Mısır'da demokratik yollarla seçilen ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin şehadeti Müslüman alemini ayağa kaldırdı. Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) Sözcüsü Talat Fehmi, Mursi'nin cumhurbaşkanlığı dönemindeki bilinmeyen yönlerini ve Mısır hapishanelerinde yaşananları Yeni Şafak'a anlattı. Cunta mahkemesinin salonunda 20 dakika boyunca can cekişen ve ardından şehit düşen Mursi için taziyeye gidenlerin bile tutuklanmakta olduğunu anlatan Fehmi, "Muhammed Mursi'nin eşi Necla Mahmud'a başsağlığı için giden çoğunluğu kadın onlarca kişi gözaltına alındı" dedi.
3 Temmuz 2013'teki darbe sonrası kendisinin de 2 yıl hapiste kaldığını ve çeşitli işkencelere maruz bırakıldığını belirten Talat Fehmi, serbest bırakıldıktan sonra Türkiye'ye geldiğini ve 4 yıldan bu yana Türkiye'de yaşadığını ifade etti. Türkiye'ye geldikten sonra kendisi hakkında yakalama emrinin çıkarıldığını ve Mısır'a dönmesi halinde yeniden tutuklanacağını belirten Fehmi, "Şu an darbeci Sisi yönetimi tarafından aranıyorum" dedi. Mısır'da herhangi bir kişinin İhvan ile ilişkisinin olduğu tespit edilmesi halinde hemen tutuklandığını kaydeden Fehmi, ayrıca tüm mal varlığına da el koyulduğunu söyledi.
Şehit Mursi'nin çok mütevazı ve dürüst bir kişiliğe sahip olduğunu söyleyen Fehmi, "Mısır'ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanıydı, ancak hiçbir zaman ona cumhurbaşkanı gibi bakmadık. Halkın içerisinde gelen birisi gibiydi. İnsanlarla kardeşi gibi ilişkiler kurardı" dedi. Mursi'nin siyaset dışında akademisyen ve alim yanlarının da olduğunu ifade eden Fehmi, "Üniversitede profesör olarak çalışıyordu. Amerika'da eğitim gördü ve o dönem NASA'da çok sayıda araştırma yaptı. Akademisyenliğinin yanısıra aynı zamanca çok iyi bir hafızdı" ifadelerini kullandı. Fehmi, Mursi'nin cumhurbaşkanlığı döneminde kendisine tahsis edilen köşkte oturmayı kabul etmediğini hatırlatarak şu bilgileri verdi:
"Bunun yerine normal bir evde kiracı olarak oturmayı tercih etti. Mursi devlet köşkünden de yemek yemezdi. İlla ki kendi evinden yemek getirir ve onu yerdi. Cumhurbaşkanlığı döneminde devletten hiç maaş almadı. Kendisine tahsis edilen korumaların dahi yemek masraflarını kendi cebinden karşılardı. Yanında bulunan herkesi kendi kardeşi olarak gördü. Her sabah farklı bir camiye sabah namazına giderdi. Yoldan geçerken durup bir fakir ile konuşurdu. Eğer bir kişi Mursi'ye bağırır ya da eleştirir ise onun yanına gider ve derdini dinlerdi. Cumhurbaşkanıyken 'Mazlumların Divanı' adlı yeni bir heyet kurdu. Buraya gelen şikayetler hakkında kendisi de bilgi alır ve çözüm üretmeye çalışırdı. Sorunlarını bizzat dinler, evraklarını inceleyip okurdu."