Bingöl Ramazan imsakiyesi ve Bingöl iftar ve akşam ezan saati detaylarına aşağıdaki linklere tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Ramazan ayı bu yıl Mart ayında başlayacak. 23 Mart 2023 Perşembe günü Müslümanlar ilk oruçlarını tutacaklar. İlk oruç 23 Mart Perşembe günü tutulacak. İlk sahur ise 22 Mart’ı 23 Mart’a bağlayan gece imsak vaktine kadar yapılacak. 20 Nisan Perşembe günü son oruç tutulacak.
Ramazan Bayramı bu yıl 20 Nisan Perşembe Arife Günü'nün ardından 21-22-23 Nisan günlerinde idrak edilecek.
Akşam namazı 3 rekat farz ve 2 rekat sünnetten oluşmaktadır. Akşam namazı günün 4.vakit namazıdır.
Kamet getirilir.
Kalben niyet edilir.
Tekbir getirilir: İki elin avucu açık olarak baş parmakların kulak hizasına kalkacak şekilde eller kaldırılır ve "Allah'u Ekber" denir.
Sübhaneke okunur.
Euzü Besmele çekilir: "Euzubillahimineşşeytanirracim – Bismillahir rahmanir rahim" Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.
"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve İkinci rekat için ayağa kalkılır.
Besmele çekilir: "Bismillahir rahmanir rahim"
Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.
"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.
Ettehıyyatü okunur.
"Allah'u Ekber" denir ve Üçüncü rekat için ayağa kalkılır.
Besmele çekilir: "Bismillahir rahmanir rahim"
Fatiha okunur:
"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.
– Ettehıyyatü okunur.
– Salli ve Barik duaları okunur.
– Rabbena atina ve Rabbenağfirli duaları okunur.
Selam verilir. Önce sağa sonra ise sola selam vermek sureti ile selam verilir. Selam şöyle verilir. "Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah" denir.
"Allahümme entesselamü ve minkes selam tebarekte yazel celali vel ikram" dedikten sonra, sünneti kılmak için hemen ayağa kalkılır.
Kalben niyet edilir.
Tekbir getirilir: Eller kulak hizasına kadar kaldırılır ve "Allah'u Ekber" denir.
Sübhaneke okunur.
Euzü Besmele çekilir: "Euzubillahimineşşeytanirracim – Bismillahir rahmanir rahim" – Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.
"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve İkinci rekat için ayağa kalkılır.
Besmele çekilir: "Bismillahir rahmanir rahim"
Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.
"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.
– Ettehıyyatü okunur.
– Salli ve Barik duaları okunur.
– Rabbena atina ve Rabbenağfirli duaları okunur.
Selam verilir. Önce sağa sonra ise sola selam vermek sureti ile selam verilir. Selam şöyle verilir. "Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah" denir.
İslam dini, kişileri, güçleri nispetinde sorumlu tutmuş, güçlerini aşan veya sıkıntıya yol açan durumlarda kolaylaştırıcı hükümler getirmiştir. Aşağıdaki mazeretlere sahip kimselerin Ramazanda oruç tutmakla yükümlü olmayıp daha sonra kaza etmelerine veya yerine fidye vermelerine ruhsat tanınmıştır:
Yolculuk, Ramazan ayında oruç tutmamak için ruhsat olarak kabul edilmiştir. Yolculuk esnasında tutulmayan oruçlar, daha sonra kaza edilir. Kur'an'da "Ey inananlar! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allâh'a karşı gelmekten sakınasınız diye, size de sayılı günlerde farz kılındı. İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler, bir düşkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa, o iyilik kendisinedir. Eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha iyidir." buyurulmaktadır. (Bakara, 2/183-184). Geceden oruç tutmaya niyetlenip de gündüzleyin yolculuğa çıkmak zorunda olan kimse yolculukta zorluk çekerse, daha sonra kaza etmek üzere orucunu bozabilir. Ancak orucunu tamamlaması daha uygundur. Hz. Peygamber, Mekke'nin fethi için sefere çıktığında oruçlu iken, Kedîd denilen yere varınca orucunu bozmuştur. (Buharî, "Savm", 34; Müslim, "Sıyam", 15) Bu uygulama, sefere çıkınca orucun bozulabileceğini göstermektedir.
Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile, hastalığı sebebiyle oruç tutmakta zorlanan kişilerin Ramazan ayında oruç tutmayıp, iyileştikten sonra bunları kaza etmelerine izin verilmiştir. Yukarıda zikredilen âyet buna işaret etmektedir. Uzman bir hekim tarafından oruç tutması hâlinde hasta olacağı bildirilen kimse de hasta hükmündedir.
Oruç tutmaları kendilerine veya çocuklarına zarar vermesi hâlinde, hamile kadınlar oruçlarını tutmayabilirler. Emzikli kadınlar da, sütlerinin kesilmesi ve çocuklarının zarar görebileceği durumlarda oruç tutmayabilirler. Hz. Peygamber buna müsaade etmiştir (Nesâî, "Sıyam", 50-51).
Oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkan kimse, orucunu tutmayabilir. Bu durumda olanlar, izinli olduğu günler veya uygun zamanlarda tutamadıkları oruçları kaza ederler. Bir zorunluluk olarak, ağır işlerde çalışmak zorunda olan kişiler oruçlu olarak çalıştıkları takdirde sağlıkları risk altında kalacaksa, Ramazan ayında tutamadıkları oruçlarını uygun bir zamanda kaza ederler.
Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler, oruç yerine fidye verebilirler. Bakara sûresinin 184. âyetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, oruç tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.