Hangi yüzle geliyorsun

Türkiye’ye ne yüzle geliyorsunuz bay Tillerson? Türk halkı, artık yalanlarınıza kanmıyor. Sözlerinizin gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmadığını biliyoruz, görüyoruz. Irak’tan sonra Suriye’de de Türkiye’yi aynı oyunlarla kandırabileceğinizi, sınırlarımızın hemen yanı başında bir terör devleti kurulmasına göz yumacağımızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Türkiye’nin terörle mücadele tezlerinin doğruluğunu siz de biliyorsunuz. Ama siz, buraya kirli bir pazarlık için geliyorsunuz. Doğrulara değil kendi yalanlarınıza inanmamızı istiyorsunuz. Türkiye bu kirli pazarlığın parçası olmaz. Hangi yüzle buraya geliyorsunuz? Terörle mücadele palavralarınıza artık karnımız tok bay Tillerson. Siz terörle mücadele etmiyorsunuz, bilakis terörün bu topraklarda yeşermesine öncülük ediyor, bu coğrafyada uyguladığınız politikalarda terörü bir silah olarak kullanıyorsunuz. Akan kan Müslüman kanı olunca, sizin için terörün herhangi bir silahtan farkı yok. O nedenle Esed rejiminin Suriye halkı üzerinde son yedi senedeki terörüne karşı üç maymunu oynadınız.

Şimdi size soruyoruz bay Tillerson:

1 milyon insan, kadın, yaşlı ve çocuk denmeden Suriye’de misket ve varil bombalarıyla, kimyasal silahlarla katledilirken neredeydiniz?

10 milyon insan Suriye’de yerinden ve yurdundan edilirken neredeydiniz?

Bu insanlar hayatını kurtarmak amacıyla Türkiye'ye, Ürdün’e, Lübnan’a sığınırken neredeydiniz?

Kadın, çocuk yaşlı milyonlarca Suriyeli mülteci, sadece yaşamak adına soğuktan donarken, denizde boğulurken, insan tacirlerinin elinde katledilirken neredeydiniz?

Terör örgütü DEAŞ Suriye’de ve Irak’ta en vahşi katliamlara imza atarken neredeydiniz?

Yüzbinlerce Arap, Türkmen ve Kürt kökenli Suriyeli, PKK/PYD terör örgütü tarafından yaşadıkları köylerden zorla çıkartılırken, katledilirken neredeydiniz?

Terör örgütü PKK/PYD’ye verdiğiniz 4 bin tır ve 2 bin uçak silah Türkiye’ye karşı kullanılırken neredeydiniz?

Siz üç maymunu oynamayı çok iyi beceriyorsunuz bay Tillerson. Irak’ta ve Suriye’de milyonlarca masum sivil katledilirken kör, sağır ve dilsizdiniz, hala da öylesiniz. Suriye’de kimyasal silahlar ile çocuk, kadın, yaşlı binlerce insan katledilirken, sadece seyirci kaldınız. Kırmızı çizgilerinizin bir yalandan ibaret olduğunu hep beraber gördük ve izledik. Doğu Guta’da her gün onlarca sivil katledilirken endişelenmeyen siz, hedef terör örgütleri olunca bir anda en yakın müttefiğinizi dahi karşınıza almaktan çekinmiyorsunuz. Elleriniz kanlı bay Tillerson. Bu coğrafyanın masum insanlarının kanıyla bezeli. Parmaklarınızdan o kan damlamaya devam ediyor.

Çünkü siz terörü çok seviyorsunuz bay Tillerson. İsrail terörüne, Mısır’da Sisi terörüne, Suriye’de Esed terörüne sadece göz yummuyor, her fırsatta terörün organik bir parçası olarak, onu desteklemeye, güç vermeye devam ediyorsunuz. DEAŞ terörünü bahane ederek Irak, Suriye ve diğer coğrafyalarda daha büyük bir terör, işgal terörü uyguluyorsunuz. PKK/PYD terörünü kullanarak da önce Suriye'yi bölmek sonra da Türkiye’yi hedef almak istiyorsunuz. ABD'nin tek amacı kaos ve yıkım.

İnsan hakları ve demokrasi gibi parlak laflar gerçek yüzünüzü saklamaya yetmiyor. Kuduz köpeklerinizi bu coğrafya üstüne salıyorsunuz. En son Münbiç’te kuduz köpeğiniz Türkiye’yi tehdit etme cüreti gösterdi. Havlayan köpek ısırmaz bay Tillerson ama Türkiye’nin tokadı okkalıdır. O tokadı yediğinizde her şey için çok geç olacak. Bu milleti daha fazla test etmeyin bay Tillerson, öfkemiz çok güçlü, altında kalırsınız. Anadolu coğrafyası, Mezopotamya pekçok devlete mezar oldu, sizi de oraya gömmeyelim bay Tillerson. Terörle bağınızı hemen yarın kesin. Terörün destekçisi, yancısı ve kalkanı olma pozisyonunuzu terk edin. Havlayan köpeklerinizi geri çekin. Türk milleti, teröristin elini sıkanın elini sıkmaz, yumruğunu gösterir. Terör örgütünün paçavraları ile birlikte görülen bayrağınızı indirin. Çekip gidin coğrafyamızdan.

Gelmeden baklayı çıkardı
Türkiye ziyareti öncesi Kuveyt'te açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Zeytin Dalı Herakatı sebebiyle PKK/PYD’yi kastederek “güçlerin” Afrin'e doğru yöneldiğini söyledi. Tillerson bu durumun Suriye'nin doğusunda DEAŞ'a karşı verdikleri mücadeleyi olumsuz etkilediğini savundu.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), 2019 yılı için hazırlanan bütçe tasarısında DEAŞ ile mücadele kapsamında, büyük bir skandala imza atarak PKK/PYD’ye eğit-donat için 300 milyon, “DEAŞ karşıtı misyona ilişkin sınır güvenlik ihtiyaçları” için de 250 milyon dolar olmak üzere toplam 550 milyon dolar ayırdı. Washington böylece daha önce inkar ettiği Suriye’de sözde “sınır güvenlik” gücünü de doğruladı. Pentagon Sözcüsü Binbaşı Adrian Rankine Galloway, oluşturulması planlanan sınır gücünün DEAŞ geçişlerine karşı ‘Irak-Suriye’ sınırında görev yapacağını iddia etti.