Myanmar'daki zulümden kaçarak Bangladeş'e sığınan binlerce Arakanlı Müslüman (Rohingya), Myanmar'dan kaçışlarının ikinci yılında kaldıkları kamplarda hakları için gösteri yaptı.
Kutupalong mülteci kampındaki Arakanlılar, yürüyüşleri sırasında "Bir daha asla! Arakan Soykırım Anma Günü", "Vatandaşlığımız geri verin!" yazı pankartlar taşıdı.
Myanmar'da ordu ve Budist milislerin saldırılarında ölen Arakanlı Müslümanlar yürüyüş sırasında yapılan duaya katılanların çoğu hıçkırıklarla ağladı.
Gösterinin organizatörlerinden Muhib Ullah, dünyaya haklarını, vatandaşlıklarını, evlerini ve topraklarını geri istediklerini anlatmaya çalıştıklarını belirtti. Ullah, "Myanmar bizim vatanımız, biz Arakanlıyız" dedi.
Arakan'da 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti. Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
Merkezi Avustralya'da bulunan düşünce kuruluşu Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü (ASPI) tarafından Aralık 2018 ile Haziran 2019 arasında en son uydu görüntülerine dayanılarak oluşturulan raporda, Myanmar hükümetinin mültecilerin dönüşü için yaptığı hazırlıkların yeterli olmadığı belirtilmişti.
Son olarak Myanmar'ın bu ay geri dönüşüne onay verdiği 3 bin 500 Arakanlı Müslüman'ın hiçbiri dönmek istememişti.
Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina, hükümetinin mültecileri geri dönmeye zorlamayacağını ve gönüllü olduklarında geri dönebilecekleri açıklamasını yapmıştı.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor. İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin yeni bir etnik temizlik girişimine yol açacağı endişesini taşıyor.