Körfez ülkelerinin Rusya dilemması

00:0015/03/2022, Salı
G: 14/03/2022, Pazartesi
Yeni Şafak
 İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM
İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM

BAE, ABD ile ilişkisini eski parlak günlerine getirme isteğini kaybetmemişken, Suudi Arabistan cephesinde adım atması gereken taraf Beyaz Saray gibi görünüyor. Nitekim Biden’ın, Riyad’ı ziyaret etmeyi planladığı da konuşuluyor. Yine de iki ülke de Rusya’ya karşı Batı’nın yaptırımlarına katılacak gibi görünmüyor.

Havvanur Fadila / Gazeteci / Dubai

ABD, Ukrayna’nın işgali sonrası Rusya karşıtı bir blok oluşturmaya çalışırken, Körfez’deki müttefikleri Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri tepkisizlikleri ile dikkat çekiyor. ABD her petrol fiyat artışında olduğu gibi, savaş sebebiyle artan fiyatlar karşısında yine fiyatları dengelemek için ilk seçenek olarak Suudi Arabistan ve BAE’ye üretimi arttırmaları isteğiyle başvurdu. Buna karşılık, her ne kadar güvenliklerini Batı’ya borçlu olsalar ve revizyonist olmadıkları için ontolojik olarak da Batı’nın uluslararası sistemi ile çakışmasalar da, bu iki petrol ülkesi, özellikle Suudi Arabistan, bazı sebeplerden ötürü Amerika’dan gelen talepleri göz ardı ediyor. Öte yandan Suudi Arabistan böyle bir beklenti olmamasına ve Rusya ile paylaştığı OPEC+ üyeliği hariç bu rolü üstlenecek bir bağı da olmamasına rağmen savaşan iki ülke arasında arabulucuk yapma isteğiyle öne çıktı. Suudiler bu rolü bugüne kadar Lübnan, Filistin, Arap-İsrail savaşları gibi bölgesel çatışmalarda üstlenmişti.

BIDEN SUUDİLERİ NEDEN İKNA EDEMEDİ?

Peki Suudileri bugüne kadar yerine getirmekten rahatsız olmadığı Batı’nın müttefiki olma rolünden şu sıralar alıkoyan ne? Sebeplerden en büyüğü şüphesiz Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a karşı Amerikan mahkemelerinde Kaşıkçı cinayeti ile eski üst düzey bir Suudi istihbarat görevlisi olan Saad Al Jabri’ye karşı suikast planı ve işkence suçlamalarıyla dava açılması ve prensin bütün taleplerine rağmen bu davaların düşürülmemesi… Ancak Veliaht Prensi rahatsız eden tek konu bu değil. Trump ABD başkanıyken doğrudan kendisiyle iletişimi olan Veliaht Prens, başkanlığın Biden’a geçmesi ile Amerikan başkanının dengi olmadığı gerekçesiyle bu ayrıcalığını kaybederek Beyaz Saray tarafından bir süredir muhatap alınmıyordu. Biden, fiilî olarak ülkeyi yöneten Veliaht Prens yerine 86 yaşındaki Kral Selman ile görüşmek konusunda ısrar etmekteydi.

