Irak'ta haftalardır süren protestolar devam ederken, İran'ın ülke siyasetine müdahalelerine karşı tepkiler büyüyor.
1 Ekim'de Bağdat ve güneydeki Basra, Nasıriye, Amara, Samava ve Hille kentlerinde binlerce kişinin sokağa çıkmasıyla başlayan gösteriler, hızlı biçimde ülkenin orta ve güneyinde birçok bölgeye sıçradı.
2003 ABD işgaliyle kurulan devlet düzenindeki bozukluk, hükümette yer alan etnik ve dini temelli siyasi oluşumların devlet ve kamu faydası yerine grup çıkarlarını öncelemesi toplumda rahatsızlık yaratıyor.
Irak, kanıtlanmış petrol rezervleri açısından 4'üncü sırada olmasına rağmen, ülkede halen elektrik, su, sağlık, ulaşım gibi temel kamu hizmetleri oldukça yetersiz. Öte yandan, Dünya Bankasının 2014 verilerine göre, 40 milyonluk nüfusun neredeyse dörtte biri günde 1,90 dolar gelirle yaşıyor.
Bunun yanı sıra, verilere göre ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 75'i, 35 yaş altında. Ülkede genç işsizlik oranının 2018'de yüzde 20'lere ulaşması öfkeyi artırıyor. Ülkede neredeyse 83 bin yabancı uyruklunun çok yüksek maaşlı işlerde çalışması da tepkiye yol açıyor.
Ülkedeki göstericilerin büyük çoğunluğu bağımsız, herhangi parti veya liderle ilişkileri bulunmuyor.
Gösterilerin yoğunluklu olarak Şii bölgelerde yaşanması dikkati çekerken, Sünnilerin kitlesel olarak katılmadığı ancak bazı bölgelerde Sünni gençlerin katıldığı biliniyor. Sünnilerin gösterilere kitlesel destek vermemesi, Şii hükümet ve İran destekli Haşdi Şabi'nin "radikalizm tehdidi" bahanesiyle Sünnilere baskı yapma ihtimali tartışılıyor.
Irak Öğretmenler Birliği, protestolara katılacaklarını duyurarak, talepler hükümetin istifasını içeriyor olsa bile göstericilerin yanında bulunacaklarını ilan etti. Iraklı Sanatçılar Sendikası da protestolara destek verdiklerini duyurdu.
Ayrıca, Irak'ta Baro Meclisi, Irak'taki tüm avukatlara çarşamba ile gelecek pazartesi arasındaki tüm davalara girmemeleri çağrısı yapmak konusunda karar aldı. Baroya bağlı avukatların, bu süreçte tutuklanan ve gözaltına alınan göstericilerin davalarını takip etmesi bekleniyor.
Irak İşçi Sendikaları Konfederasyonu, göstericilerin meşru taleplerini desteklediklerini açıkladı. Ülkedeki iki eğitim sendikası da IKBY dışında ülke genelinde 4 günlük grev ilan etti.
Cumhurbaşkanı Berham Salih, göstericilerin taleplerinin karşılanması için çalışmaların yapılacağını söyleyerek, sükunet çağrısında bulundu.
Başbakan Abdülmehdi, gösterilerin ilk günü daha kısa bir açıklama yaparak, "üniversite mezunlarına iş sözü" vererek, Petrol Bakanlığı ve diğer devlet kurumlarıyla, bazı yabancı firmalara çalışanların en az yüzde 50'sinin Irak vatandaşı olması için kota koyulması emri verdiğini açıkladı.
Irak'ta Şii nüfus üzerinde etkili din adamı Ayetullah Ali Sistani, hükümete gösterilere orantısız cevap vermemesi yönünde çağrıda bulunarak, hükümetin kamu hizmetlerini geliştirmesi, işsizlere istihdam yaratması, yolsuzlukla mücadele etmesi ve sorumluları cezaevine göndermesi gerektiğini söyledi.
