Şüphesiz Allah, insanı boş yere yaratmadığı gibi, onu başı boş da bırakmamıştır. Onu ibadetle yükümlü kılmış, hayatı ve ölümü ile imtihana tabi tutmuştur.
İnsanın bu imtihanda başarılı olabilmesi, yaratılış gayesi olan kulluk görevini yapabilmesi, ilâhî azaptan kurtulup cennet nimetlerine nail olabilmesi; iman edip sâlih ameller işleyebilmesine; inkâr ve isyandan uzaklaşıp günahlardan sakınabilmesine bağlıdır.
Hz. Peygamber:“İnsanı mahveden yedi günahtan kaçının.(dedi) —Ey Allah’ın elçisi, bu yedi günah nedir? diye sorduklarında, Peygamberimiz: Allah’a ortak koşmak, efsûn(büyü) yapmak, Allah’ın öldürülmesini haram kıldığı bir kimseyi haksız yere öldürmek, yetim malı yemek, riba (faiz) yemek, düşmana hücum anında savaştan kaçmak, namuslu, kendi halinde mümin kadınlara zina iftirası yapmaktır.”(buhari)