İsrail katletmediği Filistinlileri ömür boyu unutamayacakları işkencelerden geçiriyor. İsrail hapishanelerinde uzun süre kalan Filistinli Luey et Tavil, Nagab Cezaevi’ni ABD’nin 2004’te deşifre olan Irak’taki işkence merkezi Ebu Gureyb’e benzetti. 7 Ekim’den sonra toplama kamplarına götürülen Filistinlilerin anlattıkları da korkunç suçları ortaya çıkardı. Tüyler ürpertici muamelelerin işlendiği kamplar, terör devletinin insanlık suçlarının son kanıtı oldu.
İsrail hapishanelerinde uzun yıllarını geçiren Filistinli Luey et-Tavil, İsrail’in Nagab Cezaevinin kötü şöhretiyle tanınan “Guantanamo ve Ebu Gureyb hapishanelerinin şubesi gibi olduğunu” söyledi. İşgal altındaki Batı Şeria’nın El Halil kentinde yaşayan 37 yaşındaki Tavil, İsrail hapishanelerinde çeşitli zamanlarda toplam 10 yılını geçirdi. Son olarak “idari tutukluluk”la Nagab Cezaevinde 3 ay kalan Tavil, bu hapishanede yaşadıklarını anlattı. Hapishanede işkence gördüklerini, aç ve susuz bırakıldıklarını ifade eden Tavil, gözaltına alındıktan sonra önce Ramallah’ın batı kesimindeki Ofer Cezaevi’nde kaldığını, sonra Nagab’a nakledildiğini belirtti. Tavil, “Nagab’a nakledilmem şok ediciydi. Buraya gelen esirler, aşağılayıcı bir şekilde çırılçıplak soyuluyor, küfür ve hakaretler altında şiddetle darp ediliyordu” dedi. Nagab’taki işkence ve darp nedeniyle vücudunda kırıklar olduğunu dile getiren Tavil, uzun süre sağ ayağını hareket ettiremediğini, yaralılara ve hastalara da hiçbir tıbbi tedavi verilmediğini söyledi.
Daha önce çeşitli Arap medya kuruluşları, bu koşullarda tutuklanan Filistinlilere dair yaklaşık 50 video tanıklık yayınlamıştı. Son olarak İsrailli +972 ve Local Call haber siteleri de, bahsi geçen işkence kamplarında kalıp daha sonra eve dönmeyi başaran 4 sivil ile konuştu. Buna göre işgalci gücün tutuklu Filistinlilere sistematik taciz ve işkence uyguladığı ortaya çıktı.
İşgalci askerlerin Filistinli tutukluları elektrik şokuna maruz bıraktığı, çakmakla derilerini yaktığı, uykudan, yemekten ve kendi üzerlerine tuvaletlerini yapana kadar banyoya gitmekten mahrum bıraktığı kaydedildi. Bazı Filistinliler ise gözleri bağlanıp kelepçelendi ya da saatlerce çite bağlı olarak bırakıldı.
İşkence kampına çevirilen askeri üssün içinde Filistinliler, yaklaşık 100 kişilik gruplar halinde tutulduklarını belirtti. Bazı günler sürekli olarak elleri bağlı tutulan Filistinlilerin sadece gece yarısı ile sabah 5 arasında dinlenmelerine izin verildiği kaydedildi. Tutukluların ifadelerine göre işkence kamplarındaki en yaygın ceza, tel örgülere bağlanarak birkaç saat boyunca elleri havada bekletilmek oldu. Kollarını indiren Filistinlilerin askerler tarafından götürüldüğü ve dövüldüğü aktarıldı.
Beyt Lahiya bölgelerinden gözaltına alınan Filistinlilerin ise kamyonlara bindirilip Gazze’nin sahil şeridine götürüldüğü, burada saatlerce elleri bağlı olarak bırakıldıkları vurgulandı. İsrail medyasına konuşan Filistinlilerden biri, kadın bir İsrail askerinin bazı tutuklulardan dans etmelerini istediğini ve daha sonra onları telefonla kayda aldığını belirtti.
Gözaltında işkence gören öğrencilerden biri ise işgalci bir askerin kendisine “Adın ne?” diye sorduktan sonra kendisini tekme ve yumruklarla dövmeye başladığını, daha sonra da “2 senedir Hamas için çalışıyorsun. Senin nasıl aralarına kattıklarını söyle” dediğini aktardı. Filistinli genç, Hamas’la bir alakası olmadığını, öğrenci olduğunu söylemesine rağmen dayak yemeye devam ettiğini belirtti. Daha sonra askerin kendisine “Neren ağrıyor” dediğini, kendisinin de karnının ağrıdığını söylemesi üzerine karnına daha çok vurduklarını kaydetti. Filistinli genç, dayak yüzünden bir süre sonra bayıldığını ifade etti.
Tutuklanan bazı Filistinlilerin ise tüm vücutlarının darp edildiği, boyunlarında ve sırtlarında sigara söndürüldüğü kaydedildi. Bu koşullara dayanamayan bazı Filistinlilerin ise hayatını kaybettiği bildirildi.
Ebu Gureyb Cezaevi, ABD’nin 2003 yılında Irak’ı işgalinin ardından ABD askerlerinin tutuklulara yaptığı işkenceler ve tecavüz olaylarıyla gündeme gelmişti. Sistematik işkencelerin ortaya çıkmasından sonra dünya kamuoyunda büyük tepki gören Ebu Gureyb Cezaevi, Nisan 2014’te kapatılmıştı.
İsrail medyasına konuşan Filistinliler, güney mahallelerine gelen işgalci askerlerin kendilerini kelepçeleyerek sokağa çıkardıklarını ve üzerlerini soyduklarını belirtti. Askerlerin daha sonra Filistinlilere ait evleri ateşe verdiği vurgulandı. Yakılan evler İsrail medyası tarafından da görüntülenirken, işgalci askerlerin tutuklanan Filistinlilere, “Gazze’nin güneyini terk etmeyi reddettikleri” için tutuklandıklarını bildirdiği kaydedildi.