Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Zekâtın Zamanı
ve Mülk Zekâtı
Ramazan ayı baştan sona rahmet, merhamet, yardımlaşma ve hayır hasenat duygularının yoğunlaştığı bir aydır. Zekât ve fitrenin ödenmesi bu ayla yakından bağlantılıdır. Zekât tercihan, fitre ise zorunlu olarak bu ayda ödenmektedir. Zekatın Ödenme Zamanı
Zekât, geniş vakit içinde ödenmesi gerekli bir farzdır. Ülkemizdeki uygulama daha çok ödeme zamanının Ramazan ayı olarak standartlaşması yolunda olmuştur. Bunun yanısıra, zekâtın her mükellefin kendi yıl başına göre ödenmesi de mümkündür. Ayrıca, zekâtın ödenme yerlerinden önemli bir bölümü meydana getiren fakirlerin ve diğer zekât ödeneceklerin lehine veya mükellefe kolaylık olarak senenin çeşitli aylarına da dağıtılabilir. Ama hayır ve dayanışma duygularının yoğunlaştığı Ramazan ayında zekât ödemek, her bakımdan daha uygudur. Nisap miktarında olan malın zekâtı, daha sene dolmadan, yani mükellefiyet haline gelmeden öne alınarak ödenebilir. Çünkü, zekâtın farz olma sebebi nisaba ulaşmak, bu konuda artık gerçekleşmiştir. Ayrıca, peşin ödeme, fakirler lehine davranmaktır. Fakat, nisab miktarında olmayan bir mal için zekâtın önceden ödenmesi caiz değildir. Öşür konusunda, ekinin bitmesi ve meyvaların ortaya çıkması şartıyla, peşin ödemeye izin verilir. Evlâ ve efdal olan, zekâtı zamanında ödemektir. Bir yarar, zaruret ve ihtiyaca bağlı olarak ödemeyi geciktirmek caizdir. Sebepsiz geciktirmek ise caiz olmaz. Mükellef bu durumda -mala başkasının hakkı karışmış olduğundan- günahkârdır.
Mülk Zekâtı
Malın zekâta tabi tutulabilmesi için gerekli şartlardan biri de artan, gelir ve kazanç sağlayan bir mal olmasıdır. Buna "nemâ" (artıcılık) denir. Zekâtın ifade ettiği anlam, büyümek ve artmaktır. Mal, artıcı, gelir ve kazanç sağlayıcı özellik taşımaması halinde zekâta tabi olmaz. Bakara: 2/219 ayetindeki "Afv" (fazlalık) tabiri de buna işaret etmektedir. Zekât gündeme gelirken, genelde altından veya paradan sözedildiği için, sadece onlar için zekât ödenirmiş gibi bir izlenim doğmaktadır. Nemâ kavramından da anlaşılabileceği gibi, gelir ve kazanç sağlayan her türlü altın, nakit para, hisse senedi, ticaret malı, hayvan sürüleri, ziraî gelir gibi şeyler için de zekât ödenir. Taşınmaz mülklerin bir kısmı, ticaret veya kira geliri elde etmek içindir. Dolayısıyla, onlar için de zekât ödenir. Tarım yapılan arazilerin, sadece elde edilen ürünleri için zekât (öşür) ödenir. Barınma amacı olan taşınmazlar ise, temel ihtiyaçlardan olduğu için zekâta konu olmazlar.
|
|
Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon Ramazan | Arşiv | Bilişim | Dizi |
© ALL RIGHTS RESERVED |