Av baskısı nedeniyle Ege Denizi'nde artık ender görülen trança, sinarit ve mercan gibi balık türlerini çiftlik ortamında yetiştirmeyi başaran girişimci, bu türlerle 2 milyon avroluk ihracat yaptı.
ABD'de su ürünleri konusunda aldığı yüksek lisans eğitimi sonrası Türkiye'ye dönen ve balık çiftlikleri için yavru levrek ve çipura yetiştirmek üzere girişimde bulunan Haluk Tuncer, Ege'de bu türler dışında lezzetiyle bilinen diğer balık türlerinin çiftlik ortamında yetiştirilmesi için de bilimsel bir çalışma yürütmeye karar verdi.
TÜRLERİN DEVAMLILIĞI AÇISINDAN ÖNEMLİ
Tuncer yaptığı açıklamada, yetiştirdikleri türlerin nesillerinin aşırı avcılık nedeniyle tehlike altında bulunduğunu, dolayısıyla yaptıkları işin ekonomik faydalarının yanı sıra türlerin devamlılığı açısından da önemli olduğunu söyledi.
Yetiştirilmeleri daha fazla özen isteyen bu türlerde yıllık üretimin 400 tona ulaştığını bildiren Tuncer, "denizlerin kraliçesi" olarak tanımlanan trançayı çiftlik ortamında 6 yıl beslediklerini, yaklaşık 6 kilogram ağırlığa ulaştığında pazara sunduklarını, sinaritin ise 3 yıllık bir yetiştirme sonrası hasatının yapıldığını anlattı.
TRANÇANIN PAZARI AVRUPA
Bu balıkların genellikle İtalya, Yunanistan, Rusya ve İsviçre'de tüketildiğini, kendilerinin de 10 ülkeye ihracat yaptıklarını söyleyen Tuncer, şunları kaydetti:
Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği verilerine göre Türkiye, geçen yıl 275 milyon dolarlık levrek, 215 milyon dolarlık çipura, 87 milyon dolarlık alabalık ve 45 milyon dolarlık orkinos ihracatı yaptı.