Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman ve en büyük hamisi Trump, Kaşıkçı cinayetiyle köşeye sıkışınca ABD’den “gündemi değiştirecek” alışıldık olmayan haberler gelmeye başladı. ABD’nin eski başkanları Bill Clinton ve Barack Obama’nın kaldıkları evler ile Beyaz Saray’a bombalı paketler gönderildi. ABD alarma geçti.
Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosuğu’nda vahşice öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı’ya ilişkin ortaya çıkan deliller Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın geleceğini tehdit etmeye başladı. Veliaht Prens etrafındaki çember her geçen gün daralırken, Donald Trump yönetiminin Muhammed bin Selman’ı korumaya almaya yönelik hamleleri de bir bir boşa çıktı. Nihayetinde Başkan Trump, dolaylı yoldan Cemal Kaşıkçı cinayetinde Veliaht Selman’ın sorumluluğunu kabul etmek zorunda kaldı. ABD’nin yeni Ortadoğu stratejisinin üstüne bina edildiği Muhammed bin Selman’ın geleceğine ilişkin şüpheler artarken, ABD’den dikkat çekici haberler geldi. Dün ABD’nin iki eski başkanı, Bill Clinton ve Barack H. Obama’nın evlerine ve Beyaz Saray’a bombalı paketler gönderildi. Beyaz Saray’a gönderilen bomba binaya ulaşmadan engellendi.
BORU BOMBASI ÇIKTI
İlerleyen saatlerde New York Valisi Andrew Cuomo, eski CIA Direktörü John Brennan, eski Adalet Bakanı Eric Holder, Demokrat Partili California Senatörü Kamala Harris ve yine Temsilciler Meclisi’nin Demokrat Partili üyesi Debbie Wasserman Schultz’un da bombalı paket gönderilen diğer isimler olduğu açıklandı. Önceki gün de yine “renkli devrimlere” finansal destek verdiği bilinen ABD’li milyarder George Soros’un evine bir bombalı paket gönderildiği bildirilmişti. ABD’li yetkililer, Bill ve Hilary Clinton çiftinin New York’taki evi ile Obama’nın Washington’daki evine gönderilen paketlerde “boru bombası” bulunduğunu bildirdi. Bombanın, geçtiğimiz pazartesi günü Soros’a gönderilen bomba ile benzer özellikler taşıdığı belirtildi.
CNN BİNASI TAHLİYE EDİLDİ
New York’ta CNN’in bulunduğu Time Warner binası bombalı paket sebebiyle tahliye edildi. Bazı güvenlik yetkilileri, paketin, aslında eski Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü John Brennan’ı hedef aldığını belirtti. Yetkililer CNN’e gönderilen patlayıcı düzeneğin aktif olduğunu ve beyaz toz içeren bir zarf içerdiğini söyleyerek, olayı “terör eylemi” olarak niteledi.
ZAMANLAMASI MANİDAR
Bombalı paketlerin, Trump yönetiminin, Riyad’la yaptığı derin ittifakı savunmakta zorlanmaya başladığı bir dönemde gündeme gelmesi manidar bulundu. ABD’de 6 Kasım’da yapılacak kritik ara seçimler öncesi gönderilen bombalı paketlerin, seçim öncesi Suud Kraliyet ailesi ile Trump ailesi arasındaki ilişkiye odaklanan ABD medyasının ilgisini farklı yöne çekerek, Beyaz Saray üzerindeki baskıyı hafifletmek istenmesi olarak değerlendirildi.
DEMOKRAT BAŞKANLAR
Paketlerin Suudi Arabistan ile ilişkilere çok da sıcak bakmayan iki ABD’li eski Demokrat Başkana gönderilmesi de ilgi çekti. Riyad-Washington ilişkileri özellikle Obama döneminde oldukça gerilmişti. Suud Veliaht Prensi Muhammed bin Selman da, 5 Ekim’de Bloomberg’e verdiği son röportajda Obama’yı Riyad aleyhine çalışmakla itham etmiş ve Trump döneminde ilişkilerin zirve yaptığını savunmuştu. Paketlerden birinin adeta bir güvenlik kalkanı ve orduyla korunan Beyaz Saray’a da gönderilmesi, hedefin sonuç almak değil gündem oluşturmak olduğu iddiası güçlendirdi.
HEDEF TRUMP’I KURTARMAK MI?
Bombalı paket gönderileriyle, Cemal Kaşıkçı gündemiyle hem dış hem de iç siyasette sıkışan Donald Trump ve damadı Jared Kushner’i de kurtarma hamlesi olarak görülüyor. ABD medyası ve kamuoyunun ilgisinin, dış meselelerden içeriye kaydırılması hedefleniyor. Önceki günlerde danışmanlarının Trump’a Kaşıkçı hadisesi yerine Meksika’dan ABD sınırına doğru ilerleyen göçmen karavanını öne çıkarmasını istediği medyaya yansımıştı.
AŞIRI SAĞA YIKACAKLAR
The New York Times gazetesi Soros’un bombalı pakete hedef olmasını Demokratlara destek vermesinden dolayı aşırı sağcı grupların hedefi haline gelmesine bağlamıştı. Clinton ve Obama’ya gönderilen paketlerde de suçun aşırı sağcı gruplara yıkılacağı değerlendiriliyor.