RİYAD, BEYAZ SARAY’IN TELEFONLARINA ÇIKMIYOR

2021’in Aralık ayında Suudi Arabistan’ın Husilerden gelen tehditlere karşı kullandığı “Patriot Savunma Füzeleri”nin bitmek üzere olduğu ve müttefiklerden ivedilikle tedarik isteğinde bulunduğu medyaya yansımıştı. Bu birkaç yönden düşündürücü… ABD hâlâ Yemen savaşının İngiltere ile birlikte baş tedarikçisi olmaya devam ediyor ama ara ara Kongre’ye Suudilere silah satışının yasaklanması ile ilgili talepler geliyor. Bir yandan da Biden yönetimi Suudilere arkasını kollamadığında İran’a yem olacaklarını, İran destekli Husiler tarafından petrol tesislerine yapılan saldırılara karşı zaman zaman savunmasız bırakarak göstermek istiyor. Geçtiğimiz günlerde duraklamış olsa da, İran’la yürütülen nükleer antlaşma görüşmeleri de Basra Körfezi’nin diğer tarafını çok rahatsız eden konuların başında geliyor. Bütün bunlara bakarak Demokrat Parti liderliğinde, Riyad’ın Beyaz Saray ile ilişkisinin zorlu bir dönemden geçtiğini, ancak son gelişmeler sayesinde yüz vermeme sırasının Suudilerde olduğunu söylemek mümkün… Riyad bunu Wall Street Journal’ın haberine göre Beyaz Saray’dan gelen telefona cevap vermeyerek yapıyor… Tabii ABD’nin petrol üretimini arttırması için başvurduğu tek seçenek Suudi Arabistan değil. Amerikalılar uzun zamandır yaptırımlarla rejim değişikliği yapmaya çalıştığı Venezuela ile petrol ticareti konusunda masaya oturmak için pürüzleri ortadan kaldırırken, artış konusunda beklediği haber gecikmeli de olsa BAE’den geldi.

BAE-ABD İLİŞKİSİ STRES TESTİNDEN GEÇİYOR

OPEC’te bir diğer önemli aktör olan BAE’nin de son dönemde ABD’nin isteklerini tümüyle yerine getirmede çekinceleri var. Beyaz Saray’ın Ortadoğu ve K.Afrika koordinatörü Brett Mcgurk Şubat ayında Abu Dabi’ye gelmiş ancak Veliaht Prens Muhammed bin Zayed ile görüşemeden dönmüştü. Hem Riyad, hem Abu Dabi Beyaz Saray’dan gelen son görüşme taleplerine cevap vermezken savaş başladıktan sonra Kremlin ile telefon görüşmesi gerçekleştirdiler. Yine de BAE’nin tutumunun Suudi Arabistan’la aynı düzeyde olmadığını belirtmek gerekir çünkü BAE hem petrol üretimini arttıracağını hem de Biden ile görüşmeyi tekrar ayarlayacaklarını bildirdi. Yine de BAE, BM Genel Kurulu ve geçici üye olduğu Güvenlik Konseyi’nde gerçekleştirilen Rusya’yı kınama oylamalarında çekimser oy kullandı. Uzun zamandır lobi faaliyetleri ile Yemen’de ayrılıkçı hareket yürüten Husileri terör örgütü olarak tescil ettirmeye çalışan BAE’nin, BM’deki çekimser oyları karşılığında arka planda Rusya’dan Husiler konusunda destek aldığı şeklindeki söylentiler basına yansıdı. Her ne kadar üç gün sonra yapılan BMGK oylamasında, İran’la ilişkilerine rağmen Rusya’nın da oyuyla Husilere karşı silah ambargosu kararı alınsa da, iki taraf da böyle bir anlaşma yaptıklarını reddediyor.

BAE’nin Washington Büyükelçisi Yusuf El Uteybe son röportajında BAE-ABD ilişkisinin şu sıralar stres testinden geçtiğini söyledi. Bu sözlerin Trump döneminde Washington’daki en etkin büyükelçilerden biri olan El Uteybe’den gelmesi dikkat çekici… Kendisinin de etkin lobisiyle Trump görev süresi dolmadan hemen önce Husileri yabancı terör örgütleri listesine almış ancak Biden yeminini ettikten kısa süre sonra bir ay bile yürürlükte kalmayan bu kararı geriye çevirmişti. Ocak ayında BAE Husilerin üç defa sınırötesi saldırısına uğramasına rağmen ABD Husileri “tekrar” terör örgütleri listesine eklemedi.

BAE, ABD ile ilişkisini eski parlak günlerine getirme isteğini kaybetmemişken, Suudi Arabistan cephesinde adım atması gereken taraf Beyaz Saray gibi görünüyor. Nitekim Biden’in Riyad’ı ziyaret etmeyi planladığı da konuşuluyor. Yine de iki ülke de Rusya’ya karşı Batı’nın yaptırımlarına katılacak gibi görünmüyor.

Rusya’dan kaçan paranın bir kısmı Dubai’ye gelmeye de başlamışken…

#BAE
#ABD
#Biden
#Riyad
#Suudi Arabistan
#Rusya
#Ukrayna
#Wall Street Journal
#OPEC