Türkiye'nin büyümesinden ve etkisini artırmasından rahatsız olan ülkeler, Hollanda ile yükselen gerilimden memnun. Almanya başta olmak üzere, Avrupa medyasının geneli, Hollanda'nın tüm diplomatik temayüllere ve insan haklarına aykırı uygulamalarını neredeyse onaylar başlıklarla gördü. Hollanda'yı Türkiye'ye karşı öne süren kuklacılar, ırkçı ve İslamofobik uygulamaları neredeyse görmezden geldiler. Alman, Hollanda, İngiliz, Fransız ve Belçika medyasının haber dili eleştiriden yoksun adeta Hollanda'yı destekler nitelikte.
Hollanda'nın, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya yönelik insanlık dışı tutumu üzerine yaşanan gerilim Avrupa basınında perdelenerek yer buldu. Hollanda basını, diplomatik dokunulmazlık, fikir özgürlüğü, seyahat hakkı gibi kavramları unutarak, Türkiye ile yaşanan diplomatik krizi 'adli bir vaka' gibi verdi. AD gazetesi, “Türkiye Başbakanı söz verdi, sert karşılığı misliyle verilecek” başlığıyla verdiği haberde, “Yıldırım, nedense Hollanda'nın neden Bakan Kaya'nın sınır dışı edildiğine dair bir açıklamada bulunmadı” diyerek küstahça ifadelere yer verdi.
De Telegraaf gazetesi, “Rotterdam'daki çatışmanın ardından tutuklamalar” başlığıyla verdiği haberde, polis ile Türkler arasında çıkan çatışmada yerde yatan polisin saldırıya uğramasının fotoğrafını yayınladı. Haberde, çıkan olaylar nedeniyle emniyet güçlerinin protestocu Türkleri tutukladığı belirtildi. De Volkskrant gazetesi, “Türk Bakanı Ankara'ya 'istenmeyen yabancı' diye gönderildi” başlığını attı. Rotterdam'da Konsolosluk binasında konuşma yapmak isteyen Bakan Kaya'ya müsaade edilmediği ve apar topar istenmeyen yabancı diye sınır dışı edildiği belirtildi.
Hollanda basınının dün gece yaşanan olayların gerçek sorumlusuna ilişkin karartma yaparak sadece çıkan olaylara yer vermesi dikkat çekti. Het Financieele Dagblad gazetesi “Hollanda'nın küçük bir ülke olduğunu düşünmesinler” diyerek küstah bir başlık atarken, “Bakan Kaya'nın konuşmasını müsaade verilmemesinin ardından çatışma. Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hollanda'da Nazi kalıntıları. Türkiye, Hollanda Konsolosluğunu kapattı” başlıkları ile adeta Hollanda'nın gayriinsani tutumunu görmezden geldi.
NRC Handelsblad gazetesi, haberinde “Türk Konsolosluğu çevresinde 12 tutuklama ve 7 yaralı” başlığına yer verdi. Haberde, “Hollanda ve Türkiye arasında diplomatik kriz” ifadeleri kullanıldı. Trouw gazetesi, yaşananları “Yüksek düzeydeki gerilim TOMA'ların kullanımı ile sona erdi” başlığı ile verdi. Haberde, “Gece 02.00 sıralarında emniyet güçleri TOMA kullanarak Rotterdam'da Konsolosluk binası çevresindeki göstericileri dağıttı. Diplomatik oyunun son bölümü” gibi skandal ifadelere yer verildi.
Türkiye karşıtı tutumuyla bilinen Alman medyası da Hollanda'nın skandal tavrını örtülü olarak onayladı ve insan haklarının ayaklar altına alınmasına kayıtsız kaldı. Die Welt gazetesi, “Daha önce hiç yaşanmamış diplomatik olay” şeklinde duyurduğu haberde, dünyanın gözlerini Rotterdam'a çevirdiği belirtildi. Gelişmeleri “Türk siyasetçilere yönelik giriş yasağı sonrasında Hollanda ve Türkiye arasındaki anlaşmazlık tırmanıyor” başlığıyla veren Bild, Hollanda'nın çirkin tutumunu görmezden geldi.
İngiliz Guardian gazetesi gelişmeleri internet sitesinin manşetine “Nazi kalıntısı tartışmaları kızışırken, Türk bakanlar engellendi” başlığını attı. Amerikan yayın kuruluşu CNN, Erdoğan'ın Hollandalı liderlere yönelik sarf ettiği “faşist” ifadesini haberine başlık yaptı. Fransız Le Monde gazetesi ise haberi “Hollanda ve Türkiye arasındaki diplomatik kriz kötüye gidiyor” başlığıyla verdi. Alman kamu kanalı ARD'nin haber sitesi tagesschau.de ise, tartışmanın büyüdüğünü belirterek, “Seçim toplantısı tartışmasından diplomatik krize” gelindiğini yazdı.