* s.aleyküm, hocam benim bir sorum olacak. Ben basur hastasıyım. Zaman zaman basurumda kanama oluyor, bu da iç çamaşırımı kirletiyor. Günde beş vakit namaz kılan bir insanım. Özellikle iş yerinde çamaşır değiştirme gibi bir imkânımız olmuyor. Bu durumda ne yapmalıyım? İkinci bir sorun da, bazen ben kanamanın farkında olmadan namazımı eda ediyorum. Fakat sonra bakıyorum, çamaşırımda kan var. Bu durumda namazlarımı tekrar kılmalı mıyım? Kılmam gerekirse, ne kadarını kılmam lâzım? Çünkü kanamanın ne zaman olduğunu bilmiyorum. (Ramazan Karaçor/Memur)

Yaşadığınız sorunu bütün yalınlığı ve açıklığıyla dile getirdiğiniz için, size çok teşekkür ediyorum. Ayrıca, Allah şifa ve kolaylık versin dileğimi de iletmek istiyorum. Gerçekten pekçok kimsenin yaşadığı bir soruna, ibadet hayatımızın daha düzgün gitmesi için ışık tutma imkânı doğmuş olacak.

Abdest Tutma Özürlüler

Burnu, basuru, dişi veya yarası devamlı kanayan veya sıvı çıkaran kişilerin, abdesti bozan ve kısmen süreklilik gösteren bedenî bir takım rahatsızlıklarına fıkıh dilinde "özür" (mazeret) adı verilir. Bu durumlarla karşılaşmaksızın bir namaz vakti geçmeyen kimseler abdest tutma özürlü (sahib-i özür, ma'zûr) adını alır. Ancak sözkonusu özür, rahatsızlığın başlangıcında değil, bir farz namaz vakti aralıksız devam edince gerçekleşir. Özür sabit olduktan sonra, devamı için -daha sonraki her namaz vaktinde en az bir defa tekrar ederek- varlığı yeterlidir.

Bu ölçütler çerçevesinde, sizin de "abdest tutma özürlüler" arasında yer aldığınız ortaya çıkıyor. Ayrıca, bu hükümler Hanefilere göredir. Şafiîlere göre, kan akması zaten abdesti bozmaz. Dolayısıyla, bu sorununuza özgü olarak, Şafiîlerin görüşünü de dikkate almalısınız.

Abdest tutma özürlünün özrünü tedavi ettirmeye çalışması, özürlü yerini yıkaması ve güç yettiğince akıntıyı önleyen pamuk, sargı bezi vb. ile sarması şarttır. Bu konuda eksik ve kusurlu hareket edilmez, edilirse abdest bozulur.

Abdest Tutma Özürlülerin Namazı

Namazı dinin direği sayan İslâm dini, namaz kılacak kişilere pekçok kolaylık getirmiştir. İbadetlerin elbette en güzel şekilde yerine getirilmeleri gerekir. Ama önlenemeyen bazı rahatsızlıklar, ibadetlerin tam istendiği şekilde yerine getirilmesine imkân vermeyebilir. Bu gibi durumlarda dinimiz daima kolaylık ve hafiflik yolunu seçmiştir.

Abdest tutma özürlülerin namaz kılmalarıyla ilgili kolaylıkları, iki açıdan ele alabiliriz:

1) Özür Kabul Edilen Durum Bir Namaz Vakti İçin Abdesti Bozmaz: Abdest tutma özürlüler, "namaz vakti" ölçüt yapılarak, her namaz vakti için ayrı abdest alır. Kendisindeki özür halinin namaz kılarken ortaya çıkmasının abdesti bozmadığı var sayılır. Dolayısıyla aldığı abdestle o namaz vakti içinde dilediği kadar farz (beş vakit namaz, cuma, kaza namazı), vacip (vitir ve bayram) veya nafile (sünnet) namaz kılar. Her farz namaz için ayrıca abdest almak gerekmez. Bu kurala göre, namaz vaktinin çıkmasıyla, abdest tutma özürlünün abdesti geçerliliğini kaybederek bozulmuş olur; dolayısıyla yeni namaz vaktinde yeniden abdest alması gerekir.

2) Özür Kabul Edilen Durum Namazın Sıhhatine Engel Sayılmaz: Abdest tutma özürlüler için ikinci kolaylık, özrü sebebiyle üreyerek giysilerine bulaşan idrar, kan ve akıntı gibi normalde necis (maddî pislik bulaşmış) kabul edilen şeylerin, namazın sıhhatine engel olmamalarıdır. Aksi takdirde, neredeyse hiç ibadet edememe durumu ortaya çıkar ve namaz kılmak isteyip de kılamayan özür sahiplerine psikolojik sıkıntılar verir. Sözkonusu maddelerin çıkması sona ermişse, hemen temizlenmeleri ya da giysi değiştirmek gerekir.

Bütün bu açıklamalar çerçevesinde, kanamanın farkında olmadan kıldığınız namazları tekrar kılmanıza gerek yoktur.

Yüce Mevlâmız kolaylıklar versin ve namazlarınızı kabul buyursun.

VECDİ AKYÜZ

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan