15 Temmuz gecesi yaşanan darbe kalkışmasının arkasında yer alan ABD, darbecilere verdiği desteği gizlemeye çalıştı. Ancak Yeni Şafak gazetesi ilk günden itibaren bu ihanetin arkasında ABD olduğunu kanıtlarıyla birlikte ortaya koydu.
kendini yalanladı
16 Temmuz günü Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, “ABD, Erdoğan'ı öldürmeye çalıştı!” başlıklı yazısında ABD'nin darbe kalkışmasındaki rolünü ortaya koydu. Karagül'ün yazısı, ABD yönetiminde büyük rahatsızlık uyandırdı. Beyaz Saray sözcüsü Mark Toner yaptığı açıklamada Yeni Şafak'ın gündeme getirdiği konuyla ilgili “Açıkça bu iddiaları reddediyoruz” dese de ABD yönetimi daha sonraki günlerde kendi kendini yalanladı.
Karagül'ün yazdığı yazı Amerikan medyasında büyük yankı uyandırırken, Beyaz Saray sözcüsü Mark Toner ve ABD Dışişleri yazıyla ilgili açıklama yaptı. Yazıya yer veren Washington Post gazetesi de, metinden bölümler paylaşarak İbrahim Karagül'ü hedef göstermişti.
ABD Başkanı Obama da basın toplantısında Yeni Şafak'ın gündeme getirdiği konuyla ilgili sorulan soruya, “Darbe girişimiyle ilgimiz olduğu yönündeki iddialar asılsızdır” dedi. Ancak Beyaz Saray, Pentagon, CIA ve medya çevrelerinden gelen açıklamalar darbe kalkışmasının arkasında ABD'nin parmağı olduğunu kanıtlıyor.
Yeni Şafak gazetesi 18 Temmuz günü yayınladığı haberde FETÖ'nün üniformalı teröristlerinden Tuğgenaral Hasan Polat'ın darbe öncesinde İncirlik'te Amerikalılarla 12 kez görüştüğünü ortaya çıkardı. 15 Temmuz'da ise Malatya'ya inen 8 kargo uçağındaki silah ve bombalar İncirlik'ten alındı. Cuntacıların komuta merkezlerinin de İncirlik olduğu ortaya çıktı.
Yeni Şafak gazetesinin ulaştığı bir diğer bilgi ise darbecileri organize eden ekibin başında yer alan eski ISAF Komutanı ABD'li John F. Campbell öncülüğünde 8.5 ay süren hazırlık sürecinde ABD'li yetkililerin İncirlik'te kapasite artırımı ve PYD bölgesine sıfır noktada askeri üs sözü aldığı ortaya çıktı. Afganistan'da konuşlu bulunan ISAF Türk birliklerinin komutanlığını yapan FETÖ'cü iki general ihaneti organize eden Campbell ile uzun süre birlikte çalışmıştı. Yeni Şafak gazetesinin ulaştığı bilgilere göre darbecilerin Cumhurbaşkanının yerinin tespit edememesi halinde Amerikalılardan yer tespiti ve net konum tespiti ile ilgili olarak yardım alınacaktı.
CIA'e yakınlığı ile bilinen ve 'Gölge CIA' olarak anılan düşünce kuruluşu Stratfor darbe girişiminin gerçekleştiği gece, sosyal medya hesapları üzerinden darbe kalkışmasının propagandasını yaparak “Erdoğan, Almanya'dan sığınma talebinde bulundu”, “Askerler yönetimi ele geçirerek kontrolü sağladı” gibi sansasyonel açıklamalarla darbeye destek verdi. “Darbe kalkışmasının arkasında kim var?” sorusuna en net yanıtı veren ABD eski Dışişleri Bakanı Colin Powell'in Özel Kalem Müdürü olan Lawrence Wilkerson, Wilkerson, CIA Direktörü John Brennan'ı işaret etti. CIA Başkanı John Brennan'a ise darbeyi bilip bilmedikleri sorulduğunda, Brennan: “Erdoğan karşıtlığından haberdardık” diyerek CIA'in darbe kalkışmasından haberdar olduğunu açık etti.
Ortadoğu'daki ABD operasyonlarını yöneten CENTCOM'un komutanı General Votel ise darbe kalkışmasının arkasındaki gücün ABD olduğu iddialarına en net cevabı veren isim oldu. General Votle yaptığı açıklmada, “ABD'nin Türk ordusundaki yakın müttefikleri tutuklandı” ifadelerini kullanarak FETÖ'cü darbecilerle yakın çalıştıklarını açıkladı. Votel, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin başarısız olmasının ardından ikili ilişkiler adına 'endişeli' olduklarını belirtti.
Yeni Şafak, milletin direnişi sonucu püskürtülen darbe kalkışmasının planlama aşamasında birçok ABD'li yetkilinin ve generalin parmağı olduğunu ortaya koyarak, ABD yönetiminin hedefi oldu. Yeni Şafak 15 Temmuz sonrasında da “İncirlik'te ABD ile 12 sır buluşma”, “İşte CIA'nın rolü”, “Darbenin komuta merkezi İncirlik”, “Darbeyi bu adam yönetti: ABD'li General Campbell”, “ABD'ye askeri üs sözü verilmiş”, “Campbell'ın Türk ekibi”, “Erdoğan'ın yerini ABD bildirecekti” haberleri ile ABD'nin darbe kalkışmasındaki rolünü tüm kamuoyuna ifşa etti.