Buna karşın, Irak Parlamentosundaki en güçlü gruplardan Fetih İttifakı lideri, Haşdi Şabi'nin en büyük fraksiyonlarından Bedir Örgütünün Komutanı Hadi el-Amiri, protestolar konusunda ABD ve İsrail'i suçlayarak, "Fitnenin arkasında ABD, İsrail var." dedi.
Amiri, hükümetin düşürülmesi için Sadr ile iş birliği yapacağını söylese de Abdulmehdi yerine geçecek isim konusunda, Sairun lideriyle ayrı düştüğü iddia ediliyor. Sadr, Başbakanlık için Abdulvahap Saadi'yi düşünürken, Amiri'nin buna karşı eski Gençlik ve Spor Bakanı Abdulhuseyin Abtan'ı kabul ettirmek için çalıştığı ileri sürülüyor.
Gösteriler devam ederken, Irak Parlamentosu, göstericilerin taleplerine karşılık bir dizi karar aldı.
Parlamento, Anayasanın bazı maddelerinin değiştirilmesi taslağı hazırlayacak bir komisyon kurma kararı verdi. Taslağın, 4 ayda Parlamento Başkanlığına sunulması bekleniyor.
Irak Parlamentosu, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı ile milletvekilleri ve tüm üst düzey devlet yetkililerine sağlanan maaş dışı ödenek ve ayrıcalıkların iptaline de karar verdi.
Nitekim, Başbakan Abdülmehdi'nin güvenlik yetkilileriyle bir araya gelmesinin ardından, DEAŞ'a karşı eğitilen terörle mücadele güçlerini, gösterileri korumak bahanesiyle başkentin bazı bölgelerine konuşlandırması tepkileri artırdı.
Hükümetin istifa etmede direnmesi ise göstericileri daha da kızdırıyor.
Günlerdir sokakları dolduran protestocular, hükümetin istifa etmesi, yolsuzlukla ciddi mücadele edilmesi, kamu hizmetinde iyileşmelerle gençlere iş imkanlarının tanınması gibi taleplerinin yerine getirilmesini bekliyor. Protestocular, söz konusu talepler karşılanana kadar evlerine dönmeyeceği mesajı veriyor.
Sadr'ın erken seçimlere gidilmesi konusundaki çağrısında cevap veren Abdülmehdi, hükümetin iki büyük ortağı Sadr ile Amiri'nin yeni bir hükümet kurma konusunda anlaşması halinde istifasını sunmakta sakınca görmeyeceğini ancak erken seçimler için yasal adımların gerektiğini söyledi.
Bunun üzerine Sadr, meclisin Başbakan Abdulmehdi'den güvenoyunu çekmesi ve hükümetin acilen düşürülmesi çağrısı yaptı.
İran'a yakınlığıyla bilinen Fetih grubu lideri Hadi el-Amiri, Sadr'ın Abdülmehdi'den güvenoyunu çekme ve hükümetin düşürme çağrısına yanıt vererek, protestocuların talepleri için Sadr ile çalışacağını açıkladı.
Göstericilerin, "Mukteda'ya hayır, Hadi'ye hayır" sloganları, Abdülmehdi sonrası ülkede taleplerin karşılanacağı konusunda şüphelere neden oluyor ve sokağın, Sadr'ın krizden çıkılması için Amiri ile iş birliği hamlesine rıza göstermediği anlaşılıyor.
Irak'ta erken seçim için Cumhurbaşkanı Berhem Salih'in, Bakanlar Kurulundan gelen parlamentonun feshine ilişkin talebi onaylaması gerekiyor. Yani parlamento onayı olmadan erken seçime gidilemiyor. Onay olması halinde 60 günde seçime gidiliyor.
Salih'in, Abdülmehdi'nin kalması yönünde çabalarının da sokağı tatmin etmeyeceği biliniyor. İstifa veya güvenoyunun çekilmesi halinde, Salih'in seçimlere kadar geçici hükümetin başına geçmesi bekleniyor.
Gösterilerin temel talebi, Başbakan Abdülmehdi'nin istifası ancak istifası durumunda Irak'ta suların durulacağına dair işaret yok.