Hindistan İçişleri Bakanlığı, hükümet kararıyla sosyal, dini ve siyasi oluşum Cemaat-i İslami Keşmir'i, Hindistan'ın güvenliğine tehlike olarak adlandırarak yasakladı.
Kararda, Cemaat-i İslami Keşmir'in "ayrılıkçı hareketleri tırmandırma, saldırganlığa destek verme ve şiddeti kışkırtma ihtimali" nedeniyle 5 yıllığına yasaklandığı ifade ediliyor.
Cammu Keşmir'in özerkliğinin ihlali olarak görülen kararların, gelecek günlerde bölgede gösterilere neden olması öngörülüyor.
Hindistan Başbakanı Narendra Modi, teröre sert bir şekilde karşılık vermeyi sürdüreceklerini bildirdi.
Modi, terör eylemlerini önlemek için çabalarını sürdüreceklerini ifade etti.
İngiltere, 1947'de Hindistan'dan çekilirken prenslik şeklinde yönetilen Keşmir'i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı.
Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi Hindistan ile birleşmeye karar verdi. Karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesi üzerine de taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da da savaş çıktı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngördü. Hindistan, halk oylamasına sıcak bakmazken Pakistan ise BM Güvenlik Konseyi kararlarının uygulanmasını istiyor.
Hindistan ile Pakistan arasındaki son gerilim, Keşmir'in Hindistan idaresindeki kısmında 14 Şubat'ta polis teşkilatına bağlı milis gücüne yapılan ve 44 kişinin öldüğü bombalı saldırıyla başlamıştı.
Hindistan, 26 Şubat'ta Keşmir Kontrol Hattı'nın Pakistan tarafında bulunan terör örgütü hedeflerine hava saldırısı düzenlediğini duyurmuştu.
Pakistan da hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Hindistan'a ait iki savaş uçağını düşürdüğünü bildirmişti.
Hindistan, Pakistan'a ait bir savaş uçağını düşürdüğünü açıklarken, İslamabad yönetimi bunu doğrulamamıştı.
Hindistan Başbakanı Narendra Modi ise Pakistan'ı ülkesini istikrarsızlaştırmaya çalışmakla suçlamıştı.
Türkiye, Avrupa Birliği, Almanya, İngiltere, Çin ve Rusya, taraflara itidal telkin etmişti.