanal İstanbul’un sadece stratejik olarak değil, ekonomik olarak da çok önemli bir proje olduğunu düşünüyorum. Kanal İstanbul’un finanse edilebilirliği noktasında bir sıkıntı görmüyorum, makul ve yapılabilir bir proje" dedi.