Sözcü Throssell, Han el-Ahmer Bedevi köyünde yarısından fazlası çocuk olmak üzere 181 kişinin yaşadığını belirtti.
İsrail mahkemesinin evlerinin yıkılması yönünde verdiği kararın uygulanmamasını, köy sakinlerinin kendi topraklarında kalma hakkına saygı gösterilmesini ve statülerinin düzenli hale getirilmesini isteyen Throssell, "Bunların da ötesinde uluslararası insani hukuk, özel mülkiyetin işgalci güç tarafından tahrip edilmesini ya da zorla alınmasını yasaklamaktadır." ifadesini kullandı.
Han el-Ahmer köyü, İsrail'in Doğu Kudüs'ten Ölü Deniz'e kadar uzanan yaklaşık 12 bin dönümlük araziden Filistinlilerin çıkarılmasını öngören E1 projesi kapsamındaki topraklarda yer alıyor.
Bölgedeki 3 binden fazla nüfusa sahip 46 bedevi köyünden biri olan Han el-Ahmer'in çevresinde çok sayıda Yahudi yerleşim birimi bulunuyor.
İsrail Yüksek Mahkemesinin, yıkım kararı verdiği köyde derme çatma barakalar ve Avrupalı devletlerin desteğiyle kurulan prefabriklerde yaklaşık 190 Filistinli tehdit altında yaşamını sürdürüyor.