AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Bir devrimin ilk olgun meyvaları…

Türkiye için 2004 VE 2005 yılları tarih kayıtlarında önemli bir yer tutacak. Şüphe yok, önce 17 Aralık 2004 Kopenhag Zirve kararı. Ardından 3 Ekim 2005'te "Müzakere Çerçeve Belgesi"nin kabulü ve Türkiye'nin AB'yle tam üyelik müzakerelerine başlaması son yılların en önemli gelişmeleridir.

Bu gelişmeler bir yandan Türkiye'nin temel haklar ve özgürlükler, parlamentonun üstünlüğü, sivilleşme ve sivil haklar alanlarında en azından mevzuat düzeyinde son derece önemli bir sıçrama yaparak, geçmişle arasına büyük bir mesafe koyduğunu gösteriyor.

Diğer yandan aynı gelişme, tarihte ilk kez islam ve hristiyan medeniyetlerinin birlikte siyasi, toplumsal ve ekonomik bütün oluşturma iradesini ifade ediyor ve ettiği oranda yeni bir çığır açmayı da vaadediyor.

2005 sonunda gelinen bu nokta, elbet, 1999'da başlayan, 2002 sonrası hızlanan bir süreç, konjonktür ve iradenin sonucudur.

Bununla birlikte 2004 yılı, bu çerçevede çıkarılan 2 uyum paketi, 1 anayasa değişikliği paketi ile birlikte 29 yasaya tanıklık etmiştir.

Bu değişiklikler, kadın-erkek eşitliğinin vurgulanmasından, özerk kamu kurumlarındaki asker üyelerin görevlerinin son bulmasına, DGM'lerin tarihe karışmasına ve temel hak ve özgürlükler önündeki kimi kısıtlamaların kaldırılmasına, ceza hukukunun çağdaşlaştırılmasına kadar geniş bir alanı kapsamıştır.

Başka bir deyişle devlet-toplum ve devlet-birey ilişkilerinin demokratikleştirilmesi kadar, devlet yapısının sivilleşmesi ve hukuk kurullarına tabi kılınmasını ifade eden son önemli adımlar 2004 yılı içinde atılmıştır.

Bu gelişmelerin toplumsal açıdan önemli sonuçları olmuştur:

1. Toplumsal güven ve istikrar duygusu çatışma ve kriz korkusuna galebe çalmış, toplumsal ve siyasal iklim bu yönde değişmeye yüz tutmuştur.

2. Buna paralel olarak ülkenin son yıllarına egemen olan siyasi ve kültürel kutuplaşma erimeye başlamış, bürokrasiden, sivil kesime değin kutuplaşma aktörleri git gide marjinalleşmeye başlamıştır.

3. Değişim ve güven iklimi, siyasi iktidarın eylemler ve hizmetler üzerinden değerlendirilmeye başlaması gerek muhafazakar gerek katı laik kesimde zihniyet değişimi tutuşturmuştur, kimlik içi ve kimlik bireyleşme eğilimi hız kazanmıştır.

Benzer sonuçlar devlet ve siyaset alanında karşımıza çıkmıştır:

1. En önemli sonuç Türk siyasi sistemini karakterize eden siyasi iktidar-devlet iktidarı arasındaki suni ayrımın kırılmaya başlaması, siyasi alanın genişlemesi olmuştur. Kıbrıs Annan planı ve New York süreci, devlet alanına hapsedilmiş bir sorunun siyasi iktidar tarafından tekrar siyasi alana katılması, tartışmaya açılması ve konuda esnek politik adımlar atılmasını ifade ederek bu gelişmenin en önemli göstergesi olmuştur.

2. Bu çerçevede Silahlı Kuvvetler bünyesinde asker-sivil ilişkilerine ve askeri role ilişkin olarak "demokrasi merkezli" sıhhatli bir ayrışma yaşanmaya başlamış, bu gelişmeye Türkiye hemen ilk tanık olmuştur.

Önümüzdeki dönem bu gelişmelerin derinleşmesine tanıklık etmelidir ve edecektir…

Burada mesele, siyasi istikrarı koruyabilmek, bunun için rasyonel siyasi adımlara destek verebilmektir.

Umalım oyunun yeni kuralları, meclis içi ve meclis dışı muhalefeti zamanla kendi içine çeksin ve rekabet değişim çıtası etrafında olsun…


8 Ekim 2005
Cumartesi
 
ALİ BAYRAMOĞLU
ALİ BAYRAMOĞLU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
Ramazan | Arşiv | Bilişim | Dizi
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED