Üç haneliden tek haneli döneme: Enflasyon

Yeni Şafak
11:077/08/2017, Pazartesi
G: 8/08/2017, Salı
Yeni Şafak
Enflasyon sepeti: İçinde bir takım mal ve hizmet kalemlerinin enflasyon tespitinde kullanılmak üzere bulunduğu sepet.
Enflasyon sepeti: İçinde bir takım mal ve hizmet kalemlerinin enflasyon tespitinde kullanılmak üzere bulunduğu sepet.

Üç haneli enflasyon yılları geride kaldı. Temmuz ayında enflasyon tek hanede geldi. Uzmanlar, enflasyonun daha da düşeceğini tahmin ederken vatandaşlar, "Enflasyon nedir? Enflasyon yükselirse ya da düşerse ne olur?" sorularının yanıtlarını merak ediyor. İşte merak edilenler bilgi kartımızda.

Hükümetin 15 yıllık dönemde en önemli başarısı 2002'de yüzde 30'a dayanan enflasyonu yüzde 9'lara indirmesi oldu. Bu kadar konuşulan enflasyonla ilgili vatandaşın da merakı enflasyonun ne olduğu, getiri ya da götürülerinin olup olmadığı, son 20 yıllık enflasyon rakamları yönünde oldu. İşte enflasyonla ilgili en merak edilen noktalar.


Enflasyon nedir?


İktisat okuyan her öğrencinin enflasyonla ilgili öğrendiği,
M.
Friedman
’ın
"Enflasyon her durumda ve her zaman parasal bir olgudur"
cümlesidir. Bunu doğrular nitelikte de enflasyon
mal, ürün ya da hizmetlerin fiyatlarının
etkili bir biçimde devamlı
yükselmesi,
milli paranın sürekli değer kaybetmesi
ve böylece
vatandaşların satın alma gücünü yitirmesi
anlamına geliyor. Yani Friedman’ın cümlesinin ne kadar haklı olduğu enflasyonun tanımından da görülebiliyor.

Enflasyon,
fiyatlar genel düzeyindeki devamlı bir artış sürecinin yanında
paranın değerindeki sürekli bir düşmeyi
de ifade ediyor.
Yüksek enflasyon ekonominin sorunlarının artmasına ve ekonominin bozulmasına
neden olabiliyor. Aynı şekilde düşük enflasyon ekonominin düzelmesi anlamına geliyor.


Enflasyonun türleri

-
Talep enflasyonu: D
aha fazla mal ve hizmet talep edilmesine
ve
fiyatların artmasına talep enflasyonu
deniyor. Buna bir örnek vermek gerekirse, domates yaz mevsiminde tezgahlarda yerini bulur. Vatandaşlar da mevsiminde ürün tüketebilmek için çok yoğun talep oluşturursa, domatesin fiyatı artar. Burada bir talep enflasyonu oluşur. Veya yaz tatilinde, bayram tatillerinde birçok kişi tatile ya da memleketine gitmek ister. Bu süreçte uçak ve otobüs biletleri yüksek talep görür. Bu durumda bilet fiyatları yükselir. Bu da bir talep enflasyonudur. Bunlar gibi üretilen
mal ve hizmetler,
tüketici talebini karşılayamadığı zaman
talep artışından dolayı fiyatlar artar.
Talep enflasyonu
üretimi artırıcı tedbirler
veya
toplam talebi azaltıcı tedbirler
alınarak
çözümlenebilir.
- Maliyet enflasyonu:
Herhangi bir nedenle
üretimde kullanılan kaynakların fiyat artışları, üretim maliyetlerinin yükselmesine,
maliyetlerin artması ürün
fiyatlarında artışa
neden olur. Bu da maliyet enflasyonunu oluşturur. Örneğin,
domates
üretilen bir yerde o yıl çok yağmur yağmıştır. Domatesler de bundan etkilenmiştir. Çiftçinin belki de bu domatesleri yeniden ekmesi, yeniden topraktan oluşmasını bekler. Bunu yaparken de ekstra malzemeler kullanabilir. İşte bu durumda domatesin üretim maliyeti yükselir, çiftçinin, satış rakamı da artmış olur. Mayıs döneminde domates sezonu açıldığında fiyatının 12 liraya kadar çıktığına şahit olduk.
Domatesin fiyat yükselişinin
sebebini sorduğumuz tarım uzmanı Ali Ekber Yıldırım, "O dönemde
sera ile tarla domatesi
arasında bir geçiş dönemi yaşandı. Her yıl bu dönemde fiyatlar yükselir. Tarla domatesi daha çıkmamış oluyor. Serada da yeterince üretim olmuyor. Mayıs’ın ikinci yarısından itibaren tarla domatesi çıkmaya başlar. Fiyatlar ucuzlar" diyor.

Bu da maliyet enflasyonuna bir örnek olabilir.

Fiyat artışları toplam talebin azalmasına neden olur.
Talep düşüşü piyasalarda durgunluğu getirir
.
Maliyet enflasyonu
genellikle
ithalatı yüksek ülkelerde
görülür.

TÜFE ve ÜFE nedir?

Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE)
,
gıda, ulaşım, konaklama, sağlık ve haberleşme gibi malları ve hizmetleri
içeren bir tüketici sepetindeki
fiyat değişimlerini ölçen
endeks anlamında. Önceden belirlenmiş ürün sepetindeki her bir ürün için
fiyat değişiklikleri ve ortalamaları
hesaplanır. Yani TÜFE,

daha önce satın alınmış bir malın - hizmetin , daha sonra ki bir tarihteki fiyatı ile karşılaştırılmasına yarar. Örneğin domatesin 7 Ağustos'taki fiyatı 8 liraysa, 7 Eylül'deki fiyatı ile karşılaştırılır ve ortalaması hesaplanır.

Üretici Fiyatları Endeksi
nin kısaltması olan
ÜFE
,
toptan satış fiyatlarındaki değişimleri aylık
olarak ölçen göstergedir. Belli bir dönem içinde üretime söz konusu olan ve
yurt içinde satışa sunulan malların, üretici fiyat değişimlerini
gösterir. Domates üretiminin maliyeti 7 Ağustos'ta 3 liraysa, 7 Eylül'de üretim maliyetine tekrar bakılır ve ÜFE hesaplanır. ÜFE verilerinde yaşanan artış, hisse senedi ve tahvil piyasalarında düşüşe neden olur. Çünkü
ÜFE ile faiz oranları birbirine çoğu zaman eş yönlü
dür. Bu nedenle
faiz oranlarının artması, doların değer kazanacağına
işaret eder.

Enflasyonun sonuçları

Hızlı gerçekleşen
fiyat artışları
t
üketiciyi ihtiyaçlarını karşılamaktan, üreticiyi de elde edeceği kazançtan mahrum
etmektedir. Tüketicinin
alacağı ürün fiyatları artarken, geliri düşer.

Örneğin bir kişi, aylık bin 500 lira maaş alıyordur. Bu maaşla ev kirası olarak 500 lira ödüyordur. Kişinin elinde kirayı ödeyince bin lira kalır. Faturalarla, vergilerle birlikte 500 lira daha harcasa elinde toplam 500 lira kalır. 500 lira mutfak masrafı için kenara ayırmış olabilir. Bu kişi her hafta 2 kilo domates yese, domatesin kilosu da 3 lira olsa her hafta domatese 6 lira harcar. Bu da ayda 24 lira eder. Ama domatesin fiyatı artıp kilosu 8 liraya çıkarsa bu kişi ayda 64 lira domatese ödemek zorunda kalır. Dolayısıyla bu kişi domatesi haftada bir kiloya indirir ya da hiç almaz. Bu durumda tüketici ihtiyacını karşılayamaz, üreten kişi de elindeki ürünü satamadığı için para kazanamaz. Bu da enflasyonun olumsuz bir sonucu olur.

Tüketicinin görevleri

- Gelir ve gider dengesi sağlanmalı, aşırı ve gösterişe yönelik tüketime gidilmemeli.
(Bir kişi bin 500 lira maaş alıyorsa, kredi kartı varsa 2 bin liralık harcama yapmamalı.)
- Bilinçli tüketici olmalı, doğru ve verimli alış veriş kurallarına uyulmalı
(Evde ihtiyaç olan şeyler alınmalı. Bebek olmayan eve bebek maması alınması doğru ve verimli bir alışveriş olmayabilir. Veya 200 ml kutu sütler 1,5 lira olsa. 6 tanesi bir kilo 200 gram eder, fiyatı da 9 lira eder. Ama bir kiloluk kutu süt 2 liraysa bir litrelik sütü almak daha makul olabilir. )
- Tasarruflarını artırmaya çalışmalı
(Hemen hemen herkes bunu uygulamalı.
Örneğin her gün bir çay bahçesine gidip, 3 liraya bir çay içen bir kişi düşünelim. Dışarıda günde 4 çay tüketse 12 lira eder. Haftada çay masrafı 84 liraya çıkar. Bu da aylık 336 liraya denk gelir. Her gün değil de haftada 2 gün çay içse ayda 96 liraya denk gelir. Bu kişi sadece çaydan 240 lira tasarruf eder.)

