Sri Lanka’da 359 kişinin öldüğü terör saldırılarının ardından devlet krizi baş gösterdi. Devlet Başkanı Sirisena, Hindistan’dan gelen istihbaratı kendisiyle paylaşmayan savunma bakanı ve polis şefini görevden aldı. Bir süre önce Hindistan istihbaratının Sirisena’ya suikast hazırlığında olduğu iddia edilmişti.
Sri Lanka Devlet Başkanı Maithripa Sirisena, ülkede 359 kişinin ölmesine ve yüzlerce kişinin yaralanmasına sebep olan saldırılarda ihmalleri olduğu gerekçesiyle Savunma Bakanı Hemasiri Fernando ve Emniyet Genel Müdürü Pujith Jayasundara’yı istifalarını isteyerek görevden aldı. İki ismin yerine atacak kişilere ilişkin bilgi paylaşılmadı. Önceki gün yaptığı açıklamada Sirisena, Paskalya gününde kiliseleri ve otelleri hedef alan saldırılarla ilgili istihbaratların kendisiyle paylaşılmadığını belirterek, bundan sorumlu kişilere karşı sert bir şekilde karşılık verileceğini açıklamıştı. Sri Lanka Devlet Başkanı’nın istihbarattan haberinin olmadığını belirtmesi, “güvenlik bürokrasisi içinde saldırıların yapılmasına göz mü yumuldu” sorusuna neden oldu. Sirisena’nın geçen yıl Ekim ayında, Hindistan dış istihbarat birimi RAW’un kendisine yönelik suikast hazırlığında olduğunu iddia ettiği ortaya çıkmıştı.
YENİDEN YAPILANDIRACAK
Sirisena televizyon kanallarından yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında, polis ve güvenlik güçlerini yeniden yapılandıracağını vurgulayarak, savunma kuvvetlerinin başındakileri 24 saat içinde görevlerinden almayı planladığını belirtmişti. Sirisena konuşmasında, “Güvenlik yetkilileri aldıkları istihbaratı benimle paylaşmadı. Bununla ilgili gereken neyse yapılacaktır. Bu yetkililere karşı sert bir şekilde karşılık vermeye karar verdim” ifadesini kullanması dikkat çekmişti.
HİNT İSTİHBARATIYLA İŞBİRLİĞİ Mİ?
- Saldırılarla ilgili hem Hint medyası hem de yerel medyada çıkan haberlerde, “bir dost ülkenin” Nisan ayı başlarında, Sri Lanka emniyet güçlerine saldırılara ilişkin detaylı istihbarat paylaşımında bulunduğu belirtilmişti. Hint medyasında “dost ülkenin” Hindistan olduğu iddia edilmiş daha sonra bu iddiaları doğrulayacak şekilde, Hint istihbarat kuruluşlarının Sri Lanka’ya soruşturma safhasında “teknik ve istihbari” yardımda bulunduğu ortaya çıkmıştı.
DETAYLI PAYLAŞIM
Sri Lanka hükumet sözcüsü Rajitha Senaratne pazar günü meydana gelen saldırılardan önce İstihbarat Servisi’nin uyarıldığını ve şüpheli isimlerin kendilerinde bulunduğunu söyledimişti. Senaratne 4 Nisan tarihinde yani saldırılardan 14 gün önce bu saldırılarla ilgili bilgilendirildiklerini söylemiş ve 9 Nisan’da ulusal istihbarat şefinin bir mektup yazdığını ve bu mektupta terörist organizasyonun birçok üyesinin isminin yazılı olduğunu belirtmişti.
9 bombacıdan 8’i belirlendi
Sri Lanka’nın Savunmadan Sorumlu Devlet Bakanı Ruwan Wijewardena dün yaptığı açıklamada terör eylemlerini gerçekleştiren 9 saldırganın arasında grubun liderinin de bulunduğunu iddia etti. Wijewardena, teröristler arasında bir kadının da bulunduğunu, bir saldırganın ise İngiltere ve Avustralya’da öğretim gördüğünü açıkladı. 9 intihar eylemcisinden 8’inin kimliğinin tespit edildiğini belirten Devlet Bakanı Wijewardena, saldırılarla ilgili 60 kişinin gözaltına alındığını ve iki hücre evinin bulunduğunu bildirdi.
FBI da devrede!
Sri Lanka’da terör saldırıları ile ilgili soruşturmaya Hint istihbaratından sonra, ABD’den FBI da dahil oldu. ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) yetkilileri, Paskalya ayini sırasında kilise ve oteller dahil 8 noktayı hedef alan bombalı terör saldırılarının soruşturulmasına yardım amacıyla Sri Lanka’ya geldi. ABD’nin Kolombo Büyükelçiliği, ABD Başkanı Donald Trump’ın destek sözü çerçevesinde saldırıları soruşturmaya yardım için FBI yetkililerinin Sri Lanka’ya geldiğini duyurdu.
- Müslümanlarda misilleme endişesi
- Terör saldırılarında, “Ulusal Tevhid Cemaati” adlı yerel bir grubun sorumlu tutulması ve DEAŞ terör örgütünün saldırıları üstlenmesinin ardından ülkedeki Müslüman cemaatte missilleme endişesi yaşanıyor. Sri Lanka Müslüman sivil toplum hareketleri ve dernekleri de yetkililere saldırıların faillerini derhal tutuklamaları ve cezalandırmaları çağrısında bulundu. Seylan Cemiyet-ül Ulama, Müslüman Konseyi, Cemaat-i İslami, Sri Lanka Memon Derneği ve Encümen-i Seyfi tarafından imzalanan ortak açıklamada, yetkililere saldırıların faillerinin yanı sıra saldırganları teşvik eden ve destekleyenlerin de derhal tutuklanması ve cezalandırılması çağrısı yapıldı. Açıklamada, “Ulusal Tevhid Cemaati” ve saldırıyı düzenleyenlerin, İslam’ı ve Müslümanların inançlarını temsil etmediği vurgulanarak, bu kişilerin kendi radikal ve İslam karşıtı gündemlerini gerçekleştirmek için İslam’ı kötüye kullandığı belirtildi.
- Yeni Zelanda’dan yalanlama
- Yeni Zelanda Başbakanlığı, Sri Lanka’da düzenlenen terör saldırılarının Christchurch kentinde camilere yapılan terör saldırılarına misilleme olduğu iddialarını yalanlayarak bu konuda hiçbir delilin olmadığını duyurdu. Açıklamada, “Saldırıya yönelik Sri Lanka’daki soruşturmalar henüz erken aşamada” denildi. Sri Lanka Savunma Bakanı Ruwan Wijewardene, terör saldırılarının Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinde yaşanan silahlı saldırılara misilleme olduğunu iddia etmişti. Yeni Zelanda Başbakanlığı, Sri Lanka Savunma Bakanı Wijewardene’nin bu bilgileri Parlamento’ya delil olmadan sunduğunu belirtti.