Fransız siyaset bilimci Saint-Prot, ülkesinin Hafter’i desteklemesini ‘saçmalık’ şeklinde niteleyerek, “Fransa Türkiye’yi ana düşman ilân etti, oyun dışı kaldı. Hafter tehlikeli biri. Fransız hükümetinin dış politikası yok. Fransa, siyasetini tamamen değiştirmeli ve Ankara’ya yaklaşmalı” dedi. Saint-Prot'un Macron'a yönelik eleştirisinin ardından bir eleştiri de ABD Başkanı Donald Trump'tan geldi. Trump'ın 17 ay boyunca Ulusal Güvenlik Danışmanlığı’nı yapan John Bolton kaleme aldığı kitapta Başkan Trump'ın Macron'a yönelik “Dokunduğu herşey boka sarıyor” ifadesini kullandığı belirtildi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Akdeniz ve Libya’da Türkiye’yi karşısına alan politikasına içeriden oldukça sert eleştiriler yükseliyor. Paris Jeopolotik Araştırmaları Merkezi Genel Direktörü Charles Saint-Prot, Libya’nın doğusundaki terör örgütü lideri Hafter’i tehlikeli biri olarak nitelendirerek, “Fransa, Libya hususunda kendini izole etti. Fransa’nın Hafter’i desteklemesi saçmalık. Üstelik Hafter oyun dışı kaldı” dedi. “Hatfer’i desteklemenin hiçbir anlamı yok. Hafter tehlikeli biri. Fransız hükümetinin dış politikası yok. (Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel) Macron ve (Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves) Le Drian dış politika anlamında bir şey bilmiyor. Fransa’nın Hafter’i desteklemesi hatadır. Ayrıca Hafter oyun dışı kaldı” ifadelerini kullanan Saint-Prot, Fransa’nın Libya konusundaki politikasını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı.
Ankara’ya yaklaşmalı
Fransa’nın Libya’da artık politikasını değiştirmesi gerektiğini vurgulayan Saint-Prot, “Sadece (Libya Başbakanı Fayiz) es-Serrac’a destek vermeli. İnsan haklarına bağlı olduğunu söyleyen Fransa, Libya’da bulunan toplu mezarları gözönünde bulundurmalı. Fransa siyasetini tamamen değiştirmeli ve Ankara’ya yaklaşmalı. Türkiye’ye karşı savaş açmanın anlamı yok” diye konuştu.
Akdeniz’de önemli güç
Türkiye’nin Akdeniz’de bir güç olduğunu vurgulayan Saint-Prot, Fransa’nın Türkiye karşıtı siyaset izlemesine ilişkin, “Siyaset böyle yapılmaz. Fransa oyun dışı kaldı, bunu istemiyor ama yanlış yolda yürüyor. Fransa Türkiye’yi ana düşman olarak ilan etti. Bu hatadır. Türkiye’nin Libya’ya müdahale etmesi için Rusya ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) daha çok gerekçeleri var. Rusya ve BAE yerel güç değil. İstesek de istemesek de Türkiye Akdeniz’de ve yerelde bir güçtür” değerlendirmesini yaptı.
Amatör siyaset
Saint Prot, Fransa’nın ideolojiler tarafından yönetilmesinden endişe ettiğini söyledi. “Fransa Libya hususunda kendini izole etti. Fransa’nın Hafter’i desteklemesi saçmalık. Üstelik Hafter oyun dışı kaldı. Fransız siyasetinde tutarsızlık var. Asıl sorun da Fransa Türkiye’nin Libya’ya müdahale etmesini istemiyordu. Bu da normal değil. Fransa’nın bu tavrını anlamıyorum. Türkiye hedef alınmamalı” diyen Saint-Prot, Macron ve hükümetin birçok alanda yaşanan krizleri “amatörce” yönettiğini belirtti. Saint-Prot, “Hafter’in bittiği kanıtlandı ve iyi oldu çünkü Hafter siyasi çözümü sistematik olarak reddederek kriz şiddetlendirmekten başka bir şey yapmadı.” şeklinde konuştu.