Enflasyonun etkileri

-
Satın alma gücünde zayıflamalar
meydana gelir.
(Tüketici ihtiyacını karşılayamaz, hayat standartı düşer. Her zaman A marka ürünlerden Ayşe Teyze, fiyat yüksekliğinden dolayı sevdiği ürünü alamaz)
-
Enflasyondan
genellikle
dar ve sabit gelirliler zarar
görür. Çünkü gelirlerinin
yükselen fiyat düzeyine intibak etmesi
zordur.
Bir kilo kıyma alan Ahmet Ağabey, kıymanın kilosu yükselince onu alamaz.
Buna karşılık
enflasyon borçlular için avantajlıdır. Çünkü paranın değeri düştüğü için borçlarını daha kolaylıkla ödeyebilirler.
-
Enflasyon
devam ettiği sürece herkes
değeri günden güne düşmekte olan parayı elden çıkarmak
ister.
(Hanımlar milli para birimiyle gün yapmak yerine, dolar ya da altın günü yapar ki paranın değeri düştüğü için bu ürünler daha ucuzdur)
Bunun için çeşitli yollarla yatırımlara aşırı bir talep olur. Bu da paranın tedavül sürati arttırarak para değerinin düşmesine sebep olur.
- Enflasyon,
dış ödemeler dengesini
de sarsar.
Sermayeler; para değerinin sağlam olduğu para birimlerine
yönelir.
(Milli para değil döviz tercih edilir)
- Paranın değeri düştüğü için
borçlarını daha kolaylıkla ödeyebilen borçlular şanslıdır.
(100 dolar borcu olan vatandaş, bugün 352 liradan borcunu ödeyebilir ama bir ay sonra dolar düşüp, doların TL karşılığı 322 lira olursa borçlu borcunu kolay öder- 30 lira da cebine kalır) Bu konuda en çok yaralananlar alacaklılardır. Çünkü alacaklarını bir nebze de olsa tahsil etmiş olurlar.

Yıllara göre enflasyon

Üç haneli dönemleri yaşayan Türkiye, 2002'den sonraki dönemde tek haneli enflasyon dönemine girdi. Görevi 2002 sonunda devralan hükümetin, ilk önem verdiği konu enflasyonun düşürülmesi; emeklinin memurun ve işçinin enflasyona ezdirilmemesiydi. Yıllara göre, rakamlara bakıldığında bu yönde bir politika izlendiğini görebilirsiniz.


Enflasyon yüzde 5 olur mu?

Türkiye'nin
30-40 yıl
boyunca
çift haneli
, zaman zaman
üç haneli enflasyon
dönemlerini yaşadığını anlatan
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek,
"
Enflasyon
gelecek sene
yüzde 7'nin altına inene
kadar, sonraki dönemde
yüzde 5-7 aralığıyla
tutarlı olacak şekilde devam ettirilecek.
Gıda Komitesinde
çok ciddi çalışmalar yaptık, kararlar aldık ve uygulamaya koyduk.
Gıda fiyatlarındaki
gerek
volatilite
(bir yatırım aracının fiyatındaki değişim) olsun, gerekse
gıdanın katkısı
anlamında son dönemdeki
yaş meyve sebze
kaynaklı bir şok olsun, bunlar hakikaten önemli
risk alanları ve bizim çözüm üretmemiz gereken alanlar"
diyor.

Temmuz'da tek hanede

Yıllık enflasyon temmuz ayında yüzde 10.9'dan yüzde 9.79 seviyesine indi. Böylece yıllık TÜFE, 6 ay sonra yeniden tek haneyi görmüş oldu.


Enflasyon için ne yapılmalı?

Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Başdanışmanı ve Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Hatice Karahan manşet enflasyonun Temmuz’da yeniden tek haneye gerilediğini yine de Merkez Bankası’nın para politikasındaki sıkı duruşu koruması gerektiğini söylemişti. Karahan, 4 Ağustos 2017 tarihli Yeni Şafak Gazetesi'nde de enflasyon için "Gıda fiyatları, frene bassa da halen çözülmeyi bekleyen başlı başına bir sorun olarak önümüzde durmayı sürdürüyor ki bu hafta TCMB’nin yayımladığı Enflasyon Raporu’nda da belirtildiği gibi, bu alandaki mücadelede çok araçlı bir tedbir setine ihtiyacımız var" şeklinde yazmıştı.



#Enflasyon
#Enflasyon nedir
#Enflasyon çeşitleri
#Yıllara göre enflasyon
#Temmuz
#Mehmet Şimşek
#Maliyet enflasyonu
#Talep enflasyonu
#Merkez Bankası
#Enflasyon önlemleri
#Tüketici
#TÜFE
#ÜFE