Türkiye'nin 24 Ağustos'ta başlattığı Fırat Kalkanı Harekatının en kritik ayağı olan El Bab'a hakim olan Akil tepenin terör örgütü DEAŞ mensuplarından temizlenmesine yönelik yapılan operasyonlar, bölge için en önemli adım oldu.
20 Aralık'ı 21 Aralık'a bağlayan gece silah ve mühimmatlarını alan Türk askerlerinin hedefi, DEAŞ'ın üs haline getirdiği hastaneydi. El Bab’a hakim olan Akil tepesinde terör örgütü DAEŞ’le çıkan şiddetli çatışmada 16 Mehmetçik şehit oldu.
Terör örgütü DEAŞ'ta bu tepeyi savunma stratejisinin en önemli parçalarından biri olarak görüyordu. Tepeyi kaybetmek isteyemeyen örgüt, bölgeye çok sayıda mayın yerleştirmişti.
Mehmetçik, DEAŞ'ın sözde kalesini korumak üzere yerleştirdiği mayınlı tuzaklar, EYP'ler, dikenli telleri aşarak adım adım ilerledi. Baskına uğrayan DEAŞ militanlarının bir kısmı etkisiz hale getirilirken bir kısmı da kaçtı.
Saldırıda kolları ve bacaklarında yaralar ile kaburga kemiklerinde kırık oluşan Kırıkkaleli Uzman Onbaşı Niyazi Pekdoğan, bölgede yaşadıklarını anlattı.
“En fazla yapabildikleri, bombalı araç yolluyorlar. Onu da bir şekilde durdurarak imha ediyoruz. Çatışma olduğu haberi geldi. Biz de ek takviye olarak gittik. Çatışmada bayağı terörist öldürdük. El-Bab Hastanesini almıştık. Hastanenin duvarını siper almıştık. Yerin altındaki tünellerden çıktılar. Sürekli yer değiştiriyorlar. Ateş ediyorlar ancak kafaları gözükmüyor. Yer değiştirerek ateş ediyorlar. Biz de bu tünellerin birkaçını tespit ettik ve patlattık. Başka bir yerden daha çıktılar. Bölme yerleri varmış. Oradan çıkarak canlı bombalı araçla üzerimize doğru geldiler. O arada bomba patladı. Aracın içerisindeki çocuk korkuyordu ve erken patlattı, duvar üzerimize yıkıldı. Arkadaşlarımla duvarın altında kaldık.”
- Her yer çamur ve kan
- Operasyona katılan askerlerden biri ise yaşananları şöyle anlatmıştı;
- “Çok soğuktu hava. Kar yağmaya başladı. Zaten yaştık, çamurluyduk, ıslaktık, kanlıydık. Teröristler sustu bir ara. Onlar susunca biz de sustuk. Zaten tepeyi tutmuş, artık elimizde kalsın diye savunuyorduk. Bir de çok geniş, tüm alanı tutmak çok zor. Herkes bir yerde, çatışmalar devam ediyor. Özellikle az kişiyiz, zaten sızma yaptık, uçtayız, kalplerine saplanmışız, bir de sızma az kişiyle yapılır, hâlâ sızmanın o safhasındayız. Üstüne bir de her taraf ev, her evden ateş geliyor. Ortalık bir kez daha kızılca kıyamet. Bir de kar yağışı. Pus. Ve bir bombalı araç çıktı. Aramıza daldı. Sonra iki boğuk patlama daha.
El Bab, terör örgütü DAEŞ'in elinde iki yılı aşkın bir süre geçirdikten sonra Türkiye'nin sınır ötesi Fırat Kalkanı Harekâtı ile Mart 2017’de temizlendi. İlçedeki patlayıcı ve mayınların da temizlenmesiyle birçok El Bab sakini evlerine dönmeye başladı.
Suriye'de Rakka'dan sonra örgütün elinde bulunan en büyük ikinci kent olan El Bab'ın kontrol altına alınması örgütün bölgedeki etkisini yok etmek için en büyük adım oldu. Terör örgütü DEAŞ’tan kurtarılan El Bab’ın en stratejik noktası olan Akil Tepesi’ne, Türk ordusu üs kuruyor.
