Güney Asya ülkesi Filipinler'de yarım asırdan uzun süredir devam eden ve yüz binlerce kişinin ölümüne neden olan Moro sorununda, 21 Ocak'ta yapılacak referandum hayati önem taşıyor.
Filipinlerde hükümetin saldırıları ve etnik temizliğe kadar giden çatışmaların ardından varılan ateşkes ve barış anlaşması süreci ile Bangsamoro Müslümanları 1946'dan bu yana ilk kez kendi bölgeleri Bangsamoro'da kapsamlı özerk yönetimlerini kuracak.
Devlet Başkanı Rodrigo Duterte’nin onayladığı Bangsamoro Organik Yasasının (BOL) belgesini temmuz ayında başkent Manila’daki sarayı Malacanang’da Morolara teslim edilmesiyle başlayan süreç halk oylamasıyla önemli bir aşamaya geçecek.
5 soruda Bangsamoro Müslümanlarına kapsamlı özerklik sağlayan süreç şöyle gelişti:
Morolar, 1946'da ABD sömürge yönetimi tarafından Hıristiyan Filipinler idaresine bırakılınca bağımsızlıklarını kaybetti. Moro halkı sonrasında bağımsızlıklarını yeniden elde etmek için siyasi müzakere yollarını kullanmaya başladı.
Bölgede Müslüman halkı hedef alan saldırıların etnik temizliğe dönüşmesi, Moroların kendilerini savunmak ve düzenli ordulara karşı mücadele etmek amacıyla 1970'lerde Moro Ulusal Kurtuluş Cephesi'ni (MUKC), daha sonra ise Moro İslami Kurtuluş Cephesi'ni (MİKC) kurarak silahlı mücadele kararı almasına neden oldu.
Filipinler devleti ile Bangsamoro Müslümanları arasında 40 yılı aşkın süre devam eden çatışmalarda 5 milyon Müslümanın yaşadığı Mindanao'da yüzbinlerce kişi hayatını kaybetti, 2 milyon kişi mülteci durumuna düştü.
Taraflar arasında 1997 yılında ateşkes görüşmeleri başladı. 2012 yılında ise barış müzakerelerinin başlamasıyla beraber hükümet ile MİKC arasında ateşkes ilan edildi. MİKC, Malezya'nın arabuluculuğunda yapılan görüşmelerde Mindanao'da bağımsız bir devlet kurma hedefinden vazgeçti. 12 bin silahlı üyesi bulunan MİKC ile Mindanao'da 2016'ya kadar, Bangsamoro adlı yeni bir özerk bölge oluşturulmasında mutabakata varıldı.
Barış görüşmeleri, Filipinler’de 2016 yılında yapılan devlet başkanlığı seçimini, 22 yıl Davao kentinin belediye başkanlığını yürüten Rodrigo Duterte'nin kazanmasıyla ivme kazandı. Duterte, seçim kampanyalarındaki barış ve çatışma ortamının sonlandırılması vaadlerini seçildikten sonra da tekrarladı.
MİKC, 2017'de hükümet ile vardıkları barış anlaşması kapsamında hazırladıkları yeni Bangsamoro Temel Yasa Tasarısı'nı Devlet Başkanı Duterte'ye sundu.
Filipinler'de Kongre, mayıs ayında Müslüman nüfusun yoğun yaşadığı Mindanao eyaletinin bazı yerleri ve çevresindeki adalara özerklik tanınmasını öngören Bangsamoro Temel Yasası'nı onayladı.
Senato ve Temsilciler Meclisi'nden geçerek Duterte'nin imzasına gönderilen yasayla Müslüman nüfusun yoğun yaşadığı Mindanao eyaletinin bazı bölgeleri ve çevresindeki adalara kapsamlı özerklik tanınacak.
Yasanın kabul edilmesinden en geç 150 gün içinde özerk bölgeyi ilgilendiren bölgelerde bir referandum yapılacak.
Çoğunluğunu Moro İslami Kurtuluş Cephesi’nden oluşacak 80 kişilik bir meclis, başbakanını da kendi içinden seçecek.
Morolar yerel idareyi aldıkları zaman Moro İslami Kurtuluş Cephesi’nin (MİKC) yüzde 30'u silahlarını bırakacak ve sivil hayata döndürülecek. Seçilen yönetim 2022 yılına kadar bölge idaresini yürütecek ve silahlı grup da silahlarını tamamen bırakmış olacak.
MİKC de bir sivil yapıya dönüşerek siyasi bir parti olarak faaliyetini sürdürebilecek. Süreçte en son adım ise iki tarafın görüşmelerini yürüten başkanların, meclis başkanının ve Moro Barış Süreci İzleme Heyeti'nin olduğu bir toplantı yapılarak, "süreç tamamlanmıştır" kararının çıkmasıyla gerçekleşecek.
BOL ile bölge Müslümanlarının hukuki ve ekonomik kazanımları artacak. Hükümetinin kurulması ve bölgede dini özgürlükler konusunda bağımsız olarak İslam hukukunun uygulanacağı mahkemeler açılacak.
Bölgedeki idari yetkiler Manila hükümetinde kalmayarak Bangsamoro hükümetine devredilecek. Ayrıca, eski Moro Ulusal Kurtuluş Cephesi (MUKC) ve MİKC kolluk kuvvetlerine katılabilecek.