Türk Hava Kuvvetleri için üretilen 8 adet F-35A savaş uçağı, sözleşme ile Amerikan Hava Kuvvetleri’ne devredildi. Türkiye F-35 üretimi için çalışan 9 ülkeden biri olmasına rağmen Pentagon S-400’ü bahane ederek ortaklığı askıya almıştı.
Türkiye’nin, yılan hikayesine dönen F-35 alımında kritik bir gelişme yaşandı. Türk Hava Kuvvetleri için Lot 14 paketinde üretilecek 8 adet F-35A savaş uçağı, sözleşme ile Amerikan Hava Kuvvetleri’ne devredildi. Sözleşmeye göre, 8’i Türkiye için üretilen olmak üzere toplam 14 F35 A tipi savaş uçağı 850 milyon dolarlık sözleşme kapsamında ABD Hava Kuvvetleri standartlarına getirilecek. Çalışmaların 2026 yılında tamamlanması öngörülüyor.
6 F-35 TÜRKİYE’YE DEVREDİLECEKTİ
F-35 üretiminde görev alan 9 ülkeden biri olan Türkiye, 100 adet F-35A tipi savaş uçağı almayı taahhüt etmişti. 2018 yılından bu yana 2 adet Lot 10 ve 4 adet Lot 11 olmak üzere 6 adet F-35A üretilerek Türkiye’ye devredilmesi öngörülmüştü. Türkiye F-35 üretimi için çalışan 9 ülkeden biriyken, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi almasını eleştirerek S-400 ve F-35’in aynı anda kullanılamayacağını öne sürmüştü. Bu gerekçeyle Türkiye’nin ortaklığı askıya alınmıştı.
PANTAGON’A YETKİ VERİLDİ
ABD Kongresi savunma bütçesinde Türk uçaklarının ABD Hava Kuvvetleri tarafından satın alınabilmesi için Pentegon’a yetki vermişti. Daha sonra ABD’nin çeşitli yaptırımlarını sürekek, F-35 savaş uçağının ana yüklenicisi olan ABD’li Lockheed Martin şirketi, F-35 savaş uçağı ile ilgili açılan web sitesinde “Küresel Katılımcılar” listesinden Türkiye’nin adını silmişti.
2022’YE KADAR TÜRKİYE ÜRETECEK
- Öte yandan Pentagon, geçtiğimiz haftalarda Türk F-35’leri Amerikan Hava Kuvvetleri’ne devredilse bile uçak parçalarının üretimi için Türk şirketleriyle 2022’ye kadar çalışmaya devam edeceklerini açıklamıştı. Pentagon sözcülerinden Jessica Maxwell, “Türk şirketlerinin F-35 uçağı için ürettiği 139 parçanın üretimi 2022 boyunca devam edecek. Sanayi ortaklarımız devam eden kontratlarını icra edecekler. F-35 programı bu noktada, maliyetli, düzen bozucu ve gereksiz sözleşme fesihlerinden kaçınmaya çalıştı” demişti.