Trump’tan manidar Macron yorumu
Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump’ın 17 ay Ulusal Güvenlik Danışmanlığı’nı yapan John Bolton’un, yeni çıkan kitabında, Trump’ın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la ilgili ifadeleri geniş yankı buldu. Bolton’un “Olayın Gerçekleştiği Oda” adıyla piyasa sürülen kitabında, Trump’ın Macron için “Dokunduğu herşey boka sarıyor” ifadesini kullandığı belirtildi.
Utanmaz Macron
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron önceki gün yaptığı açıklamayla Paris’in Libya’da düştüğü hatayı devam ettirmekte ısrarcı olduğunu kanıtladı. Elysee Sarayı’nda Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ile görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısında konuşan Macron, NATO müttefiki Türkiye’yi açık hedef alan konuşmasıyla, çarpık dış politikasını bir kez daha açığa vurdu. Macron’un, “(Libya’da) Yabancı müdahaleler sona ermeli. Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip) Erdoğan’a açık şekilde söyleme fırsatı buldum. Türkiye’nin Libya’da tehlikeli oyun oynadığını ve bu oyunun Berlin Konferansı’nda verdiği taahhütlere aykırı olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullªnması, Hafter’in yenilgiye uğraması sonrası Fransa’nın paniklediği yorumlarına neden oldu. Macron’un Libya meselesinde meşru hükümetten yana tavır alan Tunus’a 350 milyon euro borç vereceklerini belirtmesi de dikkatlerden kaçmadı.
Akıl tutulması
Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Türkiye’yi hedef alan açıklamaları sert bir dille kınandı. Açıklamada “Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un, ülkemizin ilgili BM kararları çerçevesinde ve talebi doğrultusunda Libya’nın meşru hükümetine verdiği desteği ‘tehlikeli bir oyun’ olarak tanımlaması ancak akıl tutulmasıyla izah edilebilir” ifadeleri kullanıldı. “Yıllardır gayrimeşru yapılara verdiği destek nedeniyle Fransa’nın, Libya’nın kaosa sürüklenmesinde önemli sorumluluğu bulunmakta, bu bakımdan Libya’da esas tehlikeli oyunu Fransa oynamaktadır” hatırlatması yapılan açıklamada “Fransa’nın Libya’ya müdahale tehdidinde bulunan darbeci Hafter destekçisi Mısır’a karşı sessizliği de gözden kaçmamaktadır” değerlendirmesi yapıldı. Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında “Doğu Akdeniz’de kıyısı olmayan Fransa’nın sahildar bir ülke gibi davranmasının kendisine bölge konularında karar verme yetkisi tanımadığını artık anlaması gerekmektedir.” hatırlatması da yapıldı.
Sömürgecilik dönemi sona erdi
- AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Hafter’in Libya halkı karşısında gerilemesi sonrasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan sözde açıklamalarının artması tesadüf değildir” ifadelerini kullandı. Çelik, Twitter’dan yaptığı açıklamada, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Libya ve Akdeniz konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye’yi hedef alan açıklamalarının asla kabul edilemez olduğunu belirtti. Fransa’nın Libya’da ve Akdeniz’de istikrarsızlığı teşvik eden politikaların destekçisi durumunda olduğuna dikkati çeken Çelik, Türkiye’nin Libya’da uluslararası meşruiyete sahip yönetimin talebi doğrultusunda ülkenin halkına destek verdiğini anımsattı. Çelik, Fransa’nın darbeci Hafter ve milislerine arka çıktığını, hatırlatarak, “Libya’nın geleceğine Fransa değil Libya halkı karar verecektir. Cumhurbaşkanımız, Libya halkının meşru iradesini desteklemektedir. Sömürgecilerin Afrika’da elini kolunu sallayarak gezdiği dönemler geride kalmıştır” değerlendirmesini yaptı.