Ders içeriğinde, Kürtlerin 40 milyon nüfusu ile dünyada “devleti olmayan en büyük halk” olduğu ve çoğunun Sünni olduğu anlatılıyor. Kürtlerin “yüz yıldır bağımsızlık için mücadele ettiği” savunulan kitapta, sözde Kürdistan topraklarını egemenliği altında bulunduran ülkelerin bu çabalara karşı çıktığı, Irak’ta Saddam rejiminin devrilmesi ve Suriye’nin yıkılmasının sözde bağımsız Kürdistan umutlarını dirilttiği ifade ediliyor. Dersin bir bölümünde de “Ortadoğu’daki çekişmeler Kürt devletinin kurulmasına imkan sağlar mı?” diye soruluyor.
PKK/PYD-YPG’nin “Kürt güçleri” olarak gösterildiği kitapta, örgütün DEAŞ’ın ortadan kaldırılmasında rol aldığı savunuluyor. Kitapta, örgütü binlerce TIR silaha boğan ABD’nin sevkiyatları yardımlaşma diye gösterilirken, kendi toprakları için savaşan Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ise cihadist bir yapılanma olarak karalanıyor. ÖSO, Kürtler ve Hristiyanları sevmeyen Sünni Arap gruplar olarak tarif edilip, içinde yer alan unsurların daha önce El Kaide savaşçıları oldukları iddia edilerek terörle irtibatlandırılmaya çalışılıyor.
Türkiye’nin Zeytin Dalı Harekatı ile terörden temizlediği Afrin için; “Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı Afrin kentini ve bölgeyi işgal etti” iftirası atılıp, teröristlerden “Kürt yerleşimci” diye söz ediliyor. Aynı satırlarda 130 bin kişinin sokağa atıldığı yalanı dikkat çekerken, “Çünkü amaç Türkiye sınırındaki Kürtlerin varlığını yok etmekti” iftirasıyla Türkiye hedefe konuluyor. Kobani’de PKK/PYD-YPG zulmünden kaçan 3 bin Suriyeli Kürdün Türkiye’ye sığınması görmezden gelinirken, Barış Pınarı Harekatı ise “Rojava saldırısı” olarak anlatılıyor.