Kosovalı Sırpların Sırbistan’ın vesayetinden kurtarılmak zorunda olduklarını söyleyen Kosova Başbakanı Albin Kurti, “Yüz kişilik bir savaşçı grubuna yetecek miktarda olan ve değeri beş milyon avroyu aşan silahlarla, Kosova’da kan dökme senaryosu doğrulandı” diye konuştu.
Kosova Başbakanı Albin Kurti, çarşamba günü gerçekleştirilen bakanlar kurulu toplantısında ülkenin kuzeyinde son günlerde meydana gelen olaylara ilişkin açıklamalarda bulundu. Kurti, yaşananların Kosovalı Sırpların siyasi plüralizm kazanmalarının önemini ortaya koyduğunu ve ülkesindeki etnik Sırpların Sırbistan’ın vesayetinden kurtarılmaları gerektiğini söyledi.
Kurti, 24 Eylül pazar günü Kosova’nın kuzeyinde Sırpların yoğun olarak yaşadığı Zveçan Belediyesi’ne bağlı Banjska Köyü’nde yaşananların, Kosova Sırbistan sınırında güvenliği sağlamanın ve sınır kontrolünün zorluğunu ve bu konuda uluslararası toplumun desteğine ihtiyaç duyulduğunu ortaya koyduğunu söyledi.
Kurti, Kosova-Sırbistan sınırının özellikle kuzeyde uzun ve dağlık bir bölge olmasının Belgrad’ın arzuları nedeniyle bilhassa tehlikeli ve zorlu olduğunu ifade etti. Kosova’daki en büyük Sırp partisi konumundaki Sırp Listesi’nin Başkan Yardımcısı Milan Radoicic’in Kosova polisiyle çatışan terörist grupta yer almasını da değerlendiren Kurti, “Bu durum, Kosova’daki Sırpların siyasi plüralizminin hayati önemini ortaya koydu. Plüralizm olmadan demokrasi ve özgürlük olmaz. Kosovalı Sırplar, Sırbistan’ın vesayetinden kurtarılmak zorunda” diye konuştu.
Banjska köyündeki tarihi Ortodoks manastırının Kosova Cumhuriyeti’nin kanunlarıyla korunan bir kültür mirası olduğunu ifade eden bakan, manastırın terörist grup tarafından sığınak olarak kullanıldığını ve tarihi yapıya büyük zarar verildiğini ifade etti.
Silahlı grup daha sonra Banjska Manastırı’na sığınarak burada polisle çatışmaya devam etmişti. Kosovalı yetkililer, çatışmada üç saldırganın öldürüldüğünü açıklamış, 25 Eylül’de ise bir saldırganın daha cansız bedenine ulaşıldığı duyurulmuştu.