Avrupa’da yükselen İslamafobi ve İslam karşıtı politikaların görünen yüzü haline gelen Fransa’da Müslümanlara yönelik saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Fransa’nın İslam karşıtı söylemleri ile tanınan İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, Allonnes’da 300 kişilik cemaate sahip caminin kapatılması kararının ardından, ülke genelinde 7 cami ve derneğin daha kapatılacağını açıkladı. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un talimatıyla yürürlüğe giren sözde “Ayrılıkçılıkla mücadele” yasası kapsamında, Macron’un iktidar süresince ülke genelinde Müslümanlara ait 13 dernek ile 21 camiye mühür vuruldu.
İçişleri Bakanı Darmanin, Eylül 2020’den itibaren 36 bin yabancının “kamu düzenini tehdit ettiği” gerekçesiyle oturum izninin iptal edildiğini kaydetti. Darmanin, yıl sonuna kadar 7 cami ve derneğin daha sözde “nefreti” yaydığı ve “radikal İslamcılığı” savunduğu gerekçesiyle kapatılacağını belirtti.
Sarthe Valiliğinden 25 Ekim’de yapılan açıklamada, Allonnes’da 300 kişilik cemaate sahip caminin “radikal İslam’ı savunduğu” gerekçesiyle 6 ay kapatıldığı ifade edilmişti. Caminin yöneticilerinin ülkede düzenlenen terör saldırılarını meşrulaştırdığı öne sürülmüştü. Daha sonra, kapatılan caminin imamının, yakın zamanda Vali tarafından “yerel topluluklara hizmet etmeye olan bağlılığından dolayı” onur madalyası ile ödüllendirildiği ortaya çıkmıştı.
Macron yönetimi, ağustosta kabul ettiği ayrılıkçılıkla mücadele yasasıyla Müslümanların hayatına müdahale ettiği gerekçesiyle eleştiriliyor. 70 maddelik yasa, ülkedeki Müslümanların hayatının neredeyse her alanına müdahale edilmesini öngörüyor. Yasa ile kamuya açık yerlerde başörtüsü takılması, çocukların evde eğitim alması, doktor tercihi bile kısıtlanıyor. Camiler ve bu camilerin idaresinden sorumlu derneklere yönelik müdahale de yasa ile mümkün kılınıyor.