Halkbankası eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın avukatlarından Victor Rocco, "Karar hayal kırıklığı yarattı. Atilla masum ve mücadelesine devam edecek." dedi.
New York'ta görülen davada jürinin Atilla hakkındaki kararını açıklanmasın ardından savunma avukatları gazetecilere açıklamalarda bulundu.
11 Nisan'da Atilla'nın alacağı cezaya karar verilecek duruşmanın ardından temyize gideceklerini söyleyen Rocco, "Karar hayal kırıklığı yarattı. Atilla masum ve mücadelesine devam edecek." dedi.
Bu davanın Atilla ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını ve Rıza Sarraf'ın şovu olduğunu vurgulayan Rocco, "Atilla garip bir oyunun kurbanı oldu." ifadesini kullandı.
Savunma avukatlarından Cathy Fleming ise Atilla'nın gerçek bir beyefendi olduğunu belirterek, "Jürinin Sarraf'a inanması ve resmi görememesi hayal kırıklığı yarattı." değerlendirmesinde bulundu.
Atilla, "kara para aklamak" suçlamasından ise suçsuz bulundu.
Kararın açıklanmasının ardından ilk defa mahkeme salonuna gelen Atilla'nın eşi Burçin Atilla gözyaşlarına hakim olamadı.
Savunma makamı, 19 Aralık'ta Atilla'nın çapraz sorgusu sırasında savcılığın sanığa yönelttiği bir soruya itiraz etmiş ve mahkemeye ikinci kez "hatalı yargılama" yapıldığı gerekçesiyle dilekçe sunmuştu.
Davanın yargıcı Richard Berman, Atilla'nın "tamamen adil ve şeffaf bir şekilde" yargılandığı ve çapraz sorgusu sırasında sanıktan bu rapora ilişkin soruyu cevaplaması istenmediği gerekçesiyle "hatalı yargılama" itirazını kabul etmedi.
ABD’nin İran'a yönelik yaptırımlarını delmekle suçlanan ve 19 Mart 2016’da ABD’de tutuklanan iş adamı Rıza Sarraf’ın yargılanmasına kısa bir süre kala 26 Ekim 2017’da hakkındaki suçlamaları kabul edip savcılıkla işbirliğine gitmesiyle, 27 Mart’tan beri New York’ta tutuklu bulunan Halk Bankası Eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla, davanın tek sanığı olarak yargılanmıştı.
Davada, FETÖ firarisi eski Komiser Yardımcısı Hüseyin Korkmaz tanık olarak dinlenmişti. Savunma makamı, Türkiye'den yasadışı yollarla kaçan ve beraberinde mahkemede delil olarak kullanılan belgelere "çalıntı" olduğu gerekçesiyle itiraz etmiş ancak Yargıç Berman, Korkmaz'ın tanıklığını "hukuk kurallarına uygun bulmuştu.
Duruşmalar sırasındaki ifadesinde Korkmaz, ABD Federal Soruşturma Bürosunun (FBI) kendisine 50 bin dolar verdiğini ve ABD'de oturduğu evin kirasını ise savcılığın ödediğini söylemişti.
Firari Korkmaz, şubat 2016 serbest bırakıldıktan sonra ağustos ayında Türkiye'den nasıl kaçtığı hakkında bilgiler vermiş ve 17 Aralık operasyonuna ait belgeleri nasıl beraberinde kaçırdığını anlatmıştı.
Korkmaz, Amerikan emniyet kuvvetleriyle irtibata geçtiğini, onların "katkısıyla" ABD'ye kaçtığını ve beraberinde getirdiği delilleri havalimanında teslim ettiğini belirtmişti.
Dava sürecinde Sarraf hakkında tecavüz suçlamalarından hücre arkadaşı tarafından dava açıldığı ortaya çıkmıştı.
Atilla'nın avukatları 25 Eylül 2016'da Sarraf ile amcası olduğu söylenen "Ahad" isimli kişi arasında geçen telefon konuşmasınının hem Azerice hem İngilizce transkriptlerinin tamamını mahkemeye sunmuştu.
Sarraf, tutuklu bulunduğu cezaevindeki bir gardiyana, Türk avukatı vasıtasıyla, yaklaşık 45 bin dolar rüşvet verdiğini belirtmişti. Sarraf, cezaevinde uyuşturucu madde olan sentetik marihuana içtiğini de kabul etmişti.