Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Tatsızlık
Fenerbahçe maçlara tatsız başlıyor (Derbi maçları hariç, onları da kazanamıyor ya, neyse). Mesela şu Rize maçı. Heyecansız, idealsiz, mecalsiz. Bitse de gitsek havasında. Oysa çok önemli maç bu. Lige kötü başlamış ve dört puan kaybetmişsin; bir de bu maçı kaybedersen yandı gülüm keten helva. Zaten Bay Daum'un bu takıma nasıl bir futbol oynattığı iki yıldır çözülmüş değil. Ama tatsız bir futbol olduğu, ite-kaka galibiyetler alındığı, rakiplerin daha kötü olması sebebi ile iki yıldır şampiyon olduğu meydanda. Avrupa'da başarılı olsun da görelim. Zaten bu yıl da başarı kazanamaz ise Bay Daum'un ısınan suyu kaynamaya başlayacak. (Daum giderse yerine Rıdvan Dilmen gelecek. Alın size bir kehanet). Daum gitsin, bu iş bitsin, diyorum. Türkiye'de 3. şampiyonluğu değil Avrupa'da başarı istiyorum. Galatasaraylı ve Beşiktaşlı dostlarım "Aman ha, gitmesin iyi adam" diye beni gaza getirmeye çalışıyor. Fenerbahçe'nin mesela Rize karşısında yıldızlardan kurulu bir ekip olduğu söylenebilir. İyi de nerde bu yıldızlar? Hava bulutlu da ben mi göremiyorum. Büyük yıldız Alex'in şu maçta olumlu bir hareketini gördük mü. Sahada gezinip durdu. Oysa ne kadar önemli bir maç. Hadi Anelka, Tuncay, Rüştü yok diyelim (Onların olduğu maçları da gördük ya). Diğerlerine ne diyeceğiz? O kadar paraya alınan Appiah'a ne diyeceğiz. Yahu kardeşim Türkiye'nin en iyi kadrosu bu. Koca 90 dakika içinde kaleyi tutan veya tehlikeli olan bir şut çekilmez mi? Hayır, yok. İnanılır gibi değil. Kaleye giden toplar zar-zor ulaşıyor veya dışarıya çıkıyor. Bir tek tane ilaç için organize atak yapılamıyor. Milyon tane korner atılıyor netice sıfır. Kornerden dönen toplara vuracak adam dahi yok. Serkan ile Ümit zaman zaman çizgiye doğru iniyor ve orta yapıyor ama bunlara orta denirse. Yüzde sekseni rakibe gidiyor. Ben bu kadar pas hatası yapılan bir maç görmedim. Bir tek tane klas bir pas görmedim. Fenerbahçe kontra atağa dahi çıkamıyor. 71. dakikada o kadar müsait bir kontra fırsatı doğdu ama Alex hazretleri ağır çekim topu taşıdığı, o sırada hiçbir süratli adam hücuma çıkamadığı için güzelim fırsat kaçtı gitti. Sadece bu pozisyon bile Fenerbahçe'nin ne kadar sıradan bir takım haline gelmiş olduğunu gösterir. Böylesi maçlarda (Nasıl maç imişse) gençlere yer verilmesi söyleniyor. Nitekim adam yokluğunda Semih oynadı. Boş kaleye gol atamadı. Fener forvetlerinin alayı gol kaçırma yarışına girdiler. Bir maçta bu kadar gol kaçar mı, insaf yani. Peki nasıl iki gol buldular? İkisi de Rize defansının hatasından doğan karambol, hatta "balık" (Nobre'nin ki elle alınmış) gol sayılır. Eğer Fener organize atağa kalkabilse, iyi pas yapabilse, pozisyona girip gol kaçırsa ben razıyım, gol olmasın. Ama yok, bunların hiçbiri yok. Ve iki yıldır yok. Kendisine tanınan bütün imkanlara rağmen Bay Daum bu takıma iyi futbol oynatamıyor. Bir heyecen aşılayamıyor, motivasyon yapamıyor. Hep beraber Avrupa maçlarını bekliyoruz. Ak koyun, kara koyun orada belli olacak ve yönetimin Bay Daum'a verdiği destek bakalım nerede tıkanacak. Velhasıl tatsızlık berdevam.
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv Bilişim | Dizi